Herkesin isteği güvenli inşaat

Antalya'da İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu kapsamında 2014 yılı içerisinde inşaatlarda iş müfettişleri tarafından yapılan denetimlerde, 68 inşaatta insan hayatının tehlikeye atıldığı tespit edildi. Söz konusu 68 inşaata durdurma cezası verilirken, geçen sürede 50 inşaat eksiklerini tamamlayarak faaliyetine kaldığı yerden devam etmeye başladı. Kalan 18 inşaatın ise halen mühürlü olduğu öğrenildi. İdari para cezası verilmesi de kararlaştıran 16 inşaatın ödeyeceği ceza miktarları ise henüz belirlenme aşamasında.
YETERLİ ELEMAN YOK
İnşaat Mühendisleri Odası Antalya Şube Başkanı Cem Oğuz, denetimlerin yeterli eleman olmadığı için istenilen düzeyde yapılamadığını söyledi. Şu an Antalya'da yapımı devam eden binlerce inşaat olduğunu hatırlatan Oğuz, "Antalya'da yılda 4-5 milyon metrekare yapı üretiliyor. Bu çok ciddi bir rakam. Bunların sıkı bir şekilde denetlenmesi için büyük bir eleman kapasitesi gerekli. Yapı denetim firmaları iş güvenliğini sağlamak ile mükellef. Aslında denetleyenlerin denetiminin etkin şekilde yapılması gerekiyor. Denetimler yeterli boyutlarda olsa iş kazanları yaşanmazdı" dedi.
GÖZDEN GEÇİRİLSİN
Denetimlerde tüm eksiklerin bir seferde tespit edilmediğini söyleyen Antalya İnşaat Müteahhitleri Derneği Başkanı ve Tüm İnşaat Müteahhitleri Federasyonu Genel Başkan Vekili Deniz Karataş ise "Ben hiçbir müteahhit arkadaşımın 'Bu adam ölse de olur, yeter ki bu iş yapılsın' diyeceğine zerre kadar ihtimal vermiyorum. Ayrıca üretimi makul süreler içerisinde durdurmak müteahhit kadar işçiye de zarar veriyor. İş güvenliğinden inşaatlarımızı denetlemeye geliyorlar, eksikleri tespit edip çalışmayı durduruyorlar. Sonra arkasından biri daha geliyor şu eksikleri de tamamla diyip yeniden kapatıyor. 1 kerede tüm eksikler belirlenip işlem yapılsa bu işten kimse zarar görmez. İşin makul taraflarını zorladığımızda hepimiz kaybederiz. Ama en başta işçi kardeşlerimiz kaybeder" ifadelerini kullandı.

SİGORTA NE İŞE YARIYOR?
Bir işçinin saçının teline o inşaatı değişmeyeceğini belirten Karataş, "Can güvenliğine mal güvenliğini değişmem. İş güvenliği sebebiyle durdurulan inşaat sayısının bırakın 68 olmasını 1 olmasına bile üzülürüm" diye konuştu. İnşaatlarda meydana gelen kazalarda tüm sorumluluğun tek bir kişinin omuzlarına yüklenmesini de eleştiren Karataş, "İşçilerimizin sigorta primlerini ödüyor ve inşaatlarımızda gerekli güvenlik tedbirlerini alıyoruz. Tüm gereksinimleri karşıladığımız halde neden kaza halinde tüm sorumluluk müteahhidin oluyor. Kaza halinde bizden tazminat alınıyorsa bizim sigortaya ödediğimiz para nedir? Benim sigortaya ödediğim ücret her şeyi kapsar nitelikte olmalı. Sigortalı olmanın bir güveni olmalı" dedi.
SORUMLULUK PAYLAŞILMALI
Kaza halinde sebep olan işçinin de sorumlu tutulması gerektiğini söyleyen Karataş, "Böyle bir durumda müteahhide 100 ceza kesilirken kaza yapan ya da kurallara uymayan işçiye 10 ceza verilmiyor. İşçinin hiç mi suçu yoktur? Takdir edilir ki her işçinin başına bir denetmen koyamayız. Kısacası bizim sorumlu olduğumuz noktalar olduğu gibi sorumlu olmadığımız noktaların da belirlenmesi gerekiyor. Burada sorumluluk paylaşılmalı. SGK'nın, müteahhidin ve işçinin de sorumluluğu olmalı" şeklinde konuştu.