Uğur UĞURAL: Bilinç başkenti

Merhaba, sağlığı değerli, yüreği güzel, ruhu güzel SABAH Akdeniz okurları. Merhaba cennet Türkiyemin bilinç dolu yaşam dostları. Çocuk-aile sağlığı, iletişim ve insan ilişkileri konulu yazılara sizlerin talebi üzerine devam ediyoruz. Bugün şehrimizi ve ülkemizi yakından ilgilendiren önemli bir konuyu farklı bir açıdan tekrar gündeme taşımak istedim. 'Sağlıklı Yaşam' kavramı adına büyük bir müjdeyi sizinle paylaşmak istiyorum. Antalyamız, Türkiye'nin en büyük olimpik kapalı yüzme havuzuna kavuşuyor. Uluslararası müsabakaların yapılacağı ve Avrupa'da dahi neredeyse benzeri olmayan bu tesiste, binlerce hatta yüzbinlerce genç beyin sadece spor ve sağlık adına değil farkındalık ve bilinç adına değeri ölçülemeyecek bir fırsata sahip oluyor. Bir şehrin belediye başkanını düşünün ki sağlıklı yaşam kavramını kendi hayatı ile bütünleştirmiş. Ve bu projeyi bizzat takip ederek şehrine ve insanlarına kazandırıyor. Sanırım fazla söze gerek yok. Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel'in bu girişimi sosyo-ekonomik faydalar yanı sıra Türk turizminin başkenti Antalya'yı, sporun da başkenti yapacak. Bu tesis toplumlara çağdaş eğitim anlayışında rol model olacak büyük bir adım, büyük bir hizmet. 100'den fazla köşe yazısında 'sağlıklı yaşam'ı irdeledik. Nedir sağlıklı yaşam kavramı? 'Sağlık' tanımı, bilinenin aksine hasta ya da sakat olmama hali değildir. Fiziksel-zihinsel-sosyal yönden tam bir iyilik halidir. Günümüzde modern tıbbın temel kabul ettiği 'bio-psiko-sosyal' model, bu yapıları birbirinden ayırmaz. Tıp, fitness, sosyoloji ve psikoloji bilimi başta olmak üzere çoğu bilim dalı zihnin-bedeni, bedenin-zihni nasıl etkilediğini araştırırken elde edilen veriler; insanın daha sağlıklı düşünmesi ve davranması adına 'sağlıklı yaşam' kalitesini yükseltmekte kullanılır. Antalya, gece gündüz demeden kendini bu yaşam kalitesine adayan kişilerce yönetildiği için dünyada en çok konuşulan kentler arasında yerini aldı bile. Hani hep diyoruz ya "Bu nesil nasıl yetişecek?" diye. Yukarıdaki kavram; bize gerçek bir yol haritası sunuyor. Bu haritayı anne ve babalar, öğretmenler, eğitmenler ve tüm toplum olarak; bakıp-görmek, görüpokumak gerekiyor. Kültürel düzeyi gelişmiş güçlü ve başarılı toplumları düşünün. Bu toplumların en büyük armağanları, yöneticileridir. Bir toplum ancak o toplumun başındaki yüksek bilince sahip yöneticiler tarafından yükseltilebilir. İyi ya da kötü, farkındalık ya da anlamsızlık dolu bir yaşam sürersiniz.
ÇOCUKLARIMIZ İÇİN
Neyin mücadelesini verirseniz, onun karşılığını alırsınız bu hayatta. Kalbiniz hangi aşkla atıyorsa onu yaparsınız. Bizlerin görevi çocuklarımızın eğitim ve kariyer hayatlarında başarı kazanmalarını sağlamaktır. Bu tesis onların faydalı ve bilinçli alışkanlıklar kazanarak yaşam rotalarını belirleme çabasında kendilerine sunulmuş büyük bir farkındalıktır.
HAFTANIN BİLİNÇ NOTU
Yüzme sporunun sinir sistemi, algı-öğrenme-konsantrasyon ve insan psikolojisine sağladığı faydalar saymakla bitmez. Bitmediği gibi branşlar açsından en yüksek biyolojik faydayı sağlayan spor, yüzmedir. Bu bilimsel bir gerçektir. Su yaşamdır değerli dostlar. Ve bu yaşamın belli bir direnci var. Aynı suyun direnci gibi. Bu direnci aşmak insana farkındalık kazandırır. Bu farkındalık ruh-zihin-vücut bütünlüğünde gurur ve başarı dolu bir yaşamın kapılarını ardına kadar aralar. 3 Ağustos 2014 tarihli köşe yazımda bu konuya detaylıca yer vermiştim. Üniversiteler bitirip kendinizi belli bir eğitim, kültür ve entelektüel çizginin ötesinde görebilirsiniz. Veya ilkokul mezunu da olabilirsiniz. Ancak şu gerçek değişmez. Kalıtım, bir bireyin temel eğilimleri ile davranışın alt üst sınırlarını belirler. Çevrenin getirdiği olanaklar ise alt ve üst sınır arasında davranışın nerede gerçekleşeceğini saptar. Yaşam yolunda başarısızlık ve yenilgi mi yoksa varoluş adına başarı ve bilinç mi? İşte sizlere bilincin başkenti. Rabbim hayırlara vesile etsin.