Dokuma alanı ile Kepez can bulacak
Ünlü tarihçi Heredot, Mısır ülkesi için, 'Nil Nehri'nin bir hediyesidir' tanımını yapar. Ben de benzer sözleri Dokuma alanı için söylüyorum: Kepez, Dokuma alanı ile can bulacak
BAYAR VE MENDERES
İlkokula gittiğim yıllardı. 5 Ocak 1956 günü biz öğrencileri apar topar Cumhuriyet Meydanı'na dizdiler. Büyük halk yığınları da o gün yolun iki tarafında düzgün bir şekilde yerlerini almışlardı. Buraya getiriliş nedenimizi sonradan anladık; Cumhurbaşkanı Celal Bayar ile Başbakan Adnan Menderes Antalya Pamuklu Dokuma Fabrikası'nın temelini atmak üzere kentimize geliyordu. Uzunca bir bekleyişten sonra, o günlerin Cumhurbaşkanı Celal Bayar ile Başbakan Adnan Menderes, saat 13.00'te karayolu ile Antalya'ya ulaştı. Antalya Valisi Nurettin Aynuksa ve Antalya milletvekilleri tarafından daha Burdur'da karşılanan konuklara, Antalya-Burdur yolu boyunca geçtikleri yerleşim yerlerinde karşılama törenleri düzenlenmişti. Cumhuriyet Meydanı'nda toplanan tüm okulların öğrencileri ve halkın alkışları arasında tören alanına giren Celal Bayar ve Adnan Menderes, biz öğrencileri selamlayıp protokol sıralarında yer alan askeri ve sivil erkanın ellerini sıktıktan sonra vilayet makamına çıkarak kent hakkında Vali Nurettin Aynuksa'dan bir brifing aldılar. Fabrikanın 80 milyonluk sermayesinin büyük bir bölümü (yüzde 82) Sümerbank'a, geri kalanı Antbirlik, Ziraat Bankası, Türkiye İş Bankası ve Türk Ticaret Bankası ile özel şirket ve kişilere aitti. Öğle yemeğini Antalya Valisi'nin konuğu olarak yiyen Bayar ve Menderes, öğleden sonra İplik ve Dokuma Fabrikası'nın temel atma törenine katıldılar. Temel atma törenine, Antalya'dan olduğu kadar tüm çevre köy ve ilçelerden çok sayıda kişi katıldı. Akşam ise Antalya Belediye Başkanı Hayret Şakrak tarafından Cumhurbaşkanı Celal Bayar ve Başbakan Adnan Menderes onuruna, o günlerde büyük bir lokanta olmadığı için, Antalya Halkevi Tiyatro Salonu'nda yemek verildi. Cumhurbaşkanı Celal Bayar ve Başbakan Adnan Menderes, ertesi gün uçakla Antalya'dan ayrıldılar. Yıllarca Antalyalının hayalinde yaşattığı Dokuma Fabrikası böylece bir gerçek olma yoluna girmişti. Bütün halk çok mutlu idi. Böyle bir fabrikanın Antalya'da açılması, halk arasında artık Antalya'nın kötü talihinin iyiye doğru seyir takip etmeye başladığının bir müjdesi olarak telakki edildi. Ne de olsa Antalya ilk kez böyle büyük bir fabrikaya kavuşuyordu. Antalyalılar, bin 500 aileye iş olanağı doğacağı için de çok sevinçliydiler.
TEMELİ 1956'DA ATILDI
Bırakın çanı, bir zamanlar yaklaşık bin 500 kişiye ekmek kapısı olmuş; daha düne kadar kendine özgü senfonisi içinde iğlerini neşeli neşeli dans ettiren tezgâhlar da, bugün artık yerlerinde yoktu. Hâlbuki Pamuklu Dokuma Fabrikası'nın temelinin atıldığı 5 Ocak 1956 günü, Antalya ve Antalyalılar en önemli ve sevinçli günlerinden birini yaşamıştı.
AÇILIŞI MUHTEŞEM OLDU
Açılış törenini izleyen yıllarda sık sık bu fabrikanın adını duymaya başlamıştık. 1 Ekim 1961 günü Antalya Pamuklu Dokuma Fabrikası törenle üretime başladı. Verilen bilgilere göre; Antalya Dokuma Fabrikası'nda 21.600 iğlik iplik kısmı, 360 düz, armürlü ve kasalı dokuma tezgâhı, komple iplik boyama ve terbiye tesisleri mevcuttu. Fabrikanın, bin 650 ton pamuk kullanarak bin 350 ton iplik çıkarmakta ve bunun 160 tonu satılıp, gerisi bez imalâtında kullanılmakta ve yıllık dokunan bez kapasitesi 6,5 milyon metre olduğu söyleniyordu. İnce pamuklu beze olan ihtiyacı karşılamak üzere kurulan fabrikada, poplin ekose, poplin pijamalık, mendil ve pantolonluk gibi pamuklu dokumalar üretilmekte idi. Bunlardan başka fabrikada 8'den 60 İngiliz numarasına kadar iplik imalatı da yapılıyor; ayrıca imal edilen ürünlere sanforize yapılarak çekmezlik özelliği de verilmekteydi. Bunlardan başka fabrikada 8'den 60 İngiliz numarasına kadar iplik imalatı da yapılıyor; ayrıca imal edilen ürünlere sanforize yapılarak çekmezlik özelliği de verilmekteydi. O günlerden bugünlere aylar, yıllar geçti. Bir de baktık ki, 13 Ocak 2003 günü, zarar ettiği gerekçesi ile Antalya Pamuklu Dokuma Fabrikası kapısına kilit vuruluvermiş. Fabrikayı satın alan yok; bütün gözler aslında fabrikanın kıymetli arsasındaydı. Neyse ki korkulan olmadı. Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü hiç olmazsa fabrika binaları ve dokuma alanını bu projesi ile kurtarmış görünüyor. Öngörüm şu ki; bu girişimin bile yüzyıllar boyu, Sayın Hakan Tütüncü ve ailesinin saygı ile anılacakları bir miras olarak Antalya Tarihi'nde yerini alacağıdır. Benim sevincime gelince; eşeğini semerli kaybedip, sonra eşeğini semeri çalınmış olarak tekrar bulan Nasreddin Hoca'nın sevinmesi hikâyesine çok benziyor; biraz buruk. Dokuma tezgâhları kaybolmuş bir Dokuma Fabrikası…
EN SON HABERLER
- 1 Antalya Open’da şampiyon belli oldu
- 2 İlk yarının karnesi
- 3 Maçta gözler Amılton’da olacak
- 4 HEDEF 3’TE 3 YAPMAK
- 5 Avrupa’da yaşam tecrübesi fırsatı
- 6 Sulama birlikleri güç birliği yaptı
- 7 Batık gemi parça parça çıkartılıyor
- 8 Taşıt kiralamada ceza yeniliği
- 9 Çiftçi gözünü göğe çevirdi
- 10 Hedef 7.5 milyon turist