Pazartesi 19.10.2015

Antalyalı bir gökbilimci: Mehmet Fatin Gökmen

Kandilli Rasathânesi kurucusu ve ilk müdürü olan Mehmet Fatin Gökmen, Akseki ilçesinin Gödene Bala köyünde doğmuştur

Bir astronom, din âlimi, meteorolog ve siyasetçi olan Mehmet Fatin Gökmen, 1877 yılında Antalya'nın Akseki ilçesinin Gödene Bala köyünde doğmuştur. Babası, Anadolu ve Rumeli'de çeşitli yerlerde kadılık görevinde bulunmuş olan Abdülgaffar Efendi'dir. İlköğrenimini Akseki ve Alanya' da bitirdikten sonra, medrese tahsilini de İstanbul' da tamamladı. Sultan Selim Camii Muvakkithânesi'nde (Cami avlularında bulunan ve muvakkitlerin namaz vakitlerini tayin ettikleri küçük bina) o dönemin baş müneccimi Hüseyin Hilmi Efendi'nin yanında çalışırken antik astronomi ve takvim hazırlamasını öğrendi. Astronomi ve matematiğe olan büyük merakı nedeniyle tanınmış ilim adamlarından Salih Zeki Bey"in dikkatini çekti. Salih Zeki Bey'in İsteği üzerine mezun olduğu medreseye astronomi ve hesâb-ı ihtimâliyyât müderrisi olarak girdi; bir süre de bu medresenin yöneticiliğini yaptı. Yine onun teşvikiyle 1901 yılında yeni açılan Riyâziyyât Medresesi'ne (fen fakültesi) girdi. 1904 yılında birincilikle mezun olduğu İstanbul Üniversitesi'nde bilimsel çalışmalarda bulundu. Ardından kısa bir süre Dârüşşafaka'da matematik öğretmenliği yaptı ve çevresinde daha çok Fatin Hoca olarak tanındı. Hocası Salih Zeki, Fatin Hoca için "En mühim eserim, yetiştirdiğim Fatin Efendi'dir" demiştir. Talebesi Hüsnü Hamid Dilgan ise hocasını, "Teorik ve tatbiki astronomide derin bir vukuf ve sezişe sahipti" diye tanımlar. İstanbul'dan İttihat ve Terakki Cemiyeti'nin ilk üyelerinden olup, dostu Mehmet Akif'in ve 11 arkadaşının cemiyete katılmasına da vesile oldu. Fatin Bey'in yakın arkadaşı olan ünlü şair, 1912'de yayımlanan Süleymaniye Kürsüsünde adlı şiirini, kendisine ithaf etmiştir. Fatin Gökmen, II. Meşrutiyet' in ilanından sonra, politik yasamdan çekildi ve kendisini tamamıyla bilimsel çalışmalara verdi. II. Meşrutiyet'in ilanından sonra ilgisini tamamen bilime yöneltti. 1908' den önceki baskı rejimine karşı siyasal etkinlikleri nedeni ile bir süre tutuklandı. Fatin Hoca 1909'da Darülfünun Fen Medresesi (Fakültesi) astronomi ve hisabı ihtimali (olasılık) müderrisliğine getirildi.
KANDİLLİ RASATHANESİ

21 Haziran 1910 tarihinde, İttihat ve Terakki döneminin maarif nâzırı Emrullah Efendi Fatin Hoca'yı, 1868'den beri faal olup 1909'daki 31Mart Vak'ası sırasında tahrip edilen ve yeniden kurulması istenen Rasathâne-i Âmire'nin müdürlüğüne tayin etti. Mehmet Fatin Gökmen, yeniden kurulması istenen gözlemevinin yeri için incelemeler yaptı. Yaptığı incelemeler sonunda rasathane yeri olarak, o zamanlar üzerinde Boğazlar Komutanlığı'na bağlı bir topçu birliğiyle İstanbul Belediyesi'ne ait yangın haber verme memurlarının oturduğu bir taştan kule ve iki küçük odadan ibaret bir binanın bulunduğu bugünkü İcadiye tepesini seçti. Maarif nazırının verdiği 500 altın lira ile derhal mevcut binaların tanzim işine başladı. Eski rasathane gibi meteoroloji istasyonu seviyesinde bir gözlemevi yerine Belçika'daki Uccle Kraliyet Gözlemevi gibi bir astronomi ve jeofizik gözlemevi olması için Fransız Meteoroloji Birliği Müdürü Prof. Dr. Angot ile temasa geçti. Birinci sınıf bir meteoroloji istasyonu için gerekli aletlerin siparişini yaptırıp âletleri satın aldırdı. Fransız Meteoroloji Birliği aracılığıyla getirtilen aletlerle 1 Temmuz 1911 tarihinden itibaren sürekli ve sistematik meteoroloji faktörlerinin ölçüm ve kayıtlarını başlattı. Böylece bugün de faaliyet hâlinde bulunan Kandilli Gözlemevi'nin temelleri atılmış oldu. 1912'de basit birkaç aletin bulunduğu zaman servisi açıldı. Ancak savaşlar yüzünden rasathane Cumhuriyet'e kadar fazla bir varlık gösteremedi. Sadece bazı meteorolojik çalışmalar yapıldı ve memleket saat ayarı basit aletlerle belirlenerek bazı kurumlara bildirilmeye başlandı. Fatin Hoca'nın en önemli çalışmalarından biri de, 1926'ya kadar ülkemizde de resmen kullanılan hicri kameri takvimin ay başlangıçlarının saptanmasının, bilimsel yöntemlere bağlanmasıdır. Fatin Hoca'nın bu konuda koyduğu ilkeler, günümüzde de geçerliliğini korumaktadır. 1925'te çıkan bir yasa ile Kandilli Rasathanesi, hicri kameri aybaşlarının hesaplanmasında resmen görevlendirildi. Bu çalışmaları, son zamanlarda etkinlik gösteren, İslam ülkeleri Takvim Komisyonu'nun ilkelerine de kaynaklık etti.

İLK TELESKOP 1935'TE TAKILDI

İstanbul Üniversitesi'nde dersler de veren Mehmet Fatin Bey, 1933'e kadarki bu görevi esnasında yüzlerce öğrenci yetiştirdi; bu zaman zarfında bir devre de Fen Fakültesi dekanlığı yaptı. Bu kurumdaki çalışmalarıyla Türkiye'de modern astronomi eğitiminin temelini attı 1933 yılında üniversiteden ayrıldı. Yaptığı büyük uğraşlar sonucunda Almanya'dan getirttiği 20 cm açıklıklı Zeiss marka teleskop 1935 yılında yerine monte edildi. Bununla, özellikle güneş lekeleri gözlemleri başlatıldı; 1938' de manyetik servisi eklendi. Rasathanede bugün astronomi ve jeofizik araştırmaları sürdürülmekte, enlem ve boylam belirlemeleri, saat ayarı, sismoloji, meteoroloji, jeomanyetizma alanlarında bilgi üretilmektedir. Türkiye'nin en eski (1926) deprem kayıt istasyonu burada kurulmuş; bu sistem 1948 yılında yenilenmiştir. Kuruluşundan 1982'ye kadar Millî Eğitim Bakanlığı'na bağlı olan gözlemevi, bu tarihte Boğaziçi Üniversitesi'ne bağlanmıştır. Kandilli Rasathanesi'ni geliştirmek için çalışmalar yapan Fatin Gökmen'in, görevi sırasında topladığı matematik ve astronomi ile ilgili eserlerden oluşan ve araştırmacılar tarafından yoğun bir biçimde kullanılmakta olan kitaplık, bugün de büyük bir önem taşımaktadır. Kütüphanedeki bütün kitapları incelemiş olan Mehmet Fatin Gökmen bu kitapların arama sözlüklerini tek tek birer kâğıda yazıp ilgili kitabın içine koymuştur. Mehmet Fatin Gökmen 1943 yılında gözlemevindeki görevinden emekliye ayrıldı ve politikaya atıldı. 1950 yılına kadar iki dönem TBMM'de Konya Milletvekilliği yapan Mehmet Fatin Gökmen 7 Aralık 1955 günü İstanbul'da vefat etti. Mezarı Kandilli Küçüksu Mezarlığı'ndadır.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.