Gülüşü dünyaya bedel

Antalya'da, evinin tavanına monte ettiği makaralı düzenekle sol ayağı erken doğum sonrası kesilen 3,5 yaşındaki kızı Özge'yi yürütmeye çalışan Ali İhsan Yıldırım, 'Babalar Günü'nün kendisi için daha bir anlamlı olduğunu söyledi. Kızımın mutluluğu için tüm gücüyle mücadele ettiğini belirten Yıldırım, "Onun gözlerinin içi güldüğünde benim de gülüyor. Onun bir gülüşü dünyaya bedel" dedi.
DEVLET SAHİP ÇIKMIŞTI
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel ve Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü'nün sahip çıktığı minik Özge ise parklardan dönmek istemiyor. Baba Yıldırım, kızının yaşıtlarıyla aynı hayatını sürdürmesi için çabaladığını, her şeyi onun bir an olsun gülümsemesi amacıyla yaptığını söyledi.
KULAĞI BÜYÜKŞEHİRDE
Antalya Büyükşehir Belediyesi'nin Özge için yeni bir protezin yapımı için söz verdiğini belirten Yıldırım, kızıyla birlikte İstanbul'a yeni protez bacak için gideceği günü bekliyor. Aynı zamanda kızının artık sokakta daha rahat adım atmayı başardığını dile getiren Yıldırım, işten kalan zamanının büyük bölümünü Özge'ye ayırıyor. Kızının parkta oynamayı çok sevdiğini anlatan Yıldırım, "Onu eğlendirmeye çalışıyoruz. Yaz geldi, şimdi de denize götürüp yüzmeyi öğreteceğim. Yaşı ilerledikçe yürümesinde ilerleme oluyor. İnşallah bundan daha güzel günleri olacak" dedi.

SIRA KOŞMAYA GELDİ
Özge'nin eski mekanizmayı oyun oynamak için kullandığını belirten Yıldırım, şöyle konuştu: "Özge artık rahat yürüyebiliyor, sıra koşmaya geldi. Hukuk mücadelesi için de çabalamaya devam ediyoruz, avukattan gelecek haberi bekliyoruz. İş artık savcılıkta. Özellikle Antalya'daki tüm basın mensuplarına teşekkür ediyorum. Bu dava bitene kadar basın mensupları ile beraber olacağız. Türkiye'nin farklı kentlerinden destek geldi. Güneydoğu'dan askerlerden oyuncakların yanı sıra bir aile kızıma küçük bir gelinlik gönderdi." Öte yandan minik Özge'nin Kepez Devlet Hastanesi'nde başlayan fizik tedavisi ise hiç aksatılmadan devam ediyor.
BABALIK BÜYÜK EMEK İSTİYOR
"Baba olmak emek ister" diyen Yıldırım, "Kızımın ihtiyaçları için çalışmak zorundayım. İşe gitmeden her gün onu parka götürüyorum. İşten çıkınca da fizik tedavi için hastaneye götürüyorum. 'Kızımı yürüteceğim' dedim kendime ve sabahlara kadar uyumadan bu düzeneği yaptım. Kızım bu düzenek sayesinde ayakta durmayı başardı. Bazen kahroluyorum ama elimden bir şey gelmiyor. Yapabileceğim tek şey mücadele etmek. Özge bana çok düşkün. Bazen acil işe gitmem gerekiyor, o yüzden ona görünmeden kaçarak evden çıkıyorum. İşte o zamanlar arkamdan çok ağlıyor. Annesinden çok beni arıyor. Beni görünce paçama yapışıyor ve protez ayağını bana verip 'Hadi beni dışarıya götür' diyor. Ben de onu parka götürüyorum. Onu mutlu etmek beni de mutlu ediyor" diye konuştu.
HAYATIMIZ FİLM OLUR
Yaşadıklarının bir 'baba kız hikayesi' şeklinde sinemaya aktarılabileceğini ifade eden Yıldırım, "Çok zorlu günler yaşadık ama hiç pes etmedik. Kızımı her gün apartmanın merdivenlerinde ayak kaslarının gelişmesi için çalıştırıyorum. Hayata onu adapte etmeye çalışıyorum. Yürümesi yavaş yavaş ilerliyor. Tıp geliştikçe, fizik tedavi gördükçe daha da iyi olacak." dedi.