Pazartesi 27.11.2017
Son Güncelleme: Pazar 26.11.2017

Kemer’i dünyaya sevdiren adam Ali Alpasar

Her turistik yörenin, turizmde bir ilki vardır. Kemer’in hikayesi de 1964 yılında bir grup üniversitelinin ilçeye gelmesiyle başlıyor

1910'lu yıllarda 'Eski Köy' adı ile bilinen Kemer, dağlarından gelen seller sonucu göl ve bataklıklardan oluşan bir köydü. 1916- 1917 yıllarında Kemerliler, köylerini sel baskınından korumak için dağların eteklerine taştan, 23 km. uzunluğunda duvar örmüşlerdir. Dağlarla köyü birbirinden ayıran duvar nedeniyle köy, daha sonra "Kemer" adını aldı.
EV PANSİYONU
Her turistik yörenin bir turizme başlama hikayesi vardır. Kemer'in de var. Hikayesi de şöyle başlar: Yıl 1964. Ortadoğu Üniversitesi'den bir grup öğrenci, hocaları başlarında yelkenli gemiyle kıyıları dolaşırken, Kemer'in güzelliğini görünce, bir süre burada kalmak isterler. "Yatabilecek, yemek yiyebilecekleri bir yer bulunursa, Kemer'de bayram süresince kalmak isteriz" diye kıyıya haber iletirler. Evlerinde daha önce birkaç kez yabancı turist yatırmış olan Meteroji Memuru Ali Alpasar ve eşi Şerife Hanım bu görevi severek kabul ederler. Gelenler 33 kişidir. Portakal bahçesi içindeki iki katlı evlerindeki 5 odaya, yer yatakları da kullanılarak öğrenciler sığıştırılır. Gruba verilen yemekleri Şerife Hanım pişirir, tüm aile konuklara servis yapar. Bu ağırlamadan belirli bir miktar kazanç da sağlarlar. Üç gün sonra memleketlerine dönen grup, Kemer'de yaşadıklarını yakınlarına anlatırlar. Sonrasında birçoğunun annesi babası gelmeye başlar. Bu arada tek tük yabancı turistler de Kemer'de görülmeye başlayınca, Ali Bey'in evi, bir ev pansiyonuna dönüşür. Talep artınca Ali Bey, mevcut eve iki oda ekler. Yetmeyince üç katlı bir pansiyon binası inşa edilir. Böylece yabancı gruplara da hizmet verilir. Ali Bey'in turizmdeki bu başarısı, çevreyi kıskandırmıştır. Bir gün elektrikleri kesilir; bir gün pansiyonu mühürlenir. O hiçbir zaman bu engellemelerden pes etmez; lüküs lambası altında müşterilerini ağırlar. Bir gelen bir daha gelir. Kemer turizmine ev pansiyonculuğu ile ilk harcı koyan Ali Albasar ailesinin ünü artık yurtdışına taşmıştır. Bu arada otel ve pansiyon sayıları artsa da, tercih edilen yine Ali Bey'in Kemer'deki ev pansiyonudur. Özcümle; olarak dört yıl önce aramızdan ayrılan Ali Albasar benim için, eşi Şerife Hanım ile birlikte Kemer'i dünyaya tanıtan bir turizm neferi, Kemer'e heykeli dikilesi bir adamdır.
İKİNCİ TATİL KÖYÜ GİRİŞİMİ
Kemer yakınında ikinci bir tatil köyü girişimi 1972 yılında oldu. 83 şirketten oluşan ve dünyanın birçok turizm merkezinde otel ve bir de uçak şirketi olan Alman Arabella Firması mimar, mühendis, ekonomist, turizmcilerden oluşan bir heyetle tekrar Antalya'ya geldiler. Arabella ile banka arasında ortak bir şirket kurulup, bir ön anlaşma imzalandı. Kurulan bu şirket Kızıltepe'de önce kuracağı 1350, ikinci aşamada 2700, daha sonra 7000 yataklı oteller ve tatil köyleri için plan ve proje hazırlayacaktı. Ulaştırma Bakanlığı da uçakların Antalya Hava Limanı'nda rahat iniş-kalkışı için gerekli genişletme çalışmalarını yapacaktı. Fakat olmadı. Bizim o yıllardaki bürokrasimiz, sık sık değişen hükümetler, yatırımcıları bıktırdı. Arabella Şirketi Turizm Bankası'na gönderdiği kısa mektupta, Antalya dosyasını kapattığını bildiriyordu. Bu şirket konaklama tesislerini inşa edebilseydi; Antalya, daha 1970'li yılların ortalarında bol turiste kavuşacaktı. Turizmde çok zaman kaybettik. 1980'li yıllara kadar Kemer'de yeni tesis yapılamadı. 1980 yılında ilk olarak Kemer'de, Ali Berberoğlu'na ait 4 katlı, 94 odalı, 4 yıldızlı Turistik Olimpos Otel deniz kıyısında hizmete girebildi. Bunu 1980'lerin ikinci yarısında Çamyuva'da açılan Robinson Clup, Palmiye tatil köyleri ile birçok diğer turistik konaklama tesisleri izledi. Ancak,bunlardan önce 'Kemer' deyince Ali Alpasar'ın adı, bence akla gelen ilk isim olmalıdır.

ANTALYA-KEMER YOLU
1971 yılında dünyaca ünlü Clup Med Şirketi, tatil köyleri zincirinin bir halkasını da Antalya'nın o zamanki 500 nüfuslu Kemer Köy'ünde gerçekleştirme kararı aldı. Aldı almasına da; o yıllara kadar Antalya'dan Kemer'e gidilebilecek tek vasıta, deniz motorları idi. 1959 yılında zar zor açılan dar bir yolda Kemer'e, jeeplerle dağlardan aşılıp gidilirdi. O da ancak yaz aylarında. Yolun bazı bölümünde yolcu arabadan indirilir; karşıdan herhangi bir vasıtanın gelip gelmediğini kontrol için, bir sonraki viraja gönderilirdi. Çünkü Kemer karayolunun birkaç yerinde, iki vasıtanın yan yana geçmesi bile imkânsızdı. İtalyanlar tatil köyünü inşa etmek için hükümete önce, Kemer'e yol yapılması şartını öne sürmüşlerdi. 16 Ekim 1971 günü temel atıldıktan sonra Club Med, bazı sorunlar yüzünden inşaata başlayamadıkları için bu alan, Turizm ve Tanıtma Bakanlığı tarafından 1972 yılında bir İtalyan Tatil Şirketi olan Clup Valtur'a tahsis edildi. Clup Valtur, kısa sürede inşaatını bitirdi ve böylece Kemerliler, Club Valtur İtalyan Tatil Köyü sayesinde hem asfalt bir yola, hem de o yollarda bol turiste kavuştu. Clup Valtur İtalyan Tatil Köyü 1974 yılında hizmete açıldığında, Antalya'nın ilk açık büfeyi, animasyonu, ve ilk "hepsi dahil sistemi" gördüğü konaklama tesisi idi. Sonraki yıllarda Clup Med, Valtur Tatil Köyü'nden hisse satın alarak kendi müşterilerini Kemer'e getirmeye başladı.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.