Orada bir Saklıkent var, yakınımızda...

Dünya Turizmi'nde "Yaz Tatili" deyince ilk akla gelen dünyanın önemli merkezleri arasında yer alan Antalya'nın diğer bir özelliğini ise, Antalya'da yaşayanlar dışında, hemen hemen hiç kimse bilmiyor. Yıllardır turistlere Akdeniz'in çividi mavisini, pırıl pırıl güneşini, göz alabildiğine uzanan kumsallarını ve ormanlarını sunan Antalya, kış sporu sevenlere de Beydağları'ndaki 'Beyaz Cenneti' ile "Ben de varım!" diyor. Beydağlarının 4 ay karlarla kaplı tepelerindeki bir zamanların "Saklı Yaylası", şimdi "Saklıkent" olarak dağ sporlarını sevenlere kış sporları imkanları ile "sizleri de beklerim" diyor. Öyle diyor, demesine de... Biz burayı dış dünyaya bir türlü tanıtamadık. Halbuki bir destinasyon, bir pırlanta kadar değerli bir turizm alternatifi olarak, yıllardır atıl bir şekilde elimizin altında duruyor. Turizmcilerden, yetkililerden ilgi bekliyor.

BİR DOĞA HARİKASI
Antalya, dağlık alanların egemen olduğu; buna karşılık ovaların belirli yerlerde toplandığı bir bölgedir. Buradaki dağlar Batı Toros Dağları'dır. Bu dağlar çoğu yerlerde denize kadar uzanır. Antalya Körfezi'nin üzerinde yükseliveren dağlar Beydağları adını alır. Beydağları eşsiz manzarası, ormanları, soğuk pınarları, yeşil vadileri, karlı tepeleri ile bir doğa harikasıdır. Bu dağların en yüksek noktası "Kızlar Sivrisi" 3.084 metreyi bulur. Buraya çok yakın bir yerde, Antalya'nın 'Beyaz Cenneti' Saklıkent vardır.

TEMELİ 1972'DE ATILDI
Beydağlarındaki Saklıkent'te bir kayak merkezi kurulması fikri 1972 yılında, dönemin Antalya Valisi Hüseyin Öğütçen tarafından dile getirilir ve ardından 17 Eylül 1972 günü temel atma töreni yapılır. Amaç deniz ve kayak turizmini bir günde birleştirmektir. Hakikaten artık bugün Antalya'dan 40 km uzaklıktaki Saklıkent Kış Sporları Merkezi'ne bir saatte çıkan bir turist, kayağını yaptıktan sonra öğleden sonra 19-20 C°'lik sıcaklıktaki Konyaaltı Plajı'nda denize girmek olanağına sahiptir. Saklıkent'e çıkarken yol çok güzel manzaralı yerlerden, ormanlar, zakkum ve dağ çiçekleri arasından, mağara önlerinden, bir Roma kenti kalıntıları içinden geçer. Yol üzerindeki manzara teraslarından deniz ve dağların panoraması bütün ihtişamı ile görünmektedir. Kış sporları yapan bir kimse bir saat sonra, Konyaaltı Plajı'na inip denizde yüzebilir. Bu özellik, dünyanın pek az yerinde bulunmaktadır. Cezayir'de ve Portekiz'in batısında bir adada, kısa süre kış ve deniz sporları birleşebilmektedir. Halbuki Antalya'da 4-5 ay kış ve deniz sporları aynı anda yapılabilmektedir. Kar ve iklim koşulları buna uygundur. Antalya'da bütün bir yıl, özellikle dokuz ay çok rahat denize girilebilmektedir. İster ak köpüklerin yalayıp okşadığı altın kumsallarda yalınayak dolaşın, isterse şelalelerin serinliğini duyarak Torosların eteklerine tırmanın; Antalya her yönüyle sizi etkileyecektir. Şezlonglarına uzanıp bronzlaşmayı, gönlünce dinlenmeyi özleyenlere yahut şişme deniz yataklarına uzanıp o berrak ve serin suların tadını çıkarmak isteyenlere bir önerimiz daha var. Denizden çıktıktan sonra kayak yapmaya ne dersiniz? Ve Tanrı İnce Kumlu Sahilleri, Denizi, Ormanları, Görkemli Beydağları, Doğa Güzellikleri ile Antalya Bölgesini tüm insanlar için bir "Yeryüzü Cenneti" olarak yarattı. Gelin siz, bu kış kendinize bir değişiklik yapın. Antalya'da aynı gün kayak yapın; ardından Konyaaltı Plajı'nda denize girin. Hemen bu hafta sonu. Neden olmasın?