Salı 27.11.2012 00:00
Son Güncelleme: Salı 04.12.2012 14:39

Dört dakikada tedavi

Gönül Ateşsaçan modern tıp ilmine doğu tıbbının bilgilerini, astrolojiyi, reikiyi ve yogayı katarak hastalıkların sonucunu değil nedenini tedavi ediyor.

Modern tıp ve bütünsel tıp tekniklerini bir arada kullanarak pek çok hastasını iyileştiren, pek çok kadını zayıflatan ve teknikleriyle giderek isminden söz ettiren Dr. Gönül Ateşsaçan sırrını açıkladı: "Hastalığı değil hastayı tedavi ediyorum. Fiziksel, ruhsal ve duygusal eksikler insanları hasta eder. Kanserin de, guatrın da, şeker hastalığının da sebebi bu eksiklerde gizlidir. Tedavi ederken hastaların bedenlerindeki eksik frekansları bulup, onların yerine yeni frekanslar gönderiyorum."
Ateşsaçan, bir tıp doktoru. Ama çok uzun yıllardır hastalarına hem modern tıp tekniklerini hem de bütünsel tıp tekniklerini uyguluyor. Ethica Levent
Hastanesi'nde bir yandan beslenme ve medikal estetik tedavileri yaparken, diğer yandan da homeopati ve enerji tıbbıyla hastalıkların bir daha oluşmamasını sağlamaya çalışıyor. Ama bunlarla da yetinmiyor, farklı zayıflama teknikleriyle hastalarını inanılmaz bir hızla zayıflatıyor.

Modern tıp ve ayurvedik tıp tekniklerini uzun süredir bir arada kullanan Dr. Ateşsaçan duygu ve düşüncelerimizin bedenimizi şekillendirdiğini söylüyor. Ve bedenimizde oluşan pek çok hastalığı aslında kendimizin çağırdığını, o yüzden hastalıkların tedavisinde sadece fiziksel olarak değil, zihinsel, duygusal ve ruhsal olarak da temizlenmemiz gerektiğini vurguluyor. Toplumda sağlıkla ilgili farkındalığın artması açısından belediyelerle ortak projeler düzenleyen Ateşsaçan; bir televizyon kanalında sağlık programı da yapıyor. Ateşsaçan'la farklı yaklaşımlarını konuştuk.

"Artık 'Al şu ilacı kullan' dönemleri mazide kalıyor" derken ne demek istiyorsunuz? Kişinin kendi iyileşme gücünü artırmak ne demek?

İnsan bir bütün olarak ele alınmalı ve hastalık değil hasta tedavi edilmelidir. Klinikte bir kişi içeriye girdiğinde örneğin başı ağrıyorsa, baş ağrısı içeri girdi değil de; kişiyi tam olarak sorgulayarak, ne zaman, nasıl, hangi olaydan sonra gibi sorularla, o kişiye ait baş ağrısının özelliklerini öğrenmeye çalışırım. Ve kişiye özel tedavi hazırlarım. Hastaya durumu hakkında bilgi vererek, onun seçtiği tedavi yöntemini dikkate alırım. Hasta tedavide aktif rol almalıdır. Aksi durumda tedavide başarısı düşer. Ben hastalığın sonucunu değil, nedenini tedavi ediyorum.

Bütünsel tıpta sadece hastalık esnasında değil sağlıklı iken dahi insanın hasta olmaması için tedbirler almak bu açıdan önemli. Hâlihazırda uygulanan tedavi yöntemleri, hayati durumlar söz konusu olduğunda mutlaka ana tedavi ile bütünleştirilmelidir. Bitkisel tedaviler, homeopati, akupunktur gibi alternatif tıp uygulamaları günümüzde tedavisi imkânsız veya zor olan ağır hastalıklarda "tamamlayıcı tıp" olarak insanlığın hizmetinde kullanılmalı.

Tedavilerinizde "frekans" diye bir kavramdan bahsediyorsunuz, nedir frekans?
Dünyadaki canlı ve cansız her şeyin, tüm duyguların (mesela korku duygusunun frekansı düşük, sevgi duygusunun frekansı yüksektir), tüm düşüncelerin ve tüm maddelerin elektriksel bir akımı mevcut. Gördüğümüz ve göremediğimiz her şeyin bir enerjisi var. Yediğimiz içtiğimiz her şey, ettiğimiz dua, yaptığımız spor, tüm duygusal durumumuz, toplumdaki stres ve hastalıklar, aileden getirdiklerimiz kısacası her şey DNA'mıza aktarılır. DNA'mız bizim hücre fonksiyonlarını ve hücrenin yaydığı bioelektriksel akımı düzenler. Sonuçta vücudumuzdaki her bir organ kendi enerjisiyle titreşir.

Yağlı ve çok katkılı beslenme tarzı, stres, hareketsizlik, genetik hastalıklar, virüs, bakteri ve mantar hastalıkları, travmalar, depresyon gibi pek çok neden bizim hücresel titreşimimizi bozar. Ardından salınan aracı maddeler değişir, bunun sonrasında hormonal dengeler bozulur, bunu organ fonksiyonlarında bozulma takip eder. Sonuç; kaçınılmaz hastalıklar.

Peki, nasıl uyguluyorsunuz frekans tedavisini?

Tüm duygu, düşünce formlarının; bütün hastalıkların, minerallerin, vitaminlerin, alerjik maddelerin, ilaçların, enfeksiyon nedenlerinin frekansları cihaza daha önceden kayıt edilmiş durumda. Sizin vücudunuzda bulunan tüm hastalıkların, tüm yatkınlıkların, alerjilerin, minerallerin, vitaminlerin, kimyasal maddelerin, duyguların, düşüncelerin frekanslarını alır; kaydeder ve ardından kişiye doğrulama-tedavi frekansı gönderir. İlaç kullanmadan hücrenin faaliyetlerini düzenleyerek, organların ve vücudun iyileşmesini sağlar.

Örneğin çok tatlı yeme sorunu olan birine kan şekerini düzenleyen bir ilaç vermek yerine, kişide tatlı yeme duygusunu uyaran ruhsal, duygusal, zihinsel ve fiziksel ihtiyacın radikal olarak iyileşmesi için tamamlayıcı-bütünsel tıpla tedavi etmeyi tercih ediyorum. Frekans tedavisinde organ hasarı düzeltilirken, ruhsal, zihinsel ve duygusal olarak şekere neden ihtiyaç duyduğu bulunarak, o duygu frekans olarak yerine konulur. Sonuçta hasta kısa sürede ve radikal iyileşme şansını elde eder.

Frekans cihazı neleri görüyor?

Biz frekans cihazına kısaca Scio diyoruz. Scio; stresin, yorgunluğun, uykusuzluğun depresyonun, öğrenme bozukluklarının, odaklanma problemlerinin, kireçlenmenin, kronik hastalıkların, sorunlu ciltlerin, baş ağrılarının, alerjilerin, gıda hassasiyetlerinin, aşırı kilonun, sindirim ve bağırsak problemlerinin altında yatan size özel sebeplere ulaşır ve bunların dengelenmesini sağlar.

Sonuçta kalıcı fiziksel olarak iyileşebilmemiz için aynı zamanda ruhsal, duygusal ve zihinsel olarak da iyileşmemiz gerekmektedir. Örneğin kronik egzaması olan birinin kullandığı ilaçlarla lezyonları geçer, sonra yaşadığı ruhsal sıkıntılarla egzama tekrar başlar; bu da başta kendisi olmak olmak üzere ve herkes tarafından normal karşılanır. Oysa normal kabul ettiğimiz her şey aslında doğal değildir. Doğal olan, tamamen sağlıklı olmaktır.

Frekans yöntemini hangi alanlarda kullanıyorsunuz?

Yeme bozuklukları, iştah kontrolü. Diyabet, kolestrol, tansiyon, gut, astım, bel fıtığı, sinir sistemine ait rahatsızlıklar, stres, manik depresif bozukluklar, depresyon, uyku bozuklukları, enfeksiyon hastalıkları, premenapoz-hormonal dengesizlikler, bağımlılık tedavisi.

Beslenmeyle ilgili 5N kuralınız var, nedir bu?

5N kuralını uygulamak çok kolay: Sırasıyla ne zaman, ne yediğiniz, neyle beraber yediğiniz, nasıl pişirdiğiniz ve ne kadar yediğiniz sorularının yanıtını öğreniyoruz. Yediğimiz gıdaların kimyasal etkileşimleri çok önemlidir. Örneğin yağsız pişirilmiş 250 gram biftek, bir yemek kaşığı yağla pişirilmiş kereviz yemeğinden daha az kalori içerir. Ya da bir yemek kaşığı yağla pişirilmiş 200 gram biftek, yağsız salatadan daha az kalori değeri taşır.
Sizin bir de duygularımızın, düşüncelerimizin bedenimizi şekillendirdiğini ve her duygunun bir hastalığı çağırdığına dair bir teoriniz var. Paylaşır mısınız?

Aklımızdan sürekli olarak geçen düşünceler yaşamımızı şekillendirir. O yüzden konuşmalarınıza dikkat edin, bir şeyi üç kereden fazla söylüyorsanız, bu bir düşünce kalıbıdır, gerçekleşir. Bazı duygular da bazı hastalıkları davet eder. Örneğin kendini kurban olarak görenler guatra
yatkındır.

Kadınlardaki selülitin nedeni karşı cinse karşı bastırılmış öfkedir. Şişmanlık aşırı hassasiyetle başlar. Kişinin korunmaya ihtiyacı vardır. Uyluklarda ve kalçalardaki yağlanma çocukluktan kalma, bastırılmış öfkedir. Diyabet hastalığı sevgiyi alamamaktır. Çikolata ve şekeri her gün yemek istiyorsanız, yaşamınızda sevgi eksikliği vardır. Kanser kızgınlığın bedene yansımasıdır.
***

GÖNÜL ATEŞSAÇAN'IN BURÇLARA GÖRE HASTALIK VE BESLENME TEŞHİSLERİ

KOÇ: Baş bölgesi ile ilgili hastalık ve kazaları sık yaşar. Göz problemleri olabilir. Baskı altında kalırsa depresyona hızla eğilim gösterir. Enfeksiyon ve ateş şikâyetleri sık olur. Ginseng günlük zihinsel aktiviteler için faydalıdır. Günde bir tatlı kaşığı bal kullanılmalı. Susam ve ayçiçeği yağı günde toplam bir yemek kaşığı alınmalı.

BOĞA: Boyun, tiroid, ses telleri, beyin, orta kulak sorunları yaşamaya yatkındırlar. Sıklıkla bademcikleri şişer. Kalp ritmine dikkat etmeleri gerekir. Yoga-meditasyonun yanı sıra; su teresi, brokoli, mantar, ıspanak tüketmeleri önemlidir.

İKİZLER: Süt ve süt ürünleri solunum sisteminde çok fazla mukusa neden olur. Bu nedenle nefes egzersizi özelikle önemlidir. Uyku düzeni için bergamot almalıdırlar. Keten tohumu ve lavanta hep hayatlarında olmalıdır. Ve her gün bol sebze-meyve tüketmelidirler. Yürüyüş ve mutlaka dansla ilgilenmelerini öneriliyor.

YENGEÇ: Vücutları su tutmaya ve şişkinliğe meyillidir. Mide ve nefes şikâyetleri olabilir. Ödem olmasına karşı yaban mersini önerilir. Yumurta beyazı, çavdar unu, meyve ve bol yeşil sebze tüketmeleri gerekir.

ASLAN: Kilo almaya yatkındırlar. Yağlı gıdalardan uzak durmalıdırlar. Güneş ışığı çok yararlıdır. Safran, hardal, ceviz, karabiber, tarçın, karahindiba önerilir. Tam buğday ekmeği, elma, yulaf, arpa, çavdar, marul, lahana, salatalık, ceviz ve balık tüketmeleri gerekir.

BAŞAK: İnsülin seviyesine ve sindirim sistemine dikkat edilmeli. Kan şekeri düşüklüğüne, diyabete yatkındır. Çabuk sinirlenir ve bağırsak sisteminde bozukluk oluşabilir. Şekerli meyvelerden uzak durulmalı; melisa, kimyon, çemen tüketmelidirler.

TERAZİ: Rafine olmayan gıdalar önerilir. Kalori hesabıyla diyet yapmalıdır. Renkli olan tüm meyve ve sebzeler tüketilmelidir.

AKREP: Her gün mutlaka kas yapıcı egzersiz önerilir. Yüksek protein, düşük karbonhidrat bir diyetle beslenmelidir. Bol sıvı alınmalı ve bakliyat, meyve, sebze tüketilmelidir.

YAY: Karaciğer fonksiyonlarını artırmak için toksinler vücuttan atılmalı ve açık hava sporları yapılmalıdır. Kuşkonmaz, salatalık, adaçayı, muskat ve karanfil önerilir.

OĞLAK: Vücut su tutmaya ve şişkinliğe meyillidir. Ödem olmasına karşı yaban mersini önerilir. Süt ürünleri, turunçgiller, fındık, buğday kepeği, yeşil lifli sebzeler ve balık tüketilmelidir.

KOVA: Sinirli ve gergin olurlar. Kemik ağrısı yaşarlar. Ispanak, salatalık, mercimek, kestane, havuç, lahana, elma, çilek tüketilmelidir. Karahindiba, kedi otu, hodan, ısırgan, biberiye ve kimyon ile açık hava sporları önerilir.

BALIK: Bağışıklık sistemine dikkat etmelidir. Düşük karbonhidrat almalı, deniz ürünleri ve bol yeşil sebze özellikle tüketmelidir. Akupunktur ve masajdan çok fayda görür. Su sporları özellikle önerilir.
***

FREKANS YÖNTEMİYLE 4 DAKİKADA NELER ÖĞRENİLİR?

• Vücudunuzda hangi organınız hassas?

• Kanser hastalığı riski var mı?

• Genetik geçişli bir hastalığınız var mı?

• Şeker hastası olabilir misiniz?

• Alerjileriniz var mı?

Nelere alerjiniz var?

• Zihninizi çok meşgul eden problemler var mı?

• Organlarınızı etkileyen toksinler neler?

Detoksa ihtiyacınız var mı?

• Psikolojik ve fiziksel travmalarınız var mı?

• Doğru besleniyor musunuz?

• Hücre yaşınız nedir?

• Beden yaşınız kaç?

• Metabolizma hızınız kaç?

• Vücut enerji yaşınız kaç?

Müjgan Halis

Fotoğraflar: SERKAN ŞENTÜRK

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.