Kızını yenip şampiyon oldu

Denizli'de yapılan Okçuluk Salon Federasyon Kupası müsabakalarında 53 yaşındaki anne Zehra Öktem, 29 yaşındaki kızı Çiğdem Öktem Egemen'e "torpil" geçmedi, müsabakada gülen taraf oldu.
Denizli'de 22-23 Aralık tarihleri arasında yapılan Okçuluk Salon Federasyon Kupası müsabakalarında çekişmeli maçlar yaşandı. Antalya bölgesinden okçuluk müsabakalarına katılan anne Zehra Öktem ile kızı Çiğdem Öktem Egemen, klasik yay büyük bayanlarda yarı finalde karşılaştı. Anne, kızına şans tanımayarak finale yükseldi. Müsabakalar sonunda finalde başka bir rakibine elenen Zehra Öktem Türkiye 2'ncisi olurken, kızı Çiğdem Egemen ise rakibini yenerek Türkiye 3'üncüsü oldu. Müsabakaların ardından duygularını anlatan Zehra Öktem, 11 yıldır kızıyla birlikte atışlara katıldığını ifade ederek, yarı final ve finallerde birçok kez karşılaştıklarını belirtti. Anne-kız yarışmanın çok güzel bir duygu olduğunu anlatan Öktem, atışlarda duygusallığa yer vermediklerini, hak edenin kazandığını söyledi. Öktem, okçuluk sporunda yaş sınırı olmadığı için kızıyla birlikte birçok başarılara imza atıklarını, bu başarılarından dolayı da gurur duyduklarını dile getirdi.
"Uzun yıllardır annemi geçmeye çalışıyorum"
Çiğdem Öktem Egemen de ailesiyle birlikte okçuluk sporuna gönül verdiklerini belirterek, annesinin ve kendisinin antrenörünün babası olduğunu bildirdi. Annesiyle, birbirlerine destek oldukları için başarının bunun sonucunda geldiğini ifade eden Çiğdem Öktem, "Bu sporu yaptığımız için şanslıyız ve ailece gurur duyuyoruz. Annemi hala geçmek için uğraşıyorum. Finallerde karşılaştığımız eleme atışlarında bazen annemi geçtiğim oluyor ama genellikle annem beni geçiyor. Uzun yıllardır annemi geçmeye çalışıyorum. Benim için heyecanlı ve güzel bir duygu" diye konuştu.
"Birbirleriyle karşılaştıkları atışlarda hiçbir taktik vermiyorum"
Anne-kızın antrenörü Erol Öktem (58) ise kendisinin 28 yıl, eşinin de 24 yıl önce okçuluğa başladığını ifade etti. Kızlarının, okçu bir ailede büyüdüğü için şanslı olduğunu dile getiren baba Öktem, şunları söyledi: "Kızımızda bir yetenek olduğunu gördük. Ardından birçok kez milli oldu. 1999 yılında İngiltere'de takım halinde Avrupa Şampiyonu oldular. Başarı geldikçe spora olan ilgileri de arttı ve daha çok başarılara imza atmak istedik. Annesiyle birçok kez finalde birlikte yarıştılar. Birbirleriyle karşılaştıkları atışlarda hiçbir taktik vermiyorum. Zehra zaten antrenör sporcu gibi. Takımlarda dünya 3.'lüğü var. Bu sporda çok tecrübeli. Benim yanlarında olmam onlara destek vermeme yetiyor, onları motive ediyor. Karşılaştıkları atışlarda ne kızımın annesini ne de annesinin kızımı yenmesini hiç arzulamadım. Sporda duygusallık olmaz."