Salı 15.01.2013 00:00
Son Güncelleme: Salı 15.01.2013 09:10

Çocuk ve ceza

Ebeveynlerin çaresiz kaldığı noktada başvurduğu ceza, doğru bir yöntem mi?

Ceza ve ödül çocuk yetişmede en çok sözü edilen kavramlardan. Olumlu davranış, hedefe ulaşma veya sorumluluklarını yerine getirme sonucunda çocuğu ödüllendirmek normal. Çocuğu ödüllendirmek kadar olumsuz bir durum karşısında cezalandırmak da normal. Peki cezanın sınırları ne? Ceza; şiddet, korku, mahrumiyet gibi kavramları içerir mi? Cezanın sınırlarını yakından görmek ve çocuk gelişimindeki etkisini öğrenmek için Amerikan Hastanesi Pediatri Bölümü'nden Pedagog Güzide Soyak ile konuştuk. Soyak cezanın, korku yaratan ve etkinliği kısa süren, yapıcı değeri olmayan sadece bir güç gösterisi olduğunu dile getirdi. Üstelik ebeveynlerin çaresiz kaldıkları durumlarda başvurduğu bir yöntem olduğunu söyledi. Soyak, cezanın çocuğun düşüncesine ve çözüm oluşturmasına yardımcı olmadığını vurguluyor. Hatta çoğunlukla çocuk üzerinde öfke, mutsuzluk ve değersizlik hissi oluşmasına neden olduğunun üzerinde duruyor.

Röportaj: Marilla ERÇİK
Çocukları cezalandırmak yerine neler yapabiliriz?
Çocuklarda davranış ve alışkanlıkları öğretmek zaman içerisinde gelişir. Bilişsel, duygusal ve sosyal gelişimi, yaşı ile paralel giden ve çevresel koşulları olumlu gelişen bir çocukta sorunları çözmek çok daha kolaydır. İletişim ve ilişki kurmaya açık olacaktır. Anne ve babanın çocuk ile uyumlu birlikteliği sınırların oluşturulmasında yardımcı olacaktır. Kişisel sınırlar, sevgi ve saygı göstermek ebeveynin model olması ile öğrenilebilir. İlk yıllarda isteklerinin hemen karşılanmasını isteyen çocuk kendisine sınırlar konmasına da pek istekli olmayacaktır. İstenmeyen davranışlarda bulunduğunda öncelikle aranızdaki güven ilişkisi zarar görecektir. Ceza ebeveynin gücünü göstermekten başka bir şey değildir. Herkesin karşılıklı olarak mutsuz olduğu bir yöntemdir.
Ceza vermede yaşın önemi var mı?
İlk çocukluk yıllarında daha çok beklemeyi, isteklerinin zaman zaman ret edilebileceğini öğrenmesi gerekir. Bu durumun yarattığı sıkıntı halini tolere etmeyi ancak böyle öğrenebilir. Ağlayarak istediklerini yaptıramayacağını ancak siz bu konuda kararlı davranırsanız öğrenebilir. Ya da sürekli oyuncak talebinin karşılanamayacağını bu istekle ilgili sınır koyarsanız anlayabilir. İlk çocuklu döneminde kararlı davranmak birçok olumsuz davranışın yerleşmesini engelleyecektir. Cezalandırma yöntemlerinin kullanılması bu dönem çocukları için anlaşılan ve ebeveyn-çocuk arasındaki güven ilişkisine zarar verecektir. Okul öncesi ve okul dönemi çocuklarında öz bakım becerileri gelişmemiş bir çocuğun odasını toplaması, düzenli ödev yapması gibi alışkanlıkları kazanması beklenemez genellikle. Çocuktan beklentilerin oluşmaya başladığı bir dönemdir. Yerine getirilmeyen sorumluluklar karşılıklı çatışma unsuru oluşturur. Devamlı uyarmak, tehdit ya da davranış ile ilgili ödül-ceza pazarlığı yapmak hatalıdır. Cezalandırma yöntemlerini düşünmek yerine çözüm yöntemlerini çocuk ile tartışarak ve mutlaka sorumluluğu paylaşarak çözümler oluşturulmalıdır.
Ceza vermek neden doğru değil?
Çocuklar bir çok ebeveynin düşüncesi olan sınırsızlık isteğine değil sınır çizilmesine ihtiyaç duyarlar. Yaşına, gelişimine uygun oluşturulan sınırlar onun uyum becerisini de geliştirecektir. Cezalandırmak denilen durum ise ebeveynin bu sınırları oluşturamamasından kaynaklanır. Ebeveynin otorite kurma isteğidir. Öfke ve suçluluk duygusunun yoğun yaşandığı bu durumdan çocuk ve ebeveyn mutsuz çıkarlar. Çoğunlukla istenmeyen davranış tekrar görülür. Cezanın herkesin kaybettiği bir yöntem olduğu unutulmamalıdır.
**
Çocukların söz dinlemesi için anne – babalara öneriler
-İlk yıllardan itibaren beklemeyi, zaman zaman isteklerinin ertelenebileceğini ya da bir sıra dahilinde yapılabileceğini öğrenmesi gerekir.
-Anne ve baba başta olmak üzere başka kişilerinde istekleri olabileceği anlatılmalı.
-Bu durumların yarattığı kriz anlarını aşmak gerektiğini unutmamalıyız.
-Olumlu davranışlar ancak uyumlu ilişkiler içerisinde gelişir. Mutlu ve iyi yetiştirilen çocuk bütün istekleri yerine getirilen çocuk değildir.
-Sıklıkla tekrar eden olumsuz davranışlar var ise önceliklerini gözden geçirmelidir. En iyi yöntem en sert yöntem değildir.
-Özellikle ilk çocukluk yıllarında olumlu her davranışı sözel övgü ile pekiştirmek onun olumsuz davranışlarla ilgi çekme isteğini azaltacaktır. Sıklıkla aferin, çok güzel gibi kelimeleri kullanın.
-Kısa ve somut konuşmalar yapıp, uzun cümlelerin arasında dikkati dağılacağı için sizi gerekli ilgi ile dinleyecektir.
-Olumsuz davranış ile ilgili konuşurken çocuğu hedef alan cümleler kurmayın, sadece davranışına odaklanın.
-Bazen çocuklar çözüm oluştururken duygu-düşünce ve davranışlarını organize edemeyebiliyorlar. Çözüm yöntemlerini birlikte tartışarak karar verin.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.