Pazartesi 25.02.2013 00:00
Son Güncelleme: Pazartesi 25.02.2013 02:04

Fuat Akdağ ile futbolun gidişatı üzerine...

NTV Spor Müdürü Fuat Akdağ “Ne olacak futbolun hali” dizimizin yeni konuğu...

Herkes futbolun artık eski tadı vermediğini söylüyor. Sanki hep varmış gibi ve hiç bitmeyecek bir heyecan fırtınası gibi gelen "futbol" yoksa hasta mı? Klişeye dönüşen bu tezin peşinde bir dizi aklı başında röportaj yaptık. Yiğiter Uluğ ile başladığımız röportaj dizisi Bülent Timurlenk ile devam etti. Sırada Fuat Akdağ var. Akdağ, futbolun bugününü ve geleceğini Aktuel.com.tr için yorumladı...
Marilla Erçik / Aktuel.com.tr
OYUNLA DEĞİL OYUNUNDIŞINDAKİLERE İLGİ VAR
Sizce Türk futbolu heyecanını kaybediyor olabilir mi? Yoksa bu bir klişe mi?

Futbol heyecanını kaybetmiyor. Türk futbolu kalitesini arttırmıyor! Dolayısı ile heyecan başka alanlara taşınıyor. Futbolun kendisinden değil de etrafından eğlence çıkarmaya çalışıyorlar. Mesela ben şöyle şeyler duyuyorum; "Şu takımı tutuyorum ama ben futbolu sevmiyorum" Kulübü tutuyor ama futbolla ilgisi yok! Maça gidiyor maç seyretmiyor. Vardır ya bizim sırtı dönük maç seyreden taraftarlarımız… Böyle bir şey işte… "Dün akşam hakemi seyrettin mi?" diyenler var. Maçı seyretmemiş hakemi seyretmiş! Televizyon programları da bu anlamda, hep bu yönde yayınlar yapıyorlar. Programlar bunlar üzerine kurulu! Oyunun kendisiyle, alakalı değil de, yanında yaratılan başka şeylerle alakalı programlar yapılıyor. Sohbetler bunun üzerine dönüyor. Çeşitli ortamlarda bunların sohbetleri yapılıyor, duyuyorum. Futbolun kendisine dair hiç bir şey konuşulmuyor. Bu da Türkiye'de oynanan futbolun standardının giderek düştüğünü gösteriyor. Daha doğrusu olması gereken yere gelemediğini gösteriyor! Bütçeler ortada, buna rağmen olması gereken yerde olmadığının kanıtı ile karşı karşıyayız.
Şike davalarının bunlar üzerinde etkisi olduğunu düşünüyor musunuz?
O süreç içerisindefutbolun kendisi yoktu ve insanlar futbol dışında olanlarla ilgilendiler. Bunun üzerine televizyon programları üretildi. Spor muhabiri arkadaşlarımız, bir anda polis adliye muhabiri oldular. Bir yıl boyunca başka bir şeyle alakadar olduk . Oysa bize ne?.. Adli bir süreçti bu! Nedense spor medyasının işi haline geldi. O güne kadar sporla çok alakadar olan gazeteci arkadaşlarımız bir anda o ortamdan çekildiler. Sanki spor muhabirleri adli bir sürecin için girdiler. Heyecansız kötü bir dönem geçirdik.
AVRUPA TARAFTARIYLA BİZİM TARAFTARIMIZ ÇOK FARKLI!?
Bir dönem sonra yenijenerasyon Türk futbolundan etkilenmeyi bırakır mı?

Almanya'da doğan bir Alman çocuğu da Barcelona – Real Madrid karşılaşmasını izliyor, Türkiye de doğan bir çocuk da... Türkiye'deki taraftarlık da bir tuhaf! İngiltere Ligi'nde kendi yaşadığı kentin takımını tutar insanlar var. Bu üçüncü lig de olabilir dördüncü lig de olabilir. Hatta amatör küme bile olabilir. Ama yine de onun maçlarına gidilir. Premier Ligi olmayan maçların bile statları tıklım tıklım dolar. Bir taraftarlık bilinci vardır. Onlar kendi takımlarını severler. O takımın hangi ligde oynadığı çok da önemli değildir. Ama bizde Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş ve Trabzonspor var. Adanalısındır, Adana Demirspor'u tutarsın bir de dört büyüklerden birini tutarsın. Bizdeki taraftarlık bilinci böyle. Diğerleri ile benzeşmiyor.
Futbol haricinde hangi sporlar reyting alıyor?
O ülkeye göre değişiyor. Ama Avrupa'nın tamamında futbol var. Türkiye'de yeni bir kitle var ve artık sporda yeni bir dönemin başlangıcı olduğunu düşünüyoruz, kurumsal olarak da kişisel olarak da düşüncemiz budur. Bu yeni dönem, spor seven, sporu kendisi için izleyen genç bir kitle var. Bunlar bilgiye de değer veriyor. Bizim spor kültürü dediğimiz şey onunla ilgili her şeyi bilmek o sporu yapmak. Sporu izlemek, kolay - basit bir şeydir. Kolay tüketilir. Ama çok önemli bir eğlencedir. Örneğin atletizm kurallarını bilirsen izlerken keyif de alırsın. Türkiye'de iyi organizasyonlar yapıldığı zaman izleniyor.
ŞİKE DAVASINDAKİ EN BÜYÜK KAZANCIMIZ…
Futbol nasıl kurtulur?

Futbol o kadar da kurtarılacak durumda değil. Ama futbol daha da nasıl geliştirilir diye sorarsanız şöyle düşünebiliriz... Alt yapı meselesi çok önemli. Futbolun daha iyi yönetilmesi gerekiyor. Şike davasında da gördük. Bence bu davada en büyük kazancımız futbolun iyi yönetilemediğini görmek oldu. Kulüplerin futbolu daha iyi yönetmesi gerekiyor. Türkiye'de genç bir nüfus var, o nüfustan çok daha başarılı futbolcular çıkarabilmemiz lazım. Hatta dünya çapında futbolcular bile çıkarabiliyor olmamız gerekiyor. Dünyanın her ülkesine transfer olabilecek kalitede oyuncular yetiştirmemiz gerekiyor. Bu sürekli konuşulur. Bu bir alt yapı problemdir. Ama bu konu ile ilgili bir adım atılmaz. Bunun için en önemli şey futbolun iyi yönetilmesidir.
Türk futbolunda hakemlerle ilgili sorun var mı?
Bana göre dünyanın bir numaralı hakemi Cüneyt Çakır! Bence hakemlerle ilgili problemimiz yok. Bu anlamda iyi bir yoldayız diye düşünüyorum. Farkındaysanız biz şike davasında hiç hakemlerden bahsetmedik.

TÜRK FUTBOLU DÜNYA ÇAPINDA DEĞER KAZANACAK!?
Bundan 30 sene sonrafutbol diye bir kehanette bulunursanız…?

Futbol bundan 30 senesonra da hayatımızın önemli yerlerinde olmaya devam edeceğini düşünüyorum. Türk futbolu dünya çapında önem kazanacak duruma gelir. Bunun için de kulüp yönetimlerinin daha iyi yapılması gerekiyor. Eski tip yönetici profili değişmeli. Daha modern, çağdaş yönetimlerin başa geçmesi gerekiyor. Kısaca gençlere şans tanınmalı…

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.