Mahkeme Pandora’nın kutusunu açtı

Dünyanın 55 ülkesinde her saniye bir bilezik satarak rekorlar kıran Pandora, skandalın ortaya çıkmasının ardından Türkiye'de mahkemeye başvurdu.

İzmir Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi, yaklaşık 10 ay süren dava sonunda Danimarkalı marka sahibini haklı buldu. Davayla ilgili soruları yanıtlayan Pandora S.p.A.'nın avukatı Yasemin Kenaroğlu, skandal hakkında konuştu.

Marka tecavüzünü yargı durdurdu

Kenaroğlu "Dünya çapında faaliyet gösteren ünlü bir mücevherat firması olan müvekkilimiz için Türkiye ticari açıdan oldukça önemli bir ülkedir. Markasını korumak için gerekli tüm adımları atan müvekkilimize ait marka Türkiye'de mücevherat ve aksesuar sektöründe uzun yıllardır tescillidir. Ancak tescil sisteminde var olan boşluklardan faydalanan bir Türk girişimci müvekkilimiz markasını mücevherlerin ve değerli metallerin işlenmesi hizmetleri için tescil ettirmiş. Daha sonra yaptığımız araştırmalar neticesinde bu Türk girişimcinin, müvekkilin markası yanında özgün tasarımlarını da taklit ettiğini tespit edince davayı açtık. İlk derece mahkemesinin kararıyla davalının, müvekkilimizin marka ve tasarım hakkına tecavüz teşkil eden eylemlerinin tespitine, önlenmesine ve tescilinin hükümsüz kılınmasına karar verildi. Karar müvekkilimiz için olduğu kadar, Türk yargısı içinde oldukça olumlu bir gelişme" dedi.

4 kişi daha tespit edildi

Avukat Yasemin Kenaroğlu'nun verdiği bilgilere göre, Türk Patent Enstitüsü'nde yapılan izleme çalışmalarında 4 Türk girişimcinin daha Pandora markasını farklı alanlarda tescil ettirmek istediği belirlendi. Tespit edilen tüm başvurulara karşı itiraz edildiğini kaydeden Kenaroğlu, başvurulardan ikisinin itiraz üzerine reddedildiğini, diğer iki başvuruya karşı yapılan itirazın ise henüz sonuçlanmadığını belirtti.