Hangi köşe yazarı ne yazdı?

Bugünün gazetelerinin tozunu aldık. Geriye kalanları da sizin için derledik. İşte gündemi yakalamanız için okumanız gereken köşe yazarları ve özel haberler…
Milliyet'ten Melih Aşık, köşesini serbest bırakılan PKK'lıların, Habur benzeri bir "şov" ile teslim alındığını savunuyor. Aşık'ın yazısında öne çıkan bölümler şöyle: "Başbakan rehinelerin serbest bırakılması konusunda uyarıda bulunmuş: 'Aman Habur'a benzemesin, şova dönüşmesin' demişti... Amediye'deki teslimat neye dönüştü peki? Öcalan bir emirle Türk ordusunun kurtaramadığı rehineleri serbest bıraktırıyor. Hem PKK hem Türk kamuoyu üzerinde güç gösterisi yapıyor..."
Hürriyet köşe yazarı İsmet Berkan da çözüm sürecine ayırmış köşesini: "…İvmelenerek devam eden çözüm sürecine de bir al ver dengesi olarak bakan böyle baktığı için de apartto bekleyen maalesef çok insan var… Devletin asimilasyon yaptığını Başbakan aracılığıyla ilan edip 'Artık yapmıyoruz, bu politikalar sona erdi' dediği bir ülkede yaşıyoruz. Kürtler kendilerini eşit hissetmiyorlar, önce devlet sonra da toplum tarafından dışlandıklarını, ikinci sınıf muamelesi gördüklerini, asimilasyona tabi tutulduklarını düşünüyorlar. Bu duygu sona ermeden Kürt sorunu bitmez. "
Mehmet Barlas ise Sabah gazetesindeki köşesinde, çözüm sürecinin karşısında duran kesimlere yönelik şu yazıyı kaleme almış: "Bebek katili' olarak anılan Öcalan'ın İmralı sürecinde devletin muhatabı olması, şehit cenazelerinde kitlelerin lanetlediği PKK'nın barış arayışındaki taraflardan biri konumunda bulunması, herkesin hemen kabul edebileceği değişim yansımaları değildir… Ama şaşırtıcı olan durum, değişime en açık olmaları hatta değişimin öncüleri olmaları gereken ve kendilerini Liberal Demokrat olarak gören düşünce odaklarının barışı arama sürecinde Milli Görüş kökenli Başbakan Tayyip Erdoğan'dan geri kalmaları değil midir?"
Yine Sabah gazetesinden Hıncal Uluç da "Herkes konuştu hemen hemen… Ta İsveç'ten cumhurbaşkanı dahil. Sesini duymadığım tek kişi Devlet Bahçeli oldu. MHP Genel Başkanı… Barış için zerre öneri getirmeden, 'Diyalog sürecine' karşı çıkmayı politika sanıyor, oy toplayacağını düşünüyor, Baş Bahçeli!"
Star gazetesinden Yalçın Akdoğan da Devlet Bahçeli'nin tutumundan duyduğu rahatsızlığı köşesine taşımış: "Her gelişmeyi örgütün ne kazanacağıyla değerlendiren bir yaklaşımın çözümsüzlükte ısrar etmekten, ölümlerin sürmesini istemekten, Türkiye'nin bölünmenin eşiğine gelmesini göze almaktan başka bir seçeneği olamaz. İşte bu yüzden MHP sorunun devamından ve çözümsüzlükten yanadır."
Vatan gazetesinden Okay Gönensin, Eylül'de referandum senaryosuna ilişkin yayıma verdiği bugünkü yazısında "Başkanlık sistemli anayasa, eylülde halkın önüne getirilebilirse halkın onayını alması için ikna edici birinci kuvvet Tayyip Erdoğan'ın kendisidir. Ama iş bir sistem değişikliğinden çok Erdoğan başkan olsun mu olmasın mı sorusu üzerine döndüğünde kon tümüyle 'kişi' meselesi olacaktır. Yüzde 38 olan bir toplum desteğini eylül ayına kadar en az yüzde 51'e yükseltmek hiç kolay değildir. " diyor.
Radikal yazarı Koray Çalışkan ise CHP ile ilgili önemli bir bilgi paylaşıyor: "Yarın Kılıçdaroğlu önemli bir imtihan verecek. Parti Meclis üyelerinin yarısının imzasıyla olağanüstü bir toplantı yapacak. Kılıçdaroğlu iktidara geldiğinden beri ilk kez böyle bir şey oluyor. Kuzular sessizliğini bozuyor."

GÜNÜN MEDYA HABERİ
Kurtuluş Tayiz, Taraf'taki köşesinde İmralı'ya gidecek üçüncü heyet için BDP'nin Sırrı Süreyya Önder, Selahattin Demirtaş ve Pervin Buldan'ın gideceğini yazdı. Sürmanşetten verilen bu haberi, aslında üç gün önce Haber 7'den Mehmet Acer vermişti.

Aktuel.com.tr - BERİVAN TAPAN