Salı 14.05.2013 00:00
Son Güncelleme: Çarşamba 22.05.2013 10:32

Dan Brown'ın yeni kitabı Cehennem

Dünyanın en çok satan yazarlarından Dan Brown’ın yeni kitabı Cehennem (Inferno) 14 mayıs’ta 12 ülkeyle birlikte eş zamanlı olarak Türkiye’de raflarda…

"Melekler ve Şeytanlar" ve "Da Vinci Şifresi"nin yazarı Dan Brown'ın yeni eseri "Cehennem" (Inferno) raflarda yerini alacağı 14 Mayıs'a kadar bir sır gibi saklanıyor. Anlaşmalı yayınevleri sahipleri, kitabın çevirmenleri ve editörleri hariç hiç kimse kitabın içeriği hakkında bilgi sahibi değil. Onlar da yapmış oldukları gizlilik sözleşmeleri gereği hiçbir açıklamada bulunamıyorlar, kısaca dışarıya su sızdırılmıyor. Kitabın 12 dile çevriliş hikayesi de Dan Brown kitaplarında rastlanan gizemli atmosferi aratmıyor.

Londra'nın en batısında bir bölge… Sıkı güvenlik önlemleriyle korunan binanın içinde beş ülkeden yaklaşık 15 çevirmen ve editör saat sabah dokuzdan akşam dokuza kadar, gözlerden ırak tutulan ve 14 Mayıs'ta eş zamanlı olarak dünyanın çeşitli ülkelerinde piyasaya çıkacak bir kitabın çevirisini yapıyorlar. Fakat iki ay sürecek bu çalışma, her zaman yaptıkları çeviri mesailerinden oldukça farklı…

Her gün bir odaya giriyorlar, girerken üç kez kontrolden geçiyorlar, ellerinde kendilerine verilen kartı okutarak kapılardan geçiyorlar. Odalar son derece sade, önlerinde sadece birer bilgisayar var fakat kesinlikle internet bağlantısı bulunmuyor. Çevirmen ve editörler odalardan çıkıp tuvalete ya da sigara içmeye gidecekleri zaman çantalarını, karaladıkları evrakları, masanın üzerinde ne varsa onları sürekli gözetim altında tutan eski asker ya da polis güvenlik görevlilerine teslim ediyorlar, onlar da bunları kasalara kilitliyor. Hatta bilgisayarlarını bile masalarından her ayrıldıklarında kapatmak zorundalar. Dünyanın çeşitli ülkelerinden gelen bu kişiler mesaileri bitip kısa süreliğine oturmak için kiraladıkları evlerine dönerken yanlarında hiç ama hiçbir şey götüremiyorlar. Bütün bir çeviri faaliyeti büyük bir gizlilik içinde dışarıya su sızdırılmadan sürüyor. Aynı faaliyet İtalya'nın Floransa kentinde bulunan diğer çevirmen ve editörlerce de aynı şartlarda yürütülüyor…

Bütün bu çabalar dünyanın en çok satan yazarlarından olan ve "Da Vinci Şifresi" ile büyük üne kavuşmuş olan Dan Brown'ın yeni eseri "Cehennem"in (Inferno'nun) yayınevlerindeki raflarda yerini almadan önce çalınmasının önüne geçmek için. Kitabın çeviri faaliyeti bile Dan Brown'ın romanlarında görülen gizemli sır perdesine yakışır bir şekilde gerçekleştirildi. 14 Mayıs'ta 12 ülkede aynı anda raflarda yerine alacak "Cehennem"i dünyada ilk kez Türkiye okuyucusu eline alacak. Yanlış duymadınız! Evet, kitap 12 ülkede eş zamanlı olarak piyasaya sürülecek fakat saat farkıyla Türkiye hepsinin önüne geçecek. Önceki roman "Kayıp Sembol" Türkiye'de bir günde 150 bin baskı yapmıştı.

Türkiye'de bütün Dan Brown kitaplarının basım hakkı elinde bulunan Altın Kitaplar yayınevinden "Cehennem" çevirisinin Londra'da iki ay süre ile Türkçe editörlüğünü yapan Hülya Şat ve yayınevinin ortakları Erden Heper ve Batu Bozkurt, Aktüel'e konuştu:

Inferno'nun Türkçe edisyonu editörü Hülya Şat:

"DAHA ÖNCE HİÇ BÖYLE BİR ORTAMDA ÇALIŞMADIM"

Benim için bilinmez bir durumdu Londra'ya gidişim. İki çevirmen arkadaşımla birlikte gittik. Normal şartlarda bir romanın çevirisini yaparken orijinal metin elimizde olur ve çeviri esnasında her sıkıştığımız durumda birbirimize bir şeyler sorar, rahatça araştırmamızı yaparız. Elimizin altında internet vardır, metni eve götürür getiririz. Ama orada öyle değildi. Birincisi çalışma odasına girdiğiniz andan itibaren yanınızda ne taşıyorsanız hepsini güvenlikçilere vermek durumundaydık. Telefonumuz, çantamız… Kasa odasındaki bir dolaba kilitleniyordu. Zaten bize bir kart verilmişti, onunla giriş çıkış yapabiliyorduk. Sigara molaları için dışarıya çıkarken kartı kullanıp her seferinde kapıları açıp, kapamak zorunda kaldık. Bizim dışımızda beş Kuzey Avrupa ülkesinden çevirmen ve editör vardı. Norveç, Hollanda, Danimarka, İsveç, Finlandiya… Her odada güvenlikçiler bulunuyordu ve saatte bir değişiyorlardı. Telefon etmek için bile bu amaç için ayrılmış olan odanın anahtarını elinde bulunduran güvenlikçiden talepte bulunuyorduk. Neredeyse çevirmen sayısı kadar güvenlikçi vardı.

"Şifreli bir flaş bellek verdiler"

Roman'ın metinleri dışarı sızmasın diye güvenlik amacıyla çeviri ve editörlük yaptığımız bilgisayarların internet bağlantıları yoktu. İnternet bağlantısı için ayrı bir oda bulunuyordu. Bu yüzden çeviri esnasında takıldığımız konuları araştırmak için bu odanın yolunu tutuyorduk. Dan Brown entelektüellere de seslenen bir yazar. Daha önce bir metinde karşılaşmadığımız onlarca şeyle karşılaşıyorsunuz. Masadan sürekli kalmamak için de, takıldığımız noktaları not alıyor ve topluca bakmak için internet odasını kullanıyorduk. Yani araştırma kısmı zorluydu. Hayatımda ilk kez pek çok güvenlikçinin gözünün üzerimde olduğunu bilerek çalıştım. 11 Mart'ta çalışmalar başladı, ben işimi 5 Nisan'da tamamladım ve yurda döndüm.

Türkiye'ye dönmeden bir gün evvel bitirdiğimiz roman çevirisini içinde bulunduran şifreli bir flaş bellek verdiler. Şifre ise daha sonra yayınevi ortakları olan Batu ve Erden Bey'e elektronik posta ile iletildi. İşim bittikten sonra ülkeye dönmeden önce bir gün sokaklarda dolaştım fakat o gün belleği bir an bile yanımdan ayırmadım, kaybolacak diye aklım çıkıyordu dolaşırken. Sürekli çantamın fermuarını açıp kontrol ediyordum.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.