Kalbiniz Urla’da kalacak

Mesafe olarak çok uzak değil Alaçatı'dan, Çeşme'den… Ama ruhu farklı Urla'nın… Sakin, huzur dolu sokakları… Tarih kokuyor binaları… Yıllarca Rumlarla Türkler tavla oynamış, rakı kadehi tokuşturmuş eski ismiyle Klazomenai'de. Balığın, deniz ürünlerinin, Rum mezelerinin en iyi yorumlandığı Urla kasabasında… En bilindik yeri kıyıya ince bir toprak yolla bağlanan Karantina Adası. İlk etapta ismi ürpertiyor insanı. Geçmişe götürüyor, tarihi hatırlatıyor…
Buranın tarihi 1800'li yıllara, bulaşıcı hastalığa yakalanan gemi personeline dayanıyor. Avrupa'ya geçişi engellemek adına limanlarda kurulan karantina alanlarına… Klazomen Adası da bunlardan biri. Osmanlı Dönemi'nde Fransızlara inşa ettirilmiş hastane. Ardından da ince bir yol ile karaya bağlanmış… Kıyıya da karakol binası yapılmış. Osmanlı'nın ardından karakol binası kapanmış ve ardından Batis'in Kahvesi olarak hizmete açılmış. Yıllarca hizmet veren kahve artık geçmişe tanıklık eden bir gastronomi kompleksi… Taştan duvarlar ve sarmaşıklar eski ruhunu bozmamış. Üst katta sekiz odalı butik otel, alt katta deniz ürünleri restoranı ve bar… Mezeler o kadar güzel ki sırf burada olabilmek için bile Urla'ya gitmeye değer. Elbette Batis ile sınırlı değil Urla. Mekanın hemen yanında sabah 07:00'de kurulan bir mezat var. Balıklar, ahtapotlar, karidesler…

Deniz canlıları yakalandığı gibi burada satışa çıkarılıyor. Komşu, akraba mekan sahipleri bizzat balığını kendi seçiyor. Zaten o yüzden Urla'da hangi restorana giderseniz gidin memnun ayrılıyorsunuz. Çok büyük paralar ödemeden, usta ellerden çıkma yemekleri tadıyorsunuz. Urla bir doğa, deniz, tarih ve gastronomi cenneti… Katmer, kalamar dolması, yufkalı balık dolması, dana mücveri, oğlak dolması, tavşan çullama, borana… Sadece düşününce bile acıkıyor insan. Kalkıp Urla yollarına düşmek istiyor. Nobel ödüllü yazar Yorgo Seferis neden Urla'da yaşamış, anlamakta zorlanmıyorsunuz… Ya da Tanju Okan neden şifayı bu topraklarda aramış, kasabayı gezerken kavrayıveriyorsunuz. Bir de Atatürk'ün iki kez ziyaret ettiği ve Cumhuriyet balolarına ev sahipliği yapan Mahfel Konağı var. 1800'li yıllarda Rum bir üzüm tüccarının eviymiş. Şimdi bir tesis olarak hizmet veriyor. Zaten Urla'daki tüm binalar size adeta tarih dersi veriyor…
BURCU ALDİNÇ
burcu.aldinc@sabah.com.tr