Cuma 07.06.2013 00:00
Son Güncelleme: Cumartesi 08.06.2013 08:58

Dünyayı kasıp kavuran Zaz yeniden Türkiye'de

Zaz yeni albümü “On Ira” şerefine Vodafone İstanbul Calling kapsamında 15 Haziran’da Parkorman’da, 19 Haziran’da da Bursa Açıkhava Tiyatrosu’nda sahne alacak. Konser öncesi kendisiyle bir tele-röportaj gerçekleştirdik…

YouTube'da izlenme rekorları kıran "Je Veux" şarkısından sonra ikinci kez Türk hayranlarıyla buluşmaya hazırlanan Zaz hattımızın diğer ucundaydı.
"Je Veux" Fransızca bilmeyen biz Türkler için bile bir neşe şarkısı oldu, hepimiz bu şarkıyı sevdik ve sahip çıktık. Fransa'daki başarınızdan sonra Türkiye gibi bir Akdeniz ülkesinde bu kadar seviliyor olmak sizi şaşırttı mı?
Evet. Türkiye olsun, Sırbistan olsun, Polonya olsun, Rusya olsun her yerde başarı kazanmak inanılmaz bir şey. Nedenini ise ben bilmiyorum, siz belki bana söylersiniz.
Belki neşe olabilir?
Evet belki neşe olabilir çünkü kalpten konuşuyorum ve bugün içinde bulunduğumuz, bizi daha iyi yönetmek için bölen, başkalarına hizmet etmek için tüketime iten topluma bakarsanız, insanların böyle söylemler duymaya ihtiyacı var diye düşünüyorum. İnsanlar bunu istiyor.

Bugün neredeyse tüm dünya sizi biliyor, tanıyor. Oysa müzisyenler "dünyaya açılmak için" genellikle İngilizce şarkı söylemeyi tercih ederler. Siz neden bunu yapmadınız ve anadilinizde şarkı söylemekte ısrar ettiniz?

Öncelikle bu kadar dünyaya yayılacağını bilmiyordum. Fransızca söyledim çünkü Fransızca ana dilim, İngilizce konuşmuyorum. Ne söylediğimi biliyor olmam çok önemli, kendi dilimden başka bir dilde kendimi bu kadar ifade edemeyebilirim. Kendi dilimde şarkılarımın içinde duygularımı, olduğum kişiyi koyabiliyorum.
Birçok yerde Edith Piaf'tan sonra en çok takdir edilen, kabul gören Fransız müzisyen olduğunuz yazıyor. Siz bu yorumları okuyunca neler hissediyorsunuz?
Bana çok kişi Piaf'tan bahsetti. Piaf'ın inanılmaz bir sesi ve alaycı bir duruşu olduğunu düşünüyorum. O alaycı tavır bende de var ama Piaf'ın çok özel bir sesi vardı ve bende öyle bir ses yok. Ama duygulara dokunuyor olduğumuz için olabilir, benim sesim de duygulara hitap ediyor diye düşünüyorum. Piaf'a benzetilmek çok büyük bir onur, çok gururlandırıcı.
Daha önce de Türkiye'ye iki konser için geldiniz. Nasıl karşılandınız, tepkiler nasıldı? Mutlu olmuş muydunuz, bu kez beklentiniz nasıl?
Harikaydı. Ankara'yı hatırlıyorum da, izleyiciye çok yakın bir sahneydi ve beni izlemeye gelen o kadar insanı görmek inanılmazdı. Büyük bir sevgi ve ruh vardı, olağanüstüydü. Ayrıca Türkiye daha önce hiç gelmediğim bir ülkeydi, örneğin ezan, gerçekten çok özel bir atmosfer. Her şey çok güzeldi ve izleyici inanılmazdı.
Bu kadar büyük bir kalabalık bekliyor muydunuz?
Hayır beklemiyordum. Buraya geldiğimde bana burada çok tanınıyor olduğumu söylediler, inanamadım. Burada yaşamıyorum, hiç tanıtım yapmadım. İnsanlar beni nasıl tanıyor olabilirler, dedim. Sanırım internetteki videolar sayesinde tanıdılar, bu inanılmaz bir şey.

"HAYATTA HEP SAVAŞIYORUM VE BANA UYAN ŞEYİ BULUYORUM"


Türk halkı sizi çok seviyor, başınıza gelen şeyler oldu mu?
Bir tasarımcı, sanırım eski bir modeldi, beni görmeye geldi ve bana kendi tasarlayıp ürettiği, çok güzel bir mavi deri ceket hediye etti. İsmini ne yazık ki hatırlayamıyorum, isim hatırlama konusunda pek iyi değilim. Bundan çok etkilenmiştim, büyük bir sevgi ve ilgi var, buna inanamıyorum hatta neredeyse utandığımı da söyleyebilirim.
"One hit wonder"la anılmamak için bir müzisyenin, grubun ne yapması lazım? Bir şarkının çok büyük başarı kazanmasından sonraki her hamle insanı strese sokar mı?
Bana sorarsanız bir şarkının çok tutup bir diğerinin tutmaması çok tesadüfi bir şey. Bence ne hissediyorsanız onu yapmalısınız, gerisi zaten geliyor. Sahici kalmak gerekiyor. Kendinle ve inandıklarınla uyum içinde olman gerekiyor.
Sokakta çalarken keşfedildiğinizi okumuştum…
Hayır, sokakta keşfedilmedim. Sokakta şarkı söylemem medyatik olmaya başladığım zamana denk geliyor. Sokakta söylemeye devam ediyordum çünkü bir yandan da henüz yeterince tanınmıyordum çünkü insanların sokakta perişan olan küçük sokak kedisi imajına ihtiyaçları vardı. Sokak, bilinçli bir seçim olarak ortaya çıktı. Şarkı söylediğim ama müzik sektöründe bir memura dönüştüğümü hissettiğim, kendini tekrar eden ve artık bir şey öğrenmediğim ama para kazandığım bir işim vardı, işimi bıraktım. Bir seçim yapmam gerekiyordu, ya kalacak, acı çekecek, üzülecek ve beni mutsuz eden bir şeye boyun eğecektim ya da savaşacak, belki para kazanamayacaktım ama kendime güvendim ve bana hitap eden bir şey buldum. Hep yaptığım gibi, hep savaşıyorum ve her seferinde bana uyan bir şey buluyorum.
Fransa deyince insanın aklına ilk olarak elektronik müzik, ünlü DJ'ler ve partiler geliyor. Siz ülkenizdeki müzik endüstrisi hakkında ne düşünüyorsunuz?
Çok şey düşünüyorum. Çok melez bir yapı var, çok ilginç birçok şey var. Örneğin çok iyi rap grupları var. Tam anlamıyla Fransız şansonu yapmayan ancak Fransızca şarkı söyleyen ve swing, pop, electro gibi bir çok akımdan etkilenen kişiler var. Fransa'da iyi müzik var.

Türk fanlarına mesaj


Bu ağırlama, bu sevgi için ve özellikle vermek istediğim mesajı çok iyi anladığınız için teşekkür ederim, bundan çok memnunum. Bir de fanatizm olmadığı için teşekkür ederim çünkü ben de herkes gibi bir insanım ve kendimi ifade ediyorum sadece. Tamam televizyona çıkıyor olabilirim, herkes televizyona çıkıyor. Tamam belki binlerce insanın önünde şarkı söylüyor olabilirim ama her şeyden önce yürekten gelen cömertliğimi ve değerlerimi ifade ediyorum. Konserlerde birleşiyoruz, birlikte oluyoruz, bir şeyler paylaşıyoruz. Bu sevgi için teşekkür ederim.
SEBLA KOÇAN
sebla.kocan@aktuel.com.tr

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.