Giriş Tarihi: 18.11.2013 10:40

Silahları susturmak yetmez

Mehmet Emin Dindar, demokratikleşme paketini, bölgede son 10 yıl içinde yaşanan değişimi, Barzani'nin Diyarbakır gezisini ve Dindar ailesinin yaşadığı trajediyi Pazar SABAH için değerlendirdi.

BARZANİ TÜRKİYE ALEYHİNE KARAR ALMAZ
Milletvekili Mehmet Emin Dindar altı kardeşinden dördünü kaybetti. Mehmet Dindar, yıllar önce Cizre-Nusaybin karayolunda katledildi. Diğer kardeş İhsan Dindar, evinde çıkan yangında, Selim Dindar 2009 yılında İstanbul'da Cizreliler Derneği'nin taranması sırasında, Ramazan Dindar da geçen yıl PKK'lılar tarafından öldürüldü. Aile bir taraftan eski soğuk devletin baskısına, diğer taraftan da PKK'nın bugün dahi devam eden tehdit ve baskılarına maruz kalmış. Mehmet Emin Dindar ile TBMM'deki odasında konuştuk. Bazen duygulandı, bazen ailesindeki ölümlere karşı metanetini korumaya çalıştı. Yılların birikmiş acılarını taşımaya çalışırken yarına ilişkin umudu ve heyecanı hep diri idi. "Doğu" derken "Batı" demeyi, "Kürtçe" derken, "Türkçe olmadan olmaz" demeyi ihmal etmiyordu. Emin Dindar dinini ve dilini serbestçe yaşamak istiyor.
- Demokratikleşme paketini, nasıl değerlendirdiniz?
- Kimdir anamız babamız, Adem ve Havva. Aynı anne ve babanın çocuklarıyız. Birlikte birbirimizi ötekileştirmeden nasıl güzel bir şekilde yaşayabiliriz? Önemli olan nokta bu. Paketin de, Kürt açılımının da amacı budur. Alevilik ve Sünnilik de bunu amaçlar. Kürt açılımı, demokratik açılım yeter mi? Hayır yetmiyor. Güzel mi? Çok güzel. Harika.
- 10 yıl önce Kürtler ne gibi taleplerde bulunuyordu?
- 10 sene önce bize 'Siz bir Kürt, bir bölge vekili, bir Şırnaklı olarak, ne istiyorsunuz?' diye sorsalardı, samimi olarak o halkımın yüzde 90'ından fazlası şöyle derdi: 'Yeter ki OHAL (Olağanüstü Hal) uygulamasını ortadan kaldırın. Bize bu kadar baskı yapılmasın. Başka hiçbir şey istemiyoruz.' Hamdolsun bugün OHAL kalktı. Başka bir dönemde bu soru sorulmuş olsaydı, diyeceklerdi ki 'JİTEM adı altında insanlar bizi evlerimizden alıp, öldürüp çöplere atmasın. İnsanlar kaybolmasın, başka bir şey istemeyiz' derdik.
- Bugün çıta neden yükseldi?
- Bugün dünya demokratikleşmeye doğru gidiyor. Türkiye dünyadan ayrı değil. Bugün insanların talepleri çoğaldı. O istek ve talepler karşılanmak zorunda. Doğu ve Güneydoğu'daki kardeşlerimizin olumlu, haklı isteklerini yerine getirmeye çalışırken, Batı'daki insanlarımızı da bilgilendirmek zorundayız. Aksi takdirde sıkıntı yaşarız.
ŞIRNAKLIYIM DİYEMEZDİM
- Pakette sizi en fazla etkileyen madde hangisiydi?

- Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nde okurken, 80'li yıllarda Şırnaklıyım demekten çekiniyor, imtina ediyordum. Doktor kimliğimi bir an önce elime almak için dua ediyordum. Çünkü suçum olmaksızın herhangi bir arama esnasında, nerdeyse potansiyel suçluyduk. Şimdi Şırnak'ta üniversitemiz var. Bu açılım değil de nedir? 1999'da Diyarbakır DGM'de (Devlet Güvenlik Mahkemesi) yargılanan biriyim. Suçum neydi biliyor musunuz? Cizre Belediye Başkan adayı olmuştum, hatta kazanmıştım da... O zamanın iktidar partisi belediye başkanlığı yetkisini elimden aldı ve mazbatayı kaymakama verdi. Kaymakam atanıyor ve ben DGM'de yargılanıyorum. Halkıma hitap ederken Kürtçe konuşmuş olduğum için. Eskiden iktidar partisine oy vermeyen kesim sıkıntıdaydı orada. Şimdi de iktidar partisine oy veren kesim sıkıntıda. Silopi'de bir arkadaşımız AK Parti'den aday olabileceğini söyleyince kaçırılarak Kandil'e götürüldü. Şu an Kandil'de.
- Demokratikleşme paketini bölge vatandaşları nasıl karşıladı?
- 'Benim dilime ve dinime hakaret edilmesin. Dilime de dinime de saygı istiyorum.' Bölge halkı dindardır. Siz o bölgede bir yere giderseniz, 'Valiniz, kaymakamınız nasıl?' diye sorarsanız, büyük bir çoğunluğu 'Geçenlerde Cuma'da gördüm çok iyi bir validir. Kaymakam namaz kılıyor, iyi bir kaymakamdır.' der. Halkımızı birleştirecek, yakınlaştıracak, bir bütün olarak yaşatacak şey inançtır. Biz etle tırnak gibi değiliz. Et ve kemiğiz.
- Yer isimlerinin değiştirilmesi bölgede nasıl yankı buldu?
- Becirman köyü bizim dedelerimizin geldiği köydür, yani Vergisiz köy. Hâlâ o köy mevcuttur. Peygamber sülalesinden gelen insanlar orada yaşadığı için onlardan vergi alınmıyordu. İsmi onun için Becirman (Vergisiz) köydü. Şimdi ismi Vergili köyü.
- Köyün ismi tekrar Becirman olsun diye başvurucak mısınız?
- En kısa zamanda başvurumuzu yapacağız.
- Andımız'ın kaldırılması bölgede nasıl karşılandı?
- Andın kaldırılması ne Kürtler'e ne de Türkler'e hakarettir. Cumhuriyetin kuruluşundan sonra yazılmış ve uygulanmış bir iştir. Biz Türk değil, Türkiyeliyiz. Eğer Türkiyelilik ele alınırsa meseleler çözülür. Ben Türküm, sen Kürdsün denilerek bu hale geldik. Oysaki hepimiz aynı gemideyiz.
- Bir yıla yakındır silah sesi duyulmuyor. Silahın işi bitmiştir diyebilir miyiz?
- Hayır. Silahların susmasından değil, silahların bırakılmasından yanayız. Demokratik bir ortam içinde Kürtlerin tüm hak ve hukuklarını tartışabilir, gerek TBMM'de gerek her platformda bunları dile getirebiliriz, savunabiliriz ama silahı bırakmak gerekir, silahı susturmak değil.
- Demokratikleşme paketini BDP ve Kandil'in beğenmemesini, tepki vermesini nasıl yorumluyorsunuz?
- BDP bir örgüt partisidir. AK Parti halka yakın bir çalışmanın içinde. Halkın istekleri bizim için önemli. Halkımızın isteklerini paketin içinde gördük mü? Gördük. Halk olumlu tepki gösterdi. Halk beğendi mi? Beğendi.
- Barış karşıtlarının çok olduğu bir ortamda barışı nasıl sağlayacaksınız?
- Biz iç barışı sağlarsak, dış güçlerin etkisi olamaz. Biz iç barışı sağlamalıyız. Tüm bunlara rağmen barış olacak. Biz daha 80'li yıllarda yaşananları yargılıyoruz. Onları hâlâ sonuçlandıramadık. Hâlâ toprak altından kemikler çıkıyor. Asit kuyularına insanlarımızı atan el kimin?
- Rojava'da neler yaşanıyor?
- Bugün Türkiye ile Suriye'yi mukayese dahi edemeyiz. Rojava'da yaşayan Kürtler'in kimlikleri dahi yoktu. Ketim derlerdi onlara. Deftere bile yazılmazlardı. Kardeş çatışması, mezhep çatışması var.
- Barzani Diyarbakır'a geliyor...
- Kuzey Irak'ta özerk bölge oluşmadan önce dahi Kürtler'le aramızda bir çatışma hiç olmadı. Kuzey Irak'daki Kürtler, Barzani ile askerimiz, milletimiz çatışma içine girmemiştir. Hepimiz akrabayız. Bazen siyasi söylemler sertleşebilir. Bunun fazlaca önemi yok. Kırmızı çizgiler değişiyor, daha da değişecek.
- Barzani'nin çözüme ne kadar katkısı olur?
- Büyük bir katkının olacağına inanıyorum. Sağduyulu bir düşünceye sahip. 'Türkiye'nin iç meselesine karışmayız. Ama bana düşecek bir iş varsa elimden geleni yaparım' diyor.
- Ahmet Türk ve BDP, Barzani'ye Başbakan ile buluşmasından dolayı sitem ettiler.
- Sayın Ahmet Türk, Barzani'ye yön vermeye kalkmasın. Barzani bir bölgenin lideridir.
- Kürt Konferansı yapılabilecek mi?
- Kürt Konferansı yapılabilirse sorunların çoğu ortadan kalkar. Barzani'nin Türkiye'nin aleyhine olabilecek bir karar alacağına inanmıyorum.
- Tayyip Erdoğan Kürtler için ne anlam ifade ediyor?
- Kürtler Tayyip Erdoğan'ı tanıyor ve seviyor. Tayyip Erdoğan'ın bölgede yapılan güzel şeylerde eli var. Hakkari'de havalimanı, üniversite, yollar yapılıyorsa, yer isimleri değişiyorsa, dilimden dolayı yargılanmıyorsam, kapımız çalınıp çocuklarımız ölüme götürülmüyorsa, faili meçhul cinayetler işlenmiyorsa, bunun nedeni Tayyip Erdoğan'dır.
SELİM'İ İÇERİDE ÖLDÜREMEDİLER
- Dört kardeşiniz öldürüldü. Korkuyor musunuz?

- Hayır korkmuyorum. Kader birdir değişmez. Tedbirli olurum ama korkmuyorum. İnancım gibi yaşıyorum, taviz vermem.
- Kardeşiniz Selim Dindar başına yedi kurşun sıkılarak katledildi. Kim yaptı?
- Irkçılık yapanlar yaptı. Bunu da kendi başlarına yapmadılar. Kürt-Türk çatışmasını çıkarmak için, Bakırköy'de Cizreliler Derneği'ne saldırdılar. Amaç iki halk arasında çatışma çıkarmaktı. Bunun farkına vardık. Herkes itidalli davranmaya çalıştı. Bize yapılan kötülüklere karşı iyilikle karşılık verdik. Hakkımızı hukuk yolunda aramaya çalışıyoruz. Selim Dindar Diyarbakır zindanında sıkıntılar yaşayan kişilerden biridir ve bu olayı ilk kez medyaya taşıyan kişidir. Selim'i içerde öldüremediler ama dışarıda öldürdüler.
- Ailenizi direkt hedef alan bir hareket mi?
- Biz inançlı ve bölgesine hizmet eden bir aileyiz. PKK'lı olmadık, olmayacağız. Aile olarak Barzani'ye saygımız vardır, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyız, Kürdüz, bizi böyle kabul edin. Benim bir kardeşimi şehit edenler dağ kadrosunda, bugün hâlâ orada. İsmi cismi belli. Tek suçu inancını yaşayan ve AK Parti İl Başkan Yardımcısı olmaktı. BDP'li Sırrı Sakık taziye için aradığında üç kez 'Bunu yapanların Allah belasını versin!' dedi ve ağladı. Fakat bu şekilde kamuoyuna açıklama yapamadı.
KÜRTLER ÜMMETİN YETİMLERİDİR
- Kürt sorunun çözümünde din nasıl bir rol oynuyor?

- 10-15 yıl önce bölgemizdeki olaylar bu şekilde sıkıntılı değildi. Belki dağlarda çatışmalar vardı ama şehir merkezlerinde bu kadar sıkıntı yaşamıyorduk. Biz inançlı Kürt halkının başına 5-6 bin köyü yıktık. O halk metropollere göç etmek zorunda kaldı. Köyünü başına yıktığınız o halk 'Ben devletimden yanayım' dedi. Devletin daha güçlü olduğu bölgelere gitti. Bu çok önemli bir nokta. Suriye'ye, Irak'a kaçmadı. İran'a gitmedi. Çoğu dağa gitmedi. Kürt ve Türk halklarının birlikte yaşayabileceklerinin, aralarında bir problem olmadığının en büyük göstergesidir bu. Biz ne yaptık? Onlara burada sahip çıkamadık. Kalifiye eleman olmadıkları için kim ne iş verdiyse, onu yapmak zorunda kaldılar. Örfümüz, adetimiz, inancımız zedelendi. Burada dejenere olduk, asimile edildik. Ne kadar olumsuz işler varsa yapmak zorunda kaldık. Yeter ki eve para gelsin geçinebilelim, yaşayabilelim diye... Eve kim fazla para getirirse onun sözü geçerli oldu, aile mefhumu bozuldu. Helal, haram demeden para kazanıldı.
- Kürt halkı dindar olmasaydı nasıl bir sonuç çıkardı?
- Kürt halkı dindar olmasaydı bugün Suriye'de daha önce Kuzey Irak'ta yaşananlar yaşanırdı. Bugün mağdur olan bir kesim var orada. Pek fazla dile getirilmiyor. İnancını yaşayan Kürtler... Hem Batı onları anlamadı hem de örgütsel anlamdaki baskılar onları ötekileştirdi. Ben onlara ümmetin yetimleri diyorum. Ümmetin yetimleri Doğu, Güneydoğu'da inancını yaşayan Müslüman Kürtler'dir. Halkın büyük bir bölümü sıkıntı içinde.
ALİ DEĞERMENCİ / SABAH

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.