Perşembe 16.01.2014 00:00
Son Güncelleme: Cuma 17.01.2014 11:27

Amerika'nın tahtını Türkiye alacak

Dünyaca ünlü İsrailli gelecek-bilimci David Passig'e göre yakın geleceğin yükselen yıldızı Türkiye olacak!

Önümüzdeki 40 yılda dünyanın halini öngördüğü kitabı "2050"de Türkiye'yi gelecekte başat bir konuma oturtan İsrailli "gelecekbilimci" David Passig'e göre Türkiye bölgesel süper güç ve kilit ülke olma yolunda.

Henüz çıkardığı ve Koton Kitap tarafından Türkçede de yayımlanan "2050" kitabına "Ben kâhin değilim. Tek istediğim hepimizin alıştığı kısa vadeli düşünce tarzına meydan okumak" sözleriyle başlıyor fütürolog (gelecek-bilimci) Prof. David Passig. Ancak yine de yaptığı şey tam da dünyanın günümüzden 40 yıl sonrasına uzanan dönemde nasıl bir yer olacağını tasavvur etmek; başka bir deyişle gelecek-bilimci gözüyle kehanette bulunmak.

"Süper güç olma duygusu Türkiye'nin kanında var"

Dünya liderlerinin danıştığı bir bilim adamı olan Prof. David Passig'in genelde dünyanın özelde ise Orta Doğu'nun 40 yıllık dönem içerisinde nelere gebekalacağına yönelik öngörü faaliyeti en fazla Türkiye'yi ilgilendiriyor. Çünkü dünyanın politik, ekonomik, teknolojik ve stratejik sahalarına yönelik bir gelecek senaryosu çizen Passig'in öngördüğü yakın geleceğin özel önem atfettiği hatta merkezi bir konuma getirdiği ülkelerin başında Türkiye yer alıyor. Türk kültürüyle uzun süreden beri ilgilenen gelecekbilimcinin öngörülerine göre Türkiye geleceğin dünyasında ve özellikle Orta Doğu'sunda kilit bir öneme sahip olacak. Zira onun gözüyle Türkiye 21. yüzyılın tarih ve kültüründe oldukça önemli ve etkin bir rol yüklenecek. Hatta "Orta Doğu'daki birçok ülkenin kaderi Türkiye'nin kaderine ve merhametine bağlı" olacak.

Dünya ve bölgemizdeki eğilimleri tahlil eden Passig'e göre günümüzde start alan gelişmeler "Türkiye'nin 100 yıllık bir uykudan uyanarak doğal görevine döneceğini gösteriyor". Kısaca Türkiye çok yönlü bölgesinde güçleri dengeleyecek olan bir "süper güç" haline gelecek. Prof. Passig'in "2050" kitabındaki öngörülerine göre Türkiye'nin "yeniden" üstleneceği bu "eski" konum ekonomi ve güvenlik açısından uçurumun eşiğindeki Orta Doğu'nun geleceğini düşünme sorumluluğunu da içeriyor. Ancak bu tarihi sorumluluk ülkenin üzerine önemli yükleri de bindiriyor. Bunların başında bölge ve dünya tarihinde Türkiye'nin kendi yerini anlaması ve bu anlayışı benimsemesi geliyor. David Passig'e göre "süper güç olma duygusu Türkiye'nin kanında mevcut" ve Türkiye eninde sonunda bu hisle yüzleşmek durumunda. Orta Doğu başta olmak üzere tüm bölgesinin yakın geleceğinde Türkiye için öngördüğü bu kilit rol, gelecek-bilimcinin aynı zamanda bir İsrailli olması sebebiyle daha da bir anlam kazanıyor. Ülkesi her ne kadar mevcut konjonktürde Türkiye ile ayrı saflarda olsalar da bir İsrailli olarak Passig "Orta Doğu ülkelerini gerçek ve uygulanabilir bir barış yolunda ancak Türkiye'nin birleştirebileceği" düşüncesini vurguluyor.

"Geleceği okuyabilmek için kristal bir kürem yok ama uzun vadede neler olacağını tüm ayrıntılarıyla ve makul düzeyde doğru tahmin etmemi sağlayan metodolojilere sahibim" diyen Passig önümüzdeki 40 yılın dünyasında Türkiye için önlenemez bir yükseliş öngörüyor. Bakalım gelecek-bilimci gelecekte Türkiye için daha başka neler öngörüyor: Geleceğin dört atlısı: ABD, Rusya, Japonya ve Türkiye David Passig'in öngördüğü gelecek, amacı saldırı değil korunma olan bir süreci; bu süreç de şiddetli anlaşmazlıkları getirecek. 21. yüzyılı bu türden anlaşmazlıklar şekillendirecek. Ona göre müstakbel çatışmaların kaynağı ülkelerin coğrafi nedenlerle hissettikleri korkular olacak. Bu noktada ise mahşerin değil ama geleceğin dört atlısı olarak şu ülkeler özel önem kazanacak:

ABD, Rusya, Japonya ve Türkiye. Bu ülkeler, stratejik kaygılar yüzünden özgüvenlerini arayacaklar ve büyük ihtimalle en fazla askeri güç toplayan ülkeler olup, 21. yüzyılın çekişmelerinde rol alacaklar. Passig, güncel verilere bakıp Çin, Hindistan, Brezilya, Almanya, İngiltere, Fransa veya Meksika'yı geleceğin başat ülkeleri olarak gösterenlerin yanıldığı görüşünde. Onun öngörüleri, ABD ile Rusya arasındaki soğuk savaşın şu an bir duraklamada olduğu ve 2020 yılından sonra yeni raunda başlanacağı yönünde. Bu mücadelenin sonucu olarak yeni bir bölgesel güç ortaya çıkacak: Türkiye…

Passig, ABD'nin bir süper güç olarak etkinliğini kaybetmeye başladığını ileri süren görüşlere de itibar etmiyor. 21. yüzyılda tüm ülkelerin donanmalarının toplam gücünün ABD donanmasının gücüne denk olmadığını göz önüne alan yazara göre ABD'nin hem ekonomik potansiyeli hem de komşularına olan on misli askeri gücüyle önemli bir güç olarak hâlâ geleceği var. Hatta ABD, gelişiminin bir sonraki aşamasının henüz başında ve sonraki aşama daha da gösterişli olacak. David Passig'in yakın geleceğin küresel güçler senaryosu şöyle: Rusya'nın kaygıları ABD'ninkinden daha varoluşsal ve bu yüzden akılsızca hareketleri daha büyük çapta olacak. Bu durum ABD'nin korkularını tetikleyecek ve iki ülke arasındaki mücadele büyüyecek. Buradan bir çatışma doğarsa bunu durdurmaya kimsenin gücü yetmeyecek. Bu çatışma da ABD 20. yüzyıldakinin aksine işe Avrupa ülkelerini karıştırmayacak. İşte Passig'in Türkiye'ye biçtiği gelecek rolünün fitilini de esas olarak bu nokta ateşliyor. Yazarın deyişiyle dünyanın herhangi bir bölgesinde yeni bir güç ortaya çıktığında ABD derhâl onun yakınında karşı bir güç ikame ederek hatta üçlü ittifaklar kurarak muhtemel rakiplerini bölgesel çatışmaların içine çekiyor. 2020'den sonra hâkimiyetini tehdit edecek Rusya'ya karşı da ABD birkaç ülkeyi güçlendirecek. Bu güçleri Polonya, Çek Cumhuriyeti ve Türkiye olarak değerlendiriyor Passig.

Orta Doğu'ya yeni bir Osmanlı Rusya'nın ileride Orta Doğu'yu yeni bir şiddet dalgasına sürükleyeceğini öngören gelecek-bilimci, İsrail'in bu evrede şaşırtıcı şekilde barışçı bir tavra bürüneceğinden emin görünüyor. Buna göre, gelecekte kaçınılmaz olan Rusya-ABD mücadelesi coğrafi ve kültürel şartları sebebiyle Türkiye'yi en uygun müttefik adayı kılacak. Bu nedenle ABD, Türkiye'ye destek verecek, Karadeniz ve Balkanlar'da Rusya'ya meydan okuyabilmesi için Türk donanmasının geliştirilmesini destekleyip, uzay çalışmalarında yardım edecek. Aynı gelecek öngörüsüne göre, ABD Türkiye'nin İslam ülkeleri ve Orta Doğu'da etkili olması için her şeyi yapacak. Böylece Türkiye'nin İslam coğrafyasında siyasi, kültürel ve askeri etkisi güçlenecek. Araplar buna sıcak bakmasa da İran ya da İsrail'in aynı konuma gelmesindense bölgede güç olarak Türkiye'yi tercih edecekler. Bu durum Orta Doğu'nun bazı devletlerini güvenlik ve ekonomik gelişmeleri açısından Türkiye'ye bağlı kılacak. Hatta Passig'e göre, Arap Baharı'ndaki rolüyle Türkiye bu role şimdiden hazırlanmaya başladı bile. Türkiye'nin Erdoğan Hükümeti ile İslam'ın yüzünü değiştirecek bir proje başlattığını ileri süren İsrailli gelecek-bilimci, İslam'ı yeniden olumlu bir güç olarak tanımlayıp modern dünyaya yaklaştıracak olan bu proje sebebiyle ABD'nin kendi ikincil sorunlarına uygun bir yanıt getirmesinden dolayı Türkiye'yi bölgesel bir güç olarak destekleyeceği kanaatinde. Hatta ABD'nin buna mecbur olduğu düşüncesinde. Zira istikrarsız Orta Doğu'da dengeleyici, İran'ı dizginleyebilecek tek güç Türkiye. ABD, Orta Doğu'yu kendi etkisi altında ve istikrarlı tutabilmek için İsrail dışında bir güç aramak zorunda. Osmanlı'dan sonra bölgede yeniden etkin güç olmaya istekli Türkiye bu açıdan ABD için biçilmiş kaftan. ABD'nin bölgede hâkimiyetini sağlamak ve kalıcı kılmak için Müslüman dünyasının içinden bir güce ihtiyacı var; buna en uygun adaysa Türkiye…

Şu an dünyanın en büyük 20 ekonomisinden biri, İslam dünyasının ve Ön Asya'nın en büyük ekonomisi olan Türkiye'nin bunu AB'ye girmeden başarmış olması da Passig'in Türkiye'nin süper güç olma potansiyeline gönderme yaptığı verilerden. Ona göre Osmanlı İmparatorluğu döneminde egemen Müslüman güç olan Türkiye coğrafi potansiyelinin farkında ve bölgede "doğal görevi"ne dönme eğiliminde. Bu nedenle bölgesel meselelerden elini çekmesi onun için doğal bir davranış olmaz. Soğuk Savaş bittiğinden beri Türkiye'nin eski görevlerine dönmeye meyli var. Bunların arasında başlıca İran, Ukrayna, Irak, Orta Doğu, Kafkaslar ve Orta Asya ülkelerinin stabilizasyonu bulunuyor. Salt bu seçenekler sebebiyle bile ABD'nin geleceğin dünyasında Türkiye'yi kendisine ayrıcalıklı müttefik yapmasına kesin gözüyle bakıyor "2050" kitabında David Passig.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.