Perşembe 16.01.2014 00:00
Son Güncelleme: Perşembe 16.01.2014 13:48

Düşünce ve anıları çiplere kaydediyorlar

Dünya standartlarında bir merkez olan Binatam, Illinois Üniversitesi Urbana-Champaign, Chicago Üniversitesi NanoTechnology R&D Center, Leicester Üniversitesi ve Queen Mary Londra Üniversitesi ile ortak çalışmalar yürütüyor.

Türkiye'nin ilk ve tek BiyoNanoTeknoloji Ar-Ge Merkezi Binatam'ı gezdik. Burada fantastik filmlere esin kaynağı olabilecek, hayal sınırlarını zorlayan çalışmalar yapılıyor. Düşünce ve anıları çiplere kaydetmek, gerçeğinden ayırt edilemeyen biyonik kol ve bacaklar üretmek, atomik boyuttaki maddelerin parmak izini çıkartmak gibi…

Fatih Üniversitesi Hadımköy Yerleşkesi bünyesinde geçen yıl kurulan BiyoNanoTeknoloji Merkezi Binatam'dayız. Bizi kurucu Doç. Dr. Bayram Ünal karşılıyor. Burası dünya standartlarında ileri teknoloji araştırmalarının yapıldığı bir merkez. Atomik kuvvet mikroskobu, X ışını difraktometresi ve elektron demeti litografi gibi milyon dolarlık 30 civarında cihazla donatılmış. Tübitak ve Devlet Planlama Teşkilatı'nın ortak projesi olarak hayata geçirilen merkez, henüz yeni olmasına rağmen, Adli Tıp'a atomik boyutta kanıt inceleme, ilaç firmalarına ilaç muadili araştırması gibi konularda destek veriyor. Ancak merkezin esas çalışma alanı, biyolojik ortam ile elektronik ortamı nanometre düzeyinde birbirine entegre edebilen sistemler üretmek. Başka bir deyişle DNA, atom ve moleküler düzeyde mühendislik. NanoBiyoTeknoloji dünyada da ülkemizde olduğu kadar yeni bir araştırma alanı. Yani dünya aldı başını gidiyor da biz geride kaldık, yeni başladık diye bir şey yok Doç. Dr. Bayram Ünal'ın dediğine göre... ABD ve İsrail'de de çalışmalar henüz yeni. Binatam tam da dünyayla aynı sürede bu yeni çağın bilim dalıyla ilgili çalışmalara başladı.

NanoBiyoTeknoloji ne işe mi yarıyor?

Anıları saklamaya çalışıyorlar Endüstriden tıp sektörüne, savunma sanayinden malzeme bilimlerine, bilgisayar ve havacılık-uzay araştırmalarından tarım ve enerji sektörüne kadar yığınla alanda kullanılabiliyor. Örneğin ileriki yıllarda NanoBiyoTeknoloji ile üretilmiş bir cihaz ile, sabah kalktığımızda bir sensöre üfleyip kan değerlerimizin normal olup olmadığını, vücudumuzdaki A vitamininin sınırda olduğu ve bir an önce takviye yapmamız gerektiğini öğrenebileceğiz. Ya da Binatam'ın en önem verdiği çalışmalarından biri olan biyolojik hafızayı bilgisayar ortamına aktarmak mümkün olabilecek. Alzheimer ve beyin hasarı sonucu hafıza silinmesi böylece tarih olacak. Tıpkı Harry Potter Melez Prens'teki gibi anılar şişeler içinde olmasa da çipler içinde saklanabilecek. Kim bilir anı hırsızlığı bile yapılabilir gelecekte.

Biyonik kol hayal değil

Binatam'ın üzerinde durduğu bir diğer önemli çalışması ise, beyindeki nöronlar ve sinir sistemi ile elektronik ortam arasında entegrasyon sağlamak. Daha anlaşılır bir dille, bunun felçli hastalar için kalıcı bir çözüm olduğunu söyleyebiliriz. Binatam'da fareler üzerinde sürdürülen bu çalışmalar sonuçlandığında hasta herhangi bir uzvunu kaybetmiş bile olsa, kendi kolundan ayırt edilemeyecek kadar gerçekçi bir biyonik kolla hayatına devam edebilecek. BiyoNanoTeknoloji mikro cerrahide, DNA modifikasyonunda ve kanser araştırmalarında da yeni nesil bir bilim dalı. Kansere titreşimli çözüm Binatam'da kanserli hücreleri diğer hücrelere hiç zarar vermeden titreşim ile yok etmeyi hedef alan bir çalışma da bir başka kayda değer ve umut vaat eden çalışma. Kanserli hücreye birçok noktadan birden gönderilen ışınlar, optik bir anten ile tek hedefe kitlenip sadece kanserli hücreyi titreşim yoluyla ısıtarak yok etmeyi hedefliyor. Maddelere atomik ve moleküler boyutta yeni yetenekler kazandırma mühendisliği olarak da adlandırabileceğimiz Nano-BiyoTeknoloji, serbest radikal hasarına engel olarak yaşlanmayı geciktirme, yeni tıbbi NanoAletlerin, BiyoSensörlerin, yapay BiyoNanoMekanik organların, BiyoNanoRobotların üretilmesinde ve daha yüzlerce, binlerce alanda çok önemli.

Adli Vakaları Aydınlatıyor

Binatam müdürü Doç. Dr. Bayram Ünal'ın girişimiyle Tübitak ve Devlet Planlama Teşkilatı ortak projesi olarak kurulan Binatam'ın Adli Tıp için yaptığı çalışmalar özellikle dikkat çekiyor. Binatam şaibeli adli vakalarda malzemelerin atomik boyuttaki parmak izini çıkararak olayı aydınlatıyor. Örneğin bir motosiklet kazasında mağdurun pantolonunda atomik boyutta kalan motosiklet boyası izinden, kendisine çarpıp kaçan motosiklet sürücüsü yakalandı. Bir hırsızlık vakasında da şüpheliler arasından, tırnak arasında atomik boyutta kalan duvar boyası izinden hırsız yakalandı. Adli vakalarda geride kalan iz gözle görülemeyecek, ancak nanometrelerle ölçülebilecek boyutta ise Binatam olayı görünür kılıyor. Doç. Dr. Ünal, öldürüldükten sonra katili tarafından gömülen kişilerin cesetleri üzerinde de katile aitatomik boyutta bir delil kalmış olabileceğini ve bazı olayların çözülebileceğini hatırlatıyor.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.