Cuma 31.10.2014 00:00
Son Güncelleme: Cuma 31.10.2014 09:35

Anlattıkları yürekleri dağladı

Karaman'daki madende mahsur kalan işçilerden Hüsnü Çolak 'ın eşi: Yemek için yanında sadece ekmek zeytin götürmüştü. Bizi bu hale getiren şirket sahipleri nasıl rahat uyuyacak

Karaman'ın Ermenek ilçesinde suyla dolan maden ocağında mahsur kalan işçilerin kurtarılması için çalışmalar sürerken, ailelerin gözyaşları içinde anlattıkları acıyı daha da harlıyor. İşçilerden Hüsnü Çolak'ın eşi Hürü Çolak, eşinin 3 aylık maaşının içeride olduğunu ve şirket yetkililerinin kendilerini mağdur ettiğini söyledi. Gözü yaşlı eş "Şirket bir parça ekmeği dışarıda yemesine izin vermedi. Yiğidime en son yanında yemek için zeytin ekmek götürmüştü. Derme çatma bir ev yaptırıyorduk, o evin parası için yerin altına giriyordu. Ama doğru düzgün para bile alamıyordu. Bizi bu hale getiren şirket sahipleri nasıl rahat uyuyacaklar. Eşime bir şey olursa ne yapacağım ben 2 çocukla" diye isyan etti. Bazı madenciler de işçilerin çok güç durumda bırakıldığını belirterek, "Yanında yemek getiremeyen, elmayla karnını doyuran arkadaşlarımız vardı" dedi.
'3 AYDIR BİZİ BİTİRDİLER'
İşçilerden Mehmet Baha'nın eşi Emiş Baha da "3 aydır bizi yediler, bitirdiler. Maaşlarını düzgün vermediler. Elimizde yiyecek ekmek koymayıncaya kadar uğraştılar. Şimdi de canlarını aldılar. Sağ çıksalar ne olacak, çıkmasalar ne olacak? Ekmeklerini ellerinden aldılar" dedi. 3 yaşındaki kızlarının sürekli, "Babam nerede? Öldü mü?" diye sorduğunu anlatan Emiş Baha, "Kızıma verecek cevap bulamıyorum. Bunların hesabını nerede verecekler? Borçluyuz, dertliyiz. Ev aldık, kredi çektik. Evine yurduna doymadı. Halimiz ne olacak? 3 aydır maaş yüzü görmedik. Eller bayram yaptı, biz yapamadık, eller kurban kesti, biz kesemedik. Bu darlığın bir bolluğu olurdu ama olmuyor işte" diyerek gözyaşı döktü.
Ocakta mahsur kalan Recep Çiloğlu (57) ise 3 çocuklu, emekli bir madenci. Türkiye Taşkömürü Kurumu ocaklarında daha önce defalarca göçükten kurtuldu. Emekli olduktan sonra Ermenek'e taşındı ve bir daire aldı. 4 yıl önce de Ermenek'teki madende usta olarak çalışmaya başladı. Dairenin 5 ay sonra borcu bitecek, o da çalışmayı bırakacaktı. Çiloğlu'nun yeğeni Savaş Çiloğlu, amcasının çok tecrübeli olduğunu belirterek, "Daha önce birkaç kez göçükte kaldı. Yanında çalışanları da kurtardı. Amcam bir kahraman" dedi.
'OĞLUM YÜZME BİLMEZ'
Mahsur işçilerden Tezcan Gökçe'nin anne ve babası da oğullarına sağ salim kavuşacakları umudunu korumaya çalışıyor. Anne Ayşe Gökçe "Oğlum yüzme de bilmezdi, suyun içinde ne yaptı? Geceleri uyuyamıyorum. 'Ocağa gitme artık' diye kaç defa söylememe rağmen beni dinlemedi" derken, baba Recep Gökçe ise "Perişanız. Gitti mi benim oğlum, saklamayın" diyerek gözyaşı döktü. Madende mahsur kalan ve önceki gün bebeği dünyaya gelen Hüseyin Gültekin'in babası Hasan Gültekin de bir yandan oğlu, diğer yandan damadı Tezcan Gökçe'den gelecek haberi bekliyor. Gültekin, "Haberi alır almaz karnı burnunda olan gelinimle buraya geldik. Yaşadığı stresin ardından sancıları başlayınca onu hastaneye götürdük ve torunum dünyaya geldi" diye konuştu.
35 GÜN SGK PRİMİ İÇİN
Kardeşi Kerim Haznedar ile birlikte madende mahsur kalan Ali Haznedar'ın, emekliliği için gereken 4 bin günlük SGK priminin tamamlanabilmesi için 35 güne ihtiyacı olduğu, bu nedenle çalışmaya gittiği belirtildi. 3 çocuk babası Haznedar'ın eşinin 5 aylık hamile olduğu kaydedildi. Haznedar'ın eniştesi Mehmet Tuncer ise 2.5 yıl önce aynı madendeki göçük sonucu felç olduğunu anlattı. Bu arada aynı madende daha önce çalışan Nebi Dündar (23), "2011'de galerinin duvarı delindiği sırada su patladı. İçeriye su ve gaz doldu. Canımızı zor kurtardık. Su 3 günde tahliye edildi" dedi.
OCAKTA İLK İŞ GÜNÜYDÜ
Kömür ocağında mahsur kalan Osman Çoksöyler'in (29), haklarını kaybetmemek için kazanın gerçekleştiği gün yeniden işe başlayan 6 madenciden biri olduğu ortaya çıktı. Çoksöyler'in (29) yakınları, madenden gelecek iyi haberleri umutla bekliyor. İşçinin 6 yıllık eşi Şadiye Çoksöyler'in gözyaşları ise hiç dinmiyor.
BABAM NEREDE?
Çaresizliğini ve acısını çocukları 5 yaşındaki Asude Zeynep ve 4 aylık Kübra Adile ile bastırmaya çalışan anne Çoksöyler, "Eşim gece yarısı gelip ertesi gün madende işe başlayacağını söyledi. O gün işe gitme diye çok yalvardım ama beni dinlemedi" dedi ve şöyle devam etti: "İçimde korku vardı. Sabah namazını kılıp hazırlanmaya başladı. Yine 'Gitme' dedim. Vazgeçiremeyeceğimi anlayınca öğlen yemesi için ekmek reçel, zeytin ve peynir hazırladım. 20 dakika içinde kömür karasıyla yemek mi yenilir, nasıl insanlık bu? Kızım sürekli babasını soruyor. 'Baban orada mahsur kalanları kurtarmaya gitti, gelecek' diyerek oyalıyorum."

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.