Davutoğlu: "Şiddetin zararı çağrı yapana döner"

Başbakan Ahmet Davutoğlu, Kobani olaylarını gerekçe göstererek ikinci defa vatandaşları sokağa dökmeye çalışan HDP'ye, "şiddetin en büyük zararı, şiddet çağrısı yapanlara döner" mesajı verdi. HDP'nin iyi niyetli olmadığının altını çizen Başbakan, kamu düzeninin bozulmasına izin vermeyeceklerini ifade ederken vatandaşlara da, şiddet olaylarının içinde yer almayın çağrısında bulundu. Cuma namazını Çankaya'da Hasan Tanık Camisi'nde kılan Başbakan Davutoğlu çıkışta açıklamalarda bulunarak gazetecilerin sorularını da cevaplandırdı. Başbakan, HDP'nin Kobani olaylarını gerekçe göstererek vatandaşları 'sokağa' çağırdığının hatırlatılması üzerine ise şunları söyledi: "Bu, olaylardan ders alınmadığını ortaya koyuyor. Bütün vatandaşlarımıza çağrıda bulunuyorum; Hiçbir şiddet olayının içinde yer almamaları gerekir. Şiddet üzerinden hak talep etmek dünyanın hiçbir yerinde kabul göremez. Etrafa zarar vererek hak talebi mazur görülemez. Bütün valilerimize gerekli talimat gitmiştir. Kesinlikle kamu düzeninin bozulmasına izin verilmeyecektir."
'ÇAĞRIYA YANIT VERMEYİN'

HDP'nin barışçıl bir siyasi parti olduğunu göstermesinin vakti geldiğini belirten Başbakan Davutoğlu şöyle devam etti: "Bu tür çağrılarla halkı sokağa dökmek, siyasal yöntem değildir. Toplantı ve gösteri hakkını kullanmanın belli kuralları var. Bu kurallar yerine geldiğinde herkes bunu kullanabilir. Ama bu kurallar ihlal edilip halkımız şiddete teşvik edilirse bu şiddetin en büyük zararı bu şiddet çağrısı yapanlara döner. Halkımızı sükunete, basirete özellikle bölgedeki kardeşlerimizi, vatandaşlarımızı bu tür şiddet çağrılarına kesinlikle cevap vermemeye davet ediyorum. Huzur içinde hep beraber var olan meseleleri barışçıl bir ortamda konuşma imkanı varken, sokağa dökülme çağrıları hiçbir şekilde yasal da değildir, iyi niyetli de değildir. Çözüm perspektifine ve şu ana kadar yürüttüğümüz samimi çabalara da zarar verici mahiyettedir. Ümit ederim HDP yetkilileri bu gelişmelerden gerekli dersi alırlar ve gerçek bir siyasi parti gibi davranma yönünde hareket ederler. Siyasi partilerin her şeyden önce toplumsal huzuru koruma sorumluluğu vardır. Bu sorumluluk içinde davranmalarını bekliyoruz."
'İŞÇİLER HAKLARINI KULLANSIN'

Yalvaç'ta hayatını kaybeden tarım işçilerine Allah'tan rahmet, yaralılara şifa dileyen Başbakan "Midibüsün kapasitenin üzerinde yolcu alması da buna temel sebebiyet veren husus. İşçilerimizden rica ediyorum; Haklarının takipçileri olsunlar. Hiçbir şekilde onlara tanınan hakların ihlal edilmesine izin vermesinler" dedi.
'İMRALI GÖRÜŞMELERİ TEKRAR DEĞERLENDİRİLİR'

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, şiddet olaylarının devam etmesi durumunda İmralı görüşmelerinin yeniden değerlendirilebileceğini söyledi. NTV canlı yayınında değerlendirmelerde bulunan Bozdağ, şunları kaydetti: "Birileri çözüm sürecinden suç işleme özgürlüğü algısına giriyorsa bu fevkalade yanlıştır. Bize İmralı'yla ilgili gelen talep yok. Ama ortalık yakılıp yıkılırken görüşme taleplerini bir kez daha görüşürüz. Şiddet devam ederse tavrımız farklı olur." İçişleri Bakanı Efkan Ala da "İnsanları sokağa çağırmak kanunlarımıza aykırıdır. Sokağa çıkanların, o çocukların sorumluluğu elbette HDP'nin üzerindedir. Bu çağrıya vatandaşlarımızın kulak asmamasını, uymamalarını arzu ediyoruz" dedi. Çocuklar üzerinden siyaset yapmanın doğru olmadığını belirten Ala, "O çocuklar sokağa çağrılarak gelecekleri karartılıyor" diye konuştu.