Başkanlık sistemine Eczacıbaşı desteği

Frankfurt'ta geçen hafta düzenlenen ISH Yapı Ürünleri Fuarı'nda medya mensuplarıyla sohbet toplantısında başkanlık sistemi konusuna değinen Eczacıbaşı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Eczacıbaşı, "Parlamenter sistemin eksiksiz ve pürüzsüz bir ortam sağlayamadığını bugünkü koşullarda görüyoruz" ifadesini kullanıyor. Eczacıbaşı'nın başkanlık sistemine dair görüşü şöyle: "Bu konu kişilerden bağımsız tartışılmalı. Cumhurbaşkanı da tercihini bu yönde belirtti. 'Benimle ilgili bir konu değildir' dedi. Önemli olan demokrasinin güvence altına alınmasıdır. Denetim ve denge mekanizmaları en sağlam biçimde yerinde olmalıdır. Parlamenter sistemin çok başarılı olmadığı da bir gerçek... Örneğin seçim barajı ve hukuk sistemi gibi... Eksiksiz ve pürüzsüz bir ortam sağlayamadığını bugünkü koşullarda görüyoruz. O nedenle demokrasinin temele oturduğu yeni bir sistem düşünülebilir."
BAŞARI HİKÂYESİ YAZMAYA HAZIRIZ
Bülent Eczacıbaşı, Türkiye ekonomisi için fırsatlar penceresine dikkat çekiyor ve reform paketlerinin ülkeyi pozitif ayrıştıracağını düşünüyor; "Aslında en büyük fırsat Türkiye'nin reformlarında. Türkiye'nin bir reform yorgunluğu vardı ama bunu üzerinden attı. Artık bu reformları yapabiliyor. Böyle devam ederse de pozitif ayrışma sürecine girecek. Yeni bir başarı hikâyesine ihtiyaç var. İstikrarlı bir hükümet ve önünde seçimsiz bir süreç var. Tüm malzeme yerli yerinde... Yeni bir başarı hikâyesi yazmaya hazır."
REFORM YAPAN ÜLKE TÜRKİYE
Hükümet ve ekonomi yönetiminin reform çabalarına dikkat çeken Bülent Bey, dönüşüm programı ve öncelikli kalkınma gibi bin 200 maddelik programın oluşturacağı etkiyi son derece önemli buluyor; "Bunlar Sayın Başbakanımız tarafından takip ediliyor. İşte bunları da uluslararası alanlarda tanıtmalıyız. Bu reform paketleri, bizi yeni bir dinamizme götürecek." Reform için de uygun iklime işaret ediyor Bülent Bey; "Reform yapabilmek dünyada büyük sorun. Son yıllarda bol paranın olduğu dönemleri yaşadık. Paranın olduğu yerlerde reformlar yapılamadı. Şimdi paranın az olduğu bir döneme giriyoruz. Burada reform yapabilen ülke ayrışacak." Bülent Eczacıbaşı ile sohbetten diğer başlıklar şöyle:
MATEMATİĞE ÖZEL ÖNEM
"Gerçekleştirilen reformlar olduğu gibi halen devam etmesi gereken reform süreçleri de mutlaka var. Örneğin eğitim sisteminde reform şart. Matematik ve fen bilimleri konuları ele alınmalı. İş piyasası ve yargı reformu mutlaka olmalı."
KATMA DEĞERE ODAKLANMAK
"İşsizlik ve orta gelir tuzağı aslında risk arz eden konular. Bunların üstesinden gelebilmek için reformların devam etmesi gerekiyor. Orta gelir tuzağını aşmak için, yatırım ortamının geliştirilmesi, katma değer yaratan ürün üretiminin desteklenmesi ve Ar-Ge destekleri gerekli ki devletin de bu konuda destekleri zaten var."
KURU SORUN ETMEMELİ
"Artık aşırı değerli TL'den Türkiye vazgeçmeli bizim en kötü alışkanlığımız düşük kur. Bu çeşitli kesimlere yarar getirebiliyor ama uzun vade de olmaması gerekiyor. Aslında şu; düşük faiz, düşük enflasyon ve rekabetçi kur... Düşük faizin kalıcı olması çok önemli... Yüksek döviz bir sorun. Büyüme ve enflasyona olumsuz yansıyor."
SEÇİM SONRASI RAHATLARIZ
"Türkiye'de döviz kuru oynaklığına bakıldığında bunun yurtdışı kaynaklı olduğunu görüyoruz. Çok sorun etmemek lazım. Seçim dönemlerinde yatırımcılarda bir tedirginlik olması çok doğal... 'Bekleyelim-görelim' havası oluşuyor. Seçimin ardından biraz daha rahat bir ortam oluşur."
ÇÖZÜM SÜRECİ BAŞARILACAK
"Karşılıklı iyi niyetle ilerleyecek ve mutlak suretle başarıya ulaştırılması gereken bir süreç. Yeni hikâyenin temel taşlarından biri de aslında toplumsal refah ve huzur. Uzun yıllardır hem maddi hem manevi Türkiye'ye büyük zararlar vermiş bu sürecin artık başarıyla sonuçlanması lazım."
UFUKTA KRİZ YOK
Bülent Eczacıbaşı, dünya konjonktüründe yaşanan son gelişmelerin Türkiye'ye yansımasını "geçici" buluyor; "Şimdi Türkiye'nin önünde çok önemli fırsatlar var. Yaşanan son gelişmelere baktığımızda yılbaşındaki beklentilerimiz rakamlarla doğrulanmayınca bir şaşkınlık yaşadık açıkçası. Ancak görünen o ki, dünya konjonktüründe yaşanan bu gelişmelerin Türkiye'ye yansıması geçici. Bakın Avrupa'ya deflasyon ve büyüme sorunu yaşarken, şimdi Fransa'dan olumlu işaretler alınıyor. İtalya kurtulmuş gibi, keza Almanya'dan iyimser sonuçlar çıkıyor. Avrupa Merkez Bankası'ndan olumlu haberler geliyor." Son olarak Eczacıbaşı, altını çizerek "Ufukta kriz yok" diye sohbeti bitiriyor.
BABACAN'IN GİDİŞİ SORUN OLMAZ
Eczacıbaşı, Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'ın çok başarılı işler yaptığını, uluslararası alanda da büyük güven kazandığını belirtirken, son dönem piyasada tartışılan bir konuda da fikrini şöyle anlatıyor: "Ne kamu da ne de özel kesimde vazgeçilmez isimlerin olmaması lazım. Dolayısıyla Babacan'ın gidişi ekonomide herhangi bir sorun yaratmaz."