Darbeci Alakuş, hakime akıllara zarar cevaplar verdi!

Akar'ın "ürkütücü yüz" diye bahsettiği Alakuş'un savunmasında Şehit Astsubay Ömer Halisdemir'in hatırasına saygısızlık yaparken, ÖKK Komutanı Tümgeneral Zekai Aksakallı ile ilgili suçlamalarda bulundu. Ardından Genelkurmay'daki faaliyetleri görüntülerle de tespit edilen Alakuş, darbe girişiminden haberinin olmadığını, tuzağa düşürüldüğünü iddia etti. Terör tehdidi nedeniyle emniyeti almak üzere Genelkurmay'a gittiklerini söyleyerek kendini kurtarmaya çalışan Alakuş'un savunma yaparken sık sık gülmesi tepki çekti.

Alakuş, Mahkeme Başkanının "Hiçbir yabancı unsur yok, ortada düşman yok, kimi kimden koruyorsunuz? Adamı (Salih Zeki Çolak)niye yere yatırdınız?" sorusu üzerine "Dışardan silah sesi geliyordu, korumak için" yanıtıyla pes dedirtti. Savunma yaparken üyesi olduğu Yurtta Sulh Konseyi tabirini unutmuş gibi yapan Alakuş'un mahkeme heyetine, "Ne konseyiydi" diye sorması da dikkat çekti. Darbe girişimi bildirisini televizyondan izlediğini anlatan Alakuş'un buna rağmen "görevime devam ettim" demesi de darbe girişiminde bulunduğunun itirafı olarak yorumlandı. Mahkeme Başkanının iddianamede örgütün 1 numarası olarak bilinen Fetullah Gülen'e ilişkin sorusuna ise Alakuş gülerek, "Fetullah Gülen orada (Genelkurmayda) değildi" diyerek pişkinlikte adeta tavan yaptı.

AKSAKALLI'YI HEDEF ALDI

15 Temmuz darbe girişimi sırasında cuntacıların işgal ettiği Genelkurmay Karargahı'na ilişkin 221 sanığın yargılandığı dava, dün de devam etti. Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'ndeki duruşma salonunda görülen duruşmada, Genelkurmay Karargahı'nda komutanları derdest eden Özel Kuvvetler personelin başındaki Kurmay Albay Fırat Alakuş'un ifadesi alındı. Cuntacı Alakuş, savunmasında suçlamaları kabul etmezken, terör tehdidi nedeniyle Genelkurmay Başkanını ve Karargahın emniyetini almakla görevlendirildiği, söz konusu görevin ise ÖKK Komutanı Zekai Aksakallı tarafından verildiğini ileri sürdü. Mahkeme Başkanının, "Daha önceki ifadenizde Aksakallı'dan bahsetmiyorsunuz" demesi üzerine ise sanık Akyüz, "Şimdi düzeltiyorum işte" diye karşılık verdi.

EMNİYETİ İÇİN YERE YATIRMIŞLAR!

İntikal sırasında otobüste bulunan personele bunun hassas bir terör saldırısı tehdidi olduğunu söylediğini iddia eden Alakuş, 33 kişi ile birlikte Genelkurmay'a gelerek Orgeneral Hulusi Akar'ın bulunduğu kata çıktıklarını belirtti. Personele önceliklerinin Genelkurmay Başkanı'nın emniyetini sağlamak olduğunu söylediğini savunan Alakuş, bu sırada geldiği haber verilen Kara Kuvvetleri Komutanını "emniyetini sağlamak" amacıyla yere yatırdıklarını öne sürdü. Genelkurmay Başkanı'nın emir astsubayı Serhat Pahsa'nın talimatıyla Çolak'ı 2. Başkan'ın odasına aldıklarını anlatan Alakuş, "Komutanımızın tahliye edilmesine ve yakın korunmasının sağlanmasını da sağlamamız lazım dedim. Akar'ın makamına doğru gitti. Daha sonra ismini Mehmet Dişli olduğunu basından öğrendiğim tümgeneralle Genelkurmay Başkanımız odadan çıktı. Komutanla konuşarak çıktı. Daha sonra yolda bir şey istedi. Sonra emir astsubayı odasına gidip istediğini getirerek yetiştirdiler" dedi. Alakuş, Akar'ın yanına koruma amaçlı 3 özel kuvvet personeli görevlendirdiğini ve helikopterle Akıncı Üssü'ne gönderildiğini söyledi.

MÜŞTEKİLER: "ÇOK MU PARLAKTI"

Karargah'ta çok kaotik bir durum olduğunu iddia eden Alakuş, sivil vatandaşların çevrede toplandığını ve karargaha zorla girmeye çalıştığını gördüğünü, bu sırada darbe bildirisini televizyondan okunduğunu gördüğünü ileri sürdü. Alakuş, "O andan itibaren enterasan bir durum ile karşı karşıya olduğunu anladım. Bu işin sonunun nereye varacağı da çok parlak görünmüyordu" şeklindeki savunması müştekiler tarafından "o ana kadar çok mu parlaktı" tepkisiyle karşılandı. Alakuş'un savunma sırasında sık sık gülümsemesi de izleyenlerin tepkisini artırdı. Birliğinin ve kendisinin tuzağa düşürüldüğünü ileri süren Alakuş, polise ve sivil vatandaşlara ateş etmediklerini ileri sürdü. Mahkeme Başkanının "Genelkurmay'da bulunan Kara Harp Okulu öğrencileri Özel Kuvvetler personelinin atış emrini verdiğini söylüyor" sözlerine ise Alakuş'un yine sırıtarak, "Yok başkanım" dediği görüldü.

HAKİMDEN "BEN BU İŞİ BIRAKAYIM ÇIKIŞI"

Mahkeme Başkanı Oğuz Dik, sanık Alakuş'a Genelkurmay Karargah'ta kameralara yansıyan fotoğraflarını gösterdi. 21:46'da Kara Kuvvetleri Komutanı Çolak, Kurmay Başkanı İhsan Uyar ve emir subayı Yunus Can'ın derdest edilmesi görüntüsünün sorulmasına üzerine Alakuş, "Dışarıdan atış geliyordu" dedi. Başkan Dik'in "Kara Kuvvetleri ekibi geliyor. Hiçbir yabancı unsur yok. Bir suçlu gibi kelepçeleyip yere yatırmışsın" demesi üzerine sanık Alakuş, "Yatırdığımız doğru. Dışarıdan ateş geliyor, koruma amaçlıydı" iddiasında bulundu. Başkan'ın "Adamı kimden koruyorsunuz" sorusu üzerine Alakuş, "Dışarıdaki atıştan koruyordum" karşılığın verdi. Bunun üzerine Başkan Dik, "Görüntüleri izledim, bir tane düşman unsur göster, ben bu işi bırakayım" diye çıkıştı. Ancak Alakuş başkanın bu çıkışı karşısında sessiz kaldı.

SUÇUNU YÜZÜNE VURDU

Alakuş'un savunmasında "tuzağa düşürüldük" şeklindeki sözlerine karşılık Mahkeme Başkanı, "Elinizde bir sürü silahlı kuvvet var. Neden bırakıp gitmediniz de sabaha kadar beklediniz" diye sordu.

Sanık Alakuş ise, "Bana verilen bir görev var" diye karşılık verdi. Bunun üzerine mahkeme başkanı, "Suç değil mi darbeye teşebbüs" diyerek sanığın işlediği suçu adeta yüzüne vurdu.

DARBEYE DEVAM ETMİŞ

Ardından mahkeme başkanı, sanığa, "Darbe teşebbüsünü anladığınızda ne yaptınız?" diye sordu. Sanık ise, "Devam ettim görevime, ne yapacaktım" yanıtıyla adeta darbe girişimi suçunu üstlenmiş oldu. Çelişkili savunması ve pişkin tavırlarıyla duruşmaya damga vuran Alakuş'un kendisini FET ile mücadele eden birisi olarak tanımlaması üzerine mahkeme başkanının, "Sanıklar arasında FETÖ'cü olarak bildiğin var mı?" sorusuyla karşılaştı. Alakuş ise bu soruya, "Alınlarında yazmıyor, bilmiyorum" demekle yetindi.

PİŞKİN YANIT

Mahkeme Başkanının "İddianamede 1 numaralı sanık Fethullah Gülen için ne diyeceksiniz?" sorusuna ise Alakuş gülerek, "Yani orada değildi, onu söyleyebilirim" ifadesiyle herkesin tepkisini çekti. Savunma yaparken üyesi olduğu Yurtta Sulh Konseyi'nin ismini unutmuş gibi yapan Alakuş'un"Ne konseyiydi" şeklindeki sorusu ise dikkatlerden kaçmadı.

ŞİFRESİ: DARBE

Alakuş'a odasında yapılan aramada ele geçirilen belgelerde, "Darbe.123, sstb.1234, oyh.zuce" yazılı notlar soruldu. Alakuş buna ilişkin özel kuvvetler tim komutanı yardımcısı olduğunda ilk telsiz kodunun "darbe" olduğunu savundu. Diğer şifrelerin ise bilgisayar şifresi olduğunu öne sürdü.