"AK Parti seçim için formda"

(ANKA)
"Kritik" olarak nitelendirilen 2011 seçim öncesi Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın güçlü pozisyonu koruduğu belirtildi.
Türkiye uzmanı ABD'li profesör Henri Barkey, Los Angeles Times gazetesince yayımlanan makalesinde AK Parti için "Eylül referandumu ve zayıf muhalefet sayesinde gelecek yaz için çok formda" diye yazdı.
Makalede "Seçimlerin rotasını değiştirebilecek tek büyük meselenin Kürt sorunu" olduğu da savunuldu.
Lehigh Üniversitesi öğretim üyelerinden Henri Barkey, LA Times'deki makalesinde 2011 seçimleri öncesi AK Parti'nin güçlü bir pozisyonda olduğunu, parti ve muhalefet için önemli bir test oluşturan 12 Eylül referandumunun muhalefetin "yenilgi"si ile sonuçlandığını kaydetti.

"Muhalefetin büyük stratejik hatası"

"Büyük bir stratejik hata" olarak nitelediği, muhalefetin referandumu AKP için güven oyuna dönüştürme kararının AK Parti'yi gelecek yaz için "çok formda" olmasını sağladığı görüşünü dile getiren Barkey, AK parti lehindeki faktörlerin arasında güçlü ekonomi ile muhalefetin özgü ve gerçekleşebilir bir ekonomik programı henüz bulunmaması, yeni CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun partide köklü bir reform yapıp yapamayacağına ilişkin belirsizliğini de saydı.

"Kürt sorunu seçimlerin rotasını değiştirecek"
Buna karşın Barkey, "Seçimlerin rotasını değiştirebilecek tek büyük mesele Kürt sorunudur. AK Parti, gelecek yıl seçimlerine kadar Kürt sorununda herhangi önemli bir değişiklik veya öneri getirmesi pek olası değilse de etnik şiddeti azaltmak istediği belli. Hükümet durumu çok dikkatle idare etmesi gerekecek" değerlendirmesini de yaptı.
"Türkiye yeni bir Anayasa'ya ihtiyaç duyuyor"
AK Parti'nin rahatça seçimleri kazanması halinde anayasa reform yolunun açılacağı belirtilen makalede Türkiye'nin yeni bir anayasaya çok ihtiyacı olduğu görüşünün savunulurken de mevcut anayasa, "deligömlek"e benzetilerek bu iddialarda bulunuldu:
"Türkiye bir hukuk devleti ancak hukuk üstünlüğü olan bir devlet değil, yasalar keyfi biçimde uygulanıyor. Birey hakkında dava açılıp açılmayacağına, yasa ihlali oluşu değil onun toplumdaki yerine göre karar veriliyor. Ve yasalar daima rejimin muhaliflerine karşı sert bir biçimde uygulandı."