Bağışçılara devlet yemeği

(A.A)
ABD Başkanı Barack Obama ve eşi Michelle Obama, ABD'ye resmi ziyaret düzenleyen İngiltere Başbakanı David Cameron ve eşi Samantha Cameron onuruna Beyaz Saray'da görkemli bir ''devlet yemeği'' verdi.
Beyaz Saray'ın bahçesine kurulan dev çadırda düzenlenen yemek, müzik ve sinema dünyasının tanınmış simaları, siyasetçiler, ünlü yatırımcı ve işadamlarının yanı sıra Obama'nın seçim kampanyasına büyük miktarlarda bağışlar yapan bazı isimleri bir araya getirdi.
Gecede, Obama çiftinin favorilerinden biri olan Grammy ödüllü sanatçı John Legend ile Cameron çiftinin hayranları arasında yer aldığı İngiliz folk rock grubu Mumford & Sons sahne aldı.
Geceye, ünlü aktör George Clooney, milyarder yatırımcı Warren Buffett, ABD Yüksek Mahkemesi yargıcı Antonin Scalia, İngiliz milyarder işadamı Richard Branson, Apple'ın endüstriyel tasarımdan sorumlu kıdemli başkan yardımcısı Jony Ive, Obama'nın seçim kampanyasına yüklü bağış katkısı sağlayan sinema yapımcısı Harvey Weinstein, golfte dünyanın yeni bir numarası Rory McIlroy'ın da aralarında olduğu 350'yi aşkın davetli katıldı.
Amerikan ve İngiliz mutfağının bir karışımı niteliğindeki menüde, Beyaz Saray'ın bahçesinde yetiştirilen bazı sebze ürünleri de yer aldı.
Gecede her iki ''first lady''nin de elbiselerinde mavi tonu seçtikleri görüldü.
Obama ve Cameron'dan birbirlerine karşı övgü dolu sözler
Obama ve Cameron, kadeh kaldırma sırasında yaptıkları konuşmada birbirlerine karşı övgü dolu ifadeler kullandı.
İngiltere Başbakanı ile bugünküler de dahil olmak üzere yaptığı tüm görüşmelerde onun hakkında birşey öğrendiğini söyleyen Obama, ''O, hem iyi hem de kötü zamanlarda yanınızda olmasını istediğiniz türden bir ortak. Ona güveniyorum. Özü sözü bir'' dedi.
''Barack hakkında gerçek anlamda dikkatimi çeken üç şey var; güç, ahlaki otorite ve dirayet'' ifadesini kullanan İngiltere Başbakanı Cameron da konuşmasında şunları kaydetti:
''Güç, çünkü Barack ulusal çıkarlarını savunması gerektiğinde güçlü oldu. Başkan Obama'nın liderliğinde Amerika Bin Ladin'i yakaladı. Ve İngiliz ve koalisyon güçleriyle birlikte Amerika, El Kaide'yi zayıflattı. Başkan Obama, ne yapacağını söylüyor ve ona bağlı kalıyor.
Ahlaki otorite, çünkü Barack, sonuçlar kadar yöntemlerin de önemli olduğunu anlıyor. Evet, Amerika doğru olanı yapmalı, ama ahlaki liderlik için Amerika bunu doğru şekilde de yapmalı. Okuldayken ilk okuduğum Başkan (eski ABD Başkanlarından) Theodore Roosevelt'ti. Yumuşak konuşup, büyük sopa taşımaktan bahsediyordu. Barack'ın yaklaşımı da bu.
Dirayet, çünkü Barack aceleyle kavgaya girişmeye yeltenmedi, onun yerine Amerika'nın sert ve yumuşak güç kaynaklarının temsilcisi oldu. Irak'tan asker çekme, Afganistan'da asker sayısını artırma gibi, üzerinde zaman harcayarak ve dikkatlice düşünerek kararlar aldı.

Barack, sizi bir müttefik, ortak ve dost olarak adlandırmak benim için bir onur. Devlet Başkanı ya da Başbakan olarak, uğraşmanız gereken koşulları, birlikte çalışmanız gereken liderleri kendiniz seçemiyorsunuz. Ama şunu söyleyebilirim ki ahlaki güce, mantık ve sağduyuya, temel nezakete sahip biriyle çalışmak keyif verici''.