Perşembe 22.03.2012 00:00
Son Güncelleme: Perşembe 22.03.2012 09:57

Hindistan'da müslümanlar paylarına düşeni alamıyor

Buradaki dar yol şeridi boyunca, din olmasa bile fakirliğin bir arada tuttuğu Müslümanlar ve alt kastlardaki Hindular, yıllar boyunca beraber yaşadı.

Jim Yardley
Buradaki dar yol şeridi boyunca, din olmasa bile fakirliğin bir arada tuttuğu Müslümanlar ve alt kastlardaki Hindular, yıllar boyunca beraber yaşadı.

Ancak kısa süre önce Murtaza Mansuri gibi Müslümanlar bir şeylerin değiştiğini fark etti. Komşuları kendilerinden daha iyi durumdaydı. Bir zamanlar "dokunulmazlar" olarak bilinen alt kasttaki Hindulardan oluşan Dalitler, kamu pozisyonlarını ve devlet üniversitelerini doldurdu, sabit bir maaş ve daha güzel bir ev anlamına gelen fırsatlar elde etti.
Mansuri'ye göre bunun nedeni çok açık: Hindulara ayrılan pozitif ayrımcılık kotaları. Hindistan'da "yer tutma" olarak bilinen bu politika, Müslümanların bariz bir şekilde dezavantajlı konuma sokuyor. Araba tamircisi olan Mansuri, "Biz onların arkasında kalıyoruz. Kotalar Müslümanlar için de gerekli. Eğer eğitim alamazsak geride kalırız ve diğerleri hep ilerler" diyor.
Onlarca yıl boyunca pozitif ayrımcılık Müslümanlar arasında siyasi açıdan bölünmelere yol açan bir konu oldu. Sağcı Hindu grupları dâhil karşı çıkanların çoğu, uzun süredir dine dayalı pozitif ayrımcılık kotalarının Hint Anayasası'na aykırı olduğunu ve ülkenin laik kimliğine ters düştüğünü öne sürüyor. Kotaların sadece ama sadece yüzlerce yıl boyunca kasta dayalı ayrımcılığa maruz kalanlara ayrılması gerektiğini söylüyorlar.
Fakat bu argümanların karşısında Hindistan'daki demokratik gelişimin doğurduğu kaygı uyandıran bir gerçek vardı: Müslümanlar eğitim, istihdam ve ekonomik statü açısından çok geride kalmıştı ve bunun bir nedeni de Hinduların çoğunlukta olduğu ülkede devamlı maruz kaldıkları ayrımcılıktı.
Hükümet tarafından yayınlanan dönüm noktası niteliğinde bir rapora göre, genelde okulu ya da hastanesi olmayan köylerde yaşayan Müslümanların, banka kredisi alabilme şansı daha az. Müslümanlara yönelik kota sorunu, Uttar Pradesh eyaletindeki son seçimlerde tartışmalara neden oldu. Seçimin galibi olan yerel Samajwadi Partisi, Müslümanlar için istihdam ve eğitim kotaları ayırmaya söz verdi ki bu fikir ilk olarak Hindistan Milli Kongre Partisi tarafından ortaya atılmıştı.
Hukuki ve siyasi engeller devam ediyor ve bazı Müslümanlar, liderlerin kotaları uygulamaya geçirtecek siyasi iradeye sahip olup olmadığından şüpheli. Müslümanlar adına protestolar düzenleyen Hindistan Muttahida Mahaz isimli kuruluşun başında olan Hafiz Aftab, "Hindistan'ın bağımsızlığı için İngilizlere karşı mücadele verdik. En yetenekli insanlarımızı kaybettik. Ancak özgürlüğe kavuştuktan sonra hükümet Müslümanlara fayda sağlamak adına hiçbir gayrette bulunmadı" diyor.
Ülkenin en fakir ve en kalabalık eyaleti olan Uttar Pradesh'te, Hindistan'ın kastlar ve dinlere dair tüm sınırları tüm çıplaklığıyla gözler önüne seriliyor. Hindistan'da gerçekleşen en şiddetli dini çatışma burada, eski bir caminin sağcı Hindu aktivistler tarafından yıkıldığı 1992 yılında gerçekleşti. Caminin bir Hindu tanrısı olan Ram'ın doğduğu yerin üzerine inşa edildiğini iddia ediyorlardı.
Uttar Pradesh'teki Hintler, "Planlı Kastlar" adı verilen grubun siyasetteki yükselişine tanık oldu. Son seçimleri kaybetmeden önce, uzun yıllar eyaletteki en güçlü lider olan Dalit kökenli Başbakan Mayawati, destekçilerinin çoğunu iş, ev de diğer menfaatlerle ödüllendirdi.
Dalitler Hindistan'ın çoğu kesiminde halen oldukça fakir ve tecrit edilmiş durumda a ncak M ayawati'nin k ota sistemini ve diğer kayırma politikalarını aşırı bir şekilde kullanması, Dalitlere büyük imkânlar sağladı. Hindistan'daki Müslümanların çoğu, yüzyıllar içinde çoğunlukla Dalitlerin maruz kaldığı kötü koşullardan kurtulmak için Müslümanlığa geçmiş olan eski Dalitlerden oluşuyor.
Yine de bu kast bağlantıları asla tamamen ortadan kalkmadı ve Müslümanlar arasında hiyerarşi devam etti. Hükümet komisyonları, kast geçmişlerini de göz önünde bulundurarak kota sistemine "geride kalmış" Müslümanları da dâhil etmeye çalıştı. Hindistan'daki dört eyalet, dini çizgiler dâhilinde olmasa da pozitif ayrımcılık kotalarını Müslümanlara da uygulamayı başardı ancak Müslümanlar diğer alanlarda hâlâ büyük ölçüde saf dışı bırakılıyor.
2006'da yayınlanan bir rapor, kotadan yararlanması gereken Müslümanların, bu ayrıcalıklardan faydalanan gruplardan çok daha fakir olmalarına karşın faydalanamadığını gösterdi. Uttar Pradesh'ten Müslüman lider Mufti Zülfikar Ali, "Anayasamız hiç kimseye dine dayalı ayrıcalık tanımamamız gerektiğini söylüyor. Ama ayrıcalıklar dine dayalı olarak verildi. Müslüman bir çamaşırcıya kota ayrılmıyor ama Hindu bir çamaşırcıya ayrılıyor. Hindu marangozlara kota ayrılırken, Müslüman marangozlara ayrılmıyor" diyor.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.