CHP'nin stratejisti genç liderler listesine girdi!

(USASABAH ve Ajanslar)

CHP'de dış politika alanında açıklamalar yapan deneyimli isimler yavaş yavaş emekli olmaya hazırlanırken yeni isimler ön plana çıkıyor.
"Dünyada, 33 Yaş Altı En Etkili 99 Dış Politika Lideri" arasına CHP yönetimine danışmanlık yapan Türk stratejist Cenk Sidar da girmeyi başardı.

Sidar, "Türkiye'de muhalif ve sol siyasi kimliğe sahip olarak seçilmiş olmanın özel bir gurur unsuru olduğunu" söyledi.

ABD'nin önemli diplomatik dergilerinden "Diplomatic Courier" ile küresel lider organizasyonu, YPFP'nin (Young Professionals in Foreign Policy) belirlediği listede ilk kez bir Türk yer aldı.

Washington merkezli küresel makro araştırma ve stratejik danışmanlık şirketi Sidar Global Advisors'ın (SGA) kurucusu ve yöneticisi olan Sidar, profesyonel kariyerinin yanı sıra, CHP üyesi ve parti üst yönetimine dış politika ve ekonomi alanlarında destek veriyor.
Sidar'ın kurucusu olduğu şirket 2009 yılından beri, gelişen pazarlara yatırım yapmak isteyen finansal kuruluşlara ve çok-uluslu şirketlere stratejik danışmanlık hizmeti sağlıyor. Sidar, kurduğu şirketin müşteri tabanını bugüne kadar başarılı bir şekilde genişleterek, Fortune 100 şirketleri, fonlar ve özel sermaye ortaklıklarına yatırım danışmanlığı hizmeti sunuyor.
Kendisini genç bir sosyal demokrat olarak tanımlayan Sidar, solun günümüzde çağdaş normlar ışığında yeniden tanımlanması çerçevesinde yazdığı yazılar ile küresel ve ulusal tartışmalara katkıda bulunarak, Türk medyasına çeşitli yazılar da yazıyor.
Diplomatic Courier dergisi tarafından "En Etkili Dış Politika Liderleri" arasına seçilmesiyle ilgili görüşlerini açıklayan Sidar, şunları söyledi:
"Bu listeye giren ilk Türk vatandaşı olmak benim için son derece onur verici bir olay. Genç bir girişimci olarak dış politika, ekonomi ve işletme alanlarını harmanlayarak kurduğum Washington merkezli stratejik danışmanlık firmamla bugüne kadar onlarca Amerikalı, Avrupalı ve Türk firmanın Avrasya, Afrika ve Orta Doğu operasyonlarını yönettim, ve yeni pazarlara açılması konusundaki altyapı çalışmalarını ekibimle birlikte yaptım. Afrika`da, Orta Doğu`da, Türkiye`de birçok başarılı çalışma yaptık, bölgesel istihdam yaratılmasına katkıda bulunduk. Şirketimin üç sene içinde hızlı bir büyüme trendine girmesi, sayımızın ve etkinliğimizin artmasının bu listeye girmemde önemli bir faktör olduğunu düşünüyorum. Otuz yaşında bir genç olarak doksan kişiyi bünyesinde barındıran bir şirketin yönetiminde olmak benim için gurur ve motive edici bir durum."
"Sosyal demokrat kimliğimi hep muhafaza ettim"

Türkiye'de okuduğu üniversite yıllarından itibaren siyasetin içinde olduğunu söyleyen Sidar, "22 yaşında İstanbul`da kurduğum Siyasal Ufuk Hareketinden de yüksek lisans eğitimim için yurtdışına çıkınca ayrıldım fakat sosyal demokrat kimliğimi her zaman muhafaza ettim. İçinde yaşadığımız dönemin çağdaş norm ve ilkeleri ışığında çağdaş bir sol anlayış geliştirme yönünde fikirsel ve eylemsel çalışmalarda bulunmaktayım. CHP parti üyesi olarak parti üst yönetimine ekonomi ve dış politika alanlarında gönüllü olarak danışmanlık yapmaktayım. Küresel finans krizi ve Arap baharı gibi gelişmelerin küresel sol siyasete yeni bir fırsat penceresi açtığına inanıyorum. Türkiye`de muhalif ve sol siyasi kimliğe sahip olarak bu listeye dahil edilmenin özel bir gurur unsuru olduğunu belirtmek isterim" diye konuştu.
"ABD ile ilişkiler daha kalıcı bir zemine oturtabilir"

Türk - Amerikan ilişkilerini de değerlendiren Sidar, şunları söyledi:
"ABD-Türkiye ilişkilerinin her zaman ortak değerler ve ilkeler çerçevesinde geliştirilmesi gerektiğine inanıyorum. Maalesef tek taraflı yahut karşılıklı çıkarlar ekseninde yürütülen ilişkiler her zaman engellerle karşılaşmaya mahkumdur. Mevcut ikili ilişkilerin bağdaşık bir siyasal altyapısı olduğunu düşünmüyorum. ABD'nin Asya-Pasifik doktrini ve Orta Doğu'dan çekilmesi nedeniyle bölgede güvenebileceği AKP yönetimini araç olarak kullandığını, AKP'nin ise ABD'nin gücünü arkasına alarak mezhepsel fay hatlarının riskli olduğu Orta Doğu bölgesinde liderlik hevesinde olduğunu düşünüyorum. Samimi ve ilkesel çerçevenin iyi kurulduğu bir dış politika yaratılırsa ABD ile ilişkiler de daha kalıcı bir zemine oturtulabilir. Belki müesses nizam anlayışa karşı olacak ama bunun da ancak Türkiye solu tarafından gerçekleştirebileceğine inanıyorum."