Pazartesi 03.09.2012 00:00
Son Güncelleme: Pazartesi 15.09.2014 23:22

Obama mı, Romney mi? Adaylar hakkındaki her şeyi sizin için araştırdık!

Dünya'nın en güçlü devleti ABD, dört yıllığına ülkeyi yönetecek yeni Başkan'ını Kasım ayında seçmeye hazırlanıyor. İki partili sistemin geçerli olduğu ülkede muhalefette bulunan Cumhuriyetçiler yaklaşık 8 ay süren bir ön seçim sürecinin ardından Başkan adaylarını geçen Salı günü resmen belirledi.

(USASABAH)
Ragıp Soylu
Dünya'nın en güçlü devleti ABD, dört yıllığına ülkeyi yönetecek yeni Başkan'ını Kasım ayında seçmeye hazırlanıyor. İki partili sistemin geçerli olduğu ülkede muhalefette bulunan Cumhuriyetçiler yaklaşık 8 ay süren bir ön seçim sürecinin ardından Başkan adaylarını geçen Salı günü resmen belirledi.

Tüm dünyayı sarsan büyük bir ekonomik kriz, Afganistan ve Irak Savaşları sonrasında yüzde 52 oy alarak ABD Başkanı olan Barack Hussein Obama'nın yeni rakibi eski Massaschussets Valisi ve milyoner iş adamı Mitt Romney oldu. ABD'nin ilk siyahi Başkan'ı olma ünvanını taşıyan Obama'nın karşısındaki aday kimilerine göre toplumun en beyazı olarak kabul edilen en zengin yüzde 1'lik bölümden geliyor. Seçimlere aylar kala ABD'yi ve Dünya'yı yönetecek bu adayların aralarındaki benzerlikler ile kişisel yaşamları ve politikaları arasındaki büyük farklar milyonların kaderini etkileyecek.
Biz de seçimlere aylar kala iki adayın hayat hikayesini, kişisel özelliklerini ve vaatlerini sizin için özetledik.


***

AİLELER YARIŞIYOR

Obama fakir ama gururlu
Başkan Barack Obama'nın ailesi, tam anlamıyla çok dilli ve çok kültürlü bir yapıya sahip. Baba Barack Obama, Kenyalı Müslüman siyahi bir komünist. Anne, Ann Dunham ise Hawaii doğumlu, liberal bir aileden geliyor. İkilinin Hawaii'de başladıkları evlilikleri çok uzun sürmedi. 4 Ağustos 1961'de dünyaya gelen ve gençken kendisine "Barry" diye hitap edilen Barack Obama, anne ve babasının boşanmasının ardından dede ve ananesi ile büyüdü. Obama, annesinin erkek arkadaşı dolayısıyla da uzun yıllar Endonezya'da kaldı. Hawaii'deki yıllarında uyuşturucu kullanma alışkanlığı elde eden Obama'nın basketbola ilgisi bu yıllarda başladı.Kurduğu esrar çetesiyle çiçek çocukların bir dönem fırtınalar estiren Volkswagen minibüsüne binen "Barry", o dönem çapkınlığıyla da adından söz ettiriyordu.
Romney zengin ve köklü bir aileden
12 Mart 1947'da doğan Mitt Romney, Michigan Valiliği ve Bakanlık yapmış bir babanın çocuğu. Romney de, Başkan Obama gibi kendisine en çok babasını örnek alıyor. Özellikle babasının Cumhuriyetçi Parti içerisindeki seçim çalışmalarını izleyen Romney, babasının liderlik özelliğini kendisine rol ediniyor. Romney, lise yıllarında atletik açıdan pek öne çıkmazken, okul arkadaşlarına karşı yaptığı ilginç şakalar dolayısıyla geçtiğimiz günlerde özür dilemek zorunda kaldı. Bu şakalar içerisinde bir arkadaşının uzun sarı saçlarını kesmek de bulunuyor.
İKİSİ DE HARVARD MEZUNU
Obama üniversitede hoca oldu
Liseyi bitirdikten sonra Los Angeles'ta eğitim hayatını sürdüren Obama 1981 yılında Güney Afrika'daki Apartheid rejimini eleştiren bir konuşma yaparak daha Lise'deyken adından söz ettirdi. Obama bu andan itibaren kalabalıklara önderlik eden ve onları motive eden güçlü bir hatip olarak öne çıkmaya başladı. O yılın sonunda Columbia Üniversitesi'ne Uluslararası İlişkiler okumak üzere giden Obama, 1988'de Harvard Hukuk Fakültesi'ne kabul edildi. Kısa sürede Fakülte'nin en önemli akademik dergisi Harvard Law Review'da editör ve Başkan olarak görev yapmaya başladı. 1991'de mezun olduktan sonra Chicago'ya yerleşerek avukatlık yapmaya başlayan Obama, Chicago Hukuk Fakültesi'nde 12 yıl ders verdi.
Romney Fransa'da din adamı
ABD'de yüzyıllarca ayrımcılık görmüş olan Mormon Kilisesi'ne bağlı Romney, bir yıl kadar Stanford Üniversitesi'nde okudu. Eğitimi sırasında Vietnam Savaşı karşıtlarının yaptığı gösterilere karşı da bir protestoya katılan Romney'nin bu dönemde politik bir duruşu yok gibi. Sıkı bir Mormon olan Romney, 2,5 yıl Fransa'nın Le Havre bölgesinde Mormon Kilisesi için misyonerlik yaptı. Flört, sigara ve içkinin yasak olduğu Mormon ritüelleri Fransızlara uymadığı için Romney'nin buradaki çalışmalarında ancak 10 ila 12 kişiyi Mormon inancına bağladığı tahmin ediliyor. 1968 olaylarına şahit olan ve Fransa'daki toplumsal dönüşümden etkilenen Romney, kısa sürede Fransızca öğrendi ve misyoner grubun liderliğini yapmaya başladı. Daha sonra ABD'ye geri dönen Romney burada Lise'deyken tanıştığı Ann ile 1969 yılında evlendi. Brigham Young Üniversitesi'nden İngiliz Edebiyatı alanında lisansını alan Romney, eğitimini Harvard Hukuk Fakültesi ve Harvard İşletme Fakültesi'nin ortak düzenlediği bir doktora programında tamamladı.
SİVİL TOPLUM VE İŞ DÜNYASI FARKI
Obama: gerçek bir sivil toplumcu ve siyasetçi
Chicago'da yaşadığı yıllar boyunca sivil haklar avukatı olarak görev yapan Obama, buradaki zamanını siyahilerin ve diğer mağdur grupların haklarını savunmak için kullandı. Üniversiteden beri verdiği coşkulu konuşmalarla kitleleri etkileyen Obama, kısa süre içerisinde siyasete atılmaya karar verdi. 1997-2004 yılları arasında Eyalet Senatörü olarak görev yapan Obama, bu yıllarda ırkçı ayrımcılığa büyük cezalar getiren yasal değişikliklerin öncülüğünü yaptı. Demokratların azınlıkta olduğu Senato'da Obama'nın güçlü konuşmaları iki partinin destek verdiği kanunlar çıkarılmasını sağladı. 2003 yılında Irak işgaline karar veren Başkan George Bush yönetimine karşı Chicago'da bir savaş karşıtı mitingin de öncülüğünü Obama yaptı. Başkan'ın Washington tecrübesi ise 2004 yılında Illinois Senatörü olmak için Demokrat Parti'den yarışa katılmasıyla başladı. Demokrat Parti Ulusal Kongresi'nde bu yıl verdiği konuşma 8 milyondan fazla kişi tarafından seyredilen Obama kısa sürede partinin ağır toplarından biri oldu. 2005 yılında kendi bölgesinde oyların yüzde 70'ini kazanarak ABD Senatosu'na giren Obama, Kongre'deki Siyahi Parti Grubu'nun ilk Senatör üyesi oldu. 2008 yılında Başkan adayı olana kadar Obama bu görevde kaldı.
Romney, iş adamı ve tecrübeli bir yönetici
Kariyerine Boston Consulting Groups'ta başlayan ve birkaç yıl içerisinde yatırım tavsiyeleri alanında önemli bir tecrübe kazanan Romney, bu şirkette önemli siyasetçilerle tanıştı. 1977 yılında Bain & Company tarafından işe alınan Başkan adayı, bir süre sonra şirket sahiplerine özel sermaye şirketi kurma teklifiyle geldi. Bu teklif, şirketin danışmanlık hizmeti verdiği firmaları satın alarak kâra geçirme ve daha sonra elden çıkarma stratejisi üzerine kuruluydu. 1984 yılında 37 milyon dolar yatırımla kurulan şirkette 2001 yılına kadar aktif görev alan Romney, büyük bir servet elde etti. Bu dönemde satın aldığı şirketlerde gerçekleştirdiği işten çıkarmalar ve maliyetleri azaltmak için işçi haklarında yaptığı kısıtlamalar bugün hala eleştiri konusu yapılıyor. 2002 yılında Salt Lake City Kış Olimpiyatları'nın CEO'su olarak seçilen Mitt Romney, adeta çıkmaza giren kaynak sorununu gönüllüler ordusundan kurduğu çalışanlar ve sponsorluk anlaşmaları ile kısa sürede çözdü. 2003 yılında Massaschusetts Valisi olan Romney, büyük bir bütçe açığı olan eyaleti vergi reformu, üniversite eğitimine verilen desteğin azaltılması, genel sağlık sigortasının uygulamaya sokulması, benzine ek vergi koyulması, bürokratik işlemlerden alınan harçların artırılması gibi değişikliklerle düzlüğe çıkardı.. 2008 yılında Cumhuriyetçi Parti ön seçimlerinde Senatör John McCain'e karşı yarışan Başkan adayı kaybetti.
BAĞIŞLARDA KAFA KAFAYALAR
Obama, rakibinin yanında fakir kalıyor
Çıkardığı çok sayıda kitabının yüksek satış rakamlarıyla 2011 yılında 5 milyon dolar aile gelirine ulaşan Obama, kazancının yüzde 10'undan fazlasını ise bir hayır kurumuna bağışlıyor. Seçim kampanyası için bağımsız politik komitelerle (Super PAC)'lerle birlikte toplamda 587 milyon dolar toplayan Obama rakibinin biraz önünde. Şu ana dek harcadığı para ise 502 milyon doları buldu.
Romney'nin paraları Cayman Adaları'nda
Romney ise büyük serveti ile gözleri kamaştırıyor. Eşi ile yaklaşık 250 milyon dolarlık bir serveti bulunan Başkan adayının sadece 2010 yılında 20 milyon dolardan fazla kazandığı biliniyor. Her yıl kazancının bir bölümünü bağlı olduğu Mormon Kilisesi'ne vermek zorunda kalan Romney, 2010 yılında 1,5 milyon doları Kiliseye verdi. 3 milyon dolardan fazla da bir hayır kurumuna bağışta bulundu. Başkan adayının Cayman Adaları'ndaki banka hesaplarında, İsviçre'de ve vergi cenneti pek çok ülkede yatırımları bulunuyor. Başkan adayı geçmiş 10 yıla dönük vergi ödemelerini de halen resmi olarak açıklamadı. Romney, bağımsız politik komitelerle (Super PAC)'lerle seçim kampanyası için 524 milyon dolar topladı.
FIRST LADY'LER DE YARIŞIYOR

Michelle Obama, "kızgın siyah kadın"

ABD'nin halihazırdaki First Lady'si Michelle Obama tüm dünyada büyük bir moda ikonu, çocukların sağlığı için kampanyalar düzenleyen iki kız annesi ve sıcakkanlı bir hanımefendi olarak görülüyor. Aslına bakılırsa 48 yaşındaki Michelle Obama, eşininin başkan adaylığı sürecinden bu yana aktif olarak politikanın içinde yer aldı. Eşi gibi kendisi de Harvard Hukuk Fakültesi'nden mezun olan Obama, 1992 yılında Chicago'da geleceğin ABD Başkanı ile evlendi. O yıllardan itibaren eşinin azınlık hakları ve özgürlükler için gerçekleştirdiği yürüyüşlere katılan First Lady, kimilerince "kızgın siyah kadın" olarak anılıyor. 2008'deki adaylık sürecinde kocasının sigaraya bırakması ve çocuklarını seçim çalışmalarına getirebilmesi karşılığında aktif bir şekilde yer alan Obama, çoğu zaman not almadan uzun ve kuvvetli konuşmalar yaptı. Başta Oprah Winfrey olmak üzere pek çok TV programına çıkan First Lady, kocasını birçok törende tek başına temsil edecek kadar kocasının müttefiği ve iş arkadaşı.


Ann Romney, evine bağlı bir eş
Ülkenin yeni First Lady adayı Ann Romney ise kocasının inancına sonradan ihtida etmiş ve daha çok yakalandığı talihsiz hastalıklarla bilinen bir ev hanımı. Fransız Edebiyatı mezunu olan Romney, beyindeki sinir hücrelerine büyük zarar veren MS hastalığına 1998 yılında yakalandı. Çeşitli alternatif tedavilerle büyük ölçüde sorunsuz bir şekilde yaşamına devam eden Romney, aynı zamanda ülke çapında derece elde edecek kadar iyi bir at binicisi. 2008 yılında göğüs kanserine yakalanan talihsiz kadın, yapılan ameliyat sonrası bu hastalıktan da kurtuldu. 1970 ve 81 yılları arasında 5 erkek çocuğu dünyaya getiren 63 yaşındaki Romney'nin 18 torunu var. Çocuklarına sabah vaazı verecek kadar dindar olan Romney, hayatında tek bir gün bile çalışmış değil. Yoksul ve mağdurlara yönelik hayır çalışmalarıyla bilinen Romney, kocasının resmen aday gösterildiği Cumhuriyetçi Parti Ulusal Kongresi'nde ise iyi karşılanan güçlü bir konuşma yaptı. Romney, kocasının ABD'yi seven, ailesine bağlı, hastalık durumunda bile eşini yalnız bırakmayan biri olarak ülkeyi tekrar eski istikametine kavuşturacak tek kişi olduğunu söyledi.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.