ATAA Başkanı Ergün Kırlıkovalı: Türkler artık daha güçlü

(USASABAH)
Suzan Batmankaya / CALIFORNIA- ORANGE COUNTY
Kendini uluslarası platformlarda ülkesinin vizyonunu geliştirmeye adamış, ABD'deki bir çok grubun takip ettiği , başarılı etkin bir işadamı olan Ergün Kırlıkovalı ile konuştuk.
Aynı zamanda Türk Amerikan Dernekleri Asamblesi Başkanı olan Kırlıkovalı ile Türkiye'nin Amerika'daki imajını ve mücadele ettiği Ermeni Soykırım lobisini görüştük.

Öncelikle Başkanlığını yaptığınız Türk Amerikan Dernekleri Asamblesi'nden (ATAA) bize kısaca bahseder misiniz?
1979 yılında kurulan ve kâr amacı gütmeyen ABD' deki en büyük Türk Amerikan çatı kuruluşudur.
Bu sene Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ü konutunda ziyaret ettiniz. Bu görüşmede önemli konulara değindiniz. Bu görüşmeyi anlatabilir misiniz?
Sayın Cumhurbaşkanımıza ABD'de yaptığımız işlerden bahsettik.
Amerika'da yarım milyona yakın Türk var ve ciddi işler yapıyorlar. 2009 yılında California'da Ermeniler bir tasarı geçirmeye çalıştılar. "Geçmişinde soykırım yapmış olan ülkelere ek vergi konulsun" gibi bir öneri vardı. Biz konunun hemen takibini yapıp zamanında yazılı olarak itirazımızı yaptık ve bu kanunun çıkışını engelledik.
Böylelikle Türk firmaların yüzde 7 ek vergi ödemesinin önüne geçtik.
Bu büyük bir adım. Yüzde 7 önemli bir oran ve oradaki ekonomiyi etkileyecek düzeyde…
Bugüne kadar Ermeni lobileri olsun, Türk işadamlarının, Türk gençliğinin dışarıdaki gücünü etkilemek isteyen kesimler olsun, yapılan birçok hakarete binlerce mektupla cevap verdik.
Bunu kendinize görev ve amaç edinmişsiniz. Bugüne kadar 3 binin üzerinde mektup yazdığınız söyleniyor?
Doğrudur. Bizler önemli bir gelişme geçiyoruz. Bu süreci durdurmak isteyenler elbet olacaktır. Bizler özellikle burada duruşumuzla, katıldığımız platformlardaki hareketlerimizle yerimizi korumak zorundayız.
Bu da sıkı bir takip ve süreklilik gerektiriyor. Bunlar alttan gelen taban hareketleriyle desteklenmezse asılı kalır.
Gelelim gençlere… Özellikle Amerika'da okuyan gençlerle yakından ilgileniyorsunuz. Bu yıl ilk kez "Milli Liderlik Konferansı" düzenlendi bu konferanstan ve amacından bahseder misiniz?
Amerikan üniversitelerinde 25 bin Türk var. Bunlar büyük bir beyin göçü. Gençleri senede bir kez toplayıp liderlik konferansı veriyoruz.
Geçen sene ilkini düzenledik. Her sene Mart ayında bu konferanslar düzenlenecek. Amacımız burada yaşayan Türk gençlerini doğru yönlendirmek ve kariyer hedeflerini belirlemelerine yardımcı olmak.
Alanında uzman kişiler, profesörler, akademisyenler ve bilim adamları gençleri doğru yönlendirmek için eğitimler verecek.
Bu noktada gençlere verilecek en büyük tavsiye?
Bu çağ, bilgi çağı. Gençlere, eğitimlerinde gelebilecek en yüksek noktaya ulaşmayı amaç edinmelerini tavsiye ediyorum.
21. yüzyılda gençler arası büyük rekabet var. Fark yaratmanız lazım. Farkı yaratma fırsatı verilmez eğer dereceniz yoksa.
Biliyorum uzun zamandır buradasınız. ABD'ye uzun yıllar önce geldiniz. Onca şeye tanıklık ettiniz. Neler değişti, bugüne dair izlenimleriniz neler?
Aramızdaki mesafeler kısaldı. Kıtaları kolay aşıyoruz. Evrenselleştik. Türkler artık daha güçlü ve daha eğitimli. Uluslar arası toplantılarda, sözü geçen önemli bir marka haline geldik.
Türkiye'ye dışarıdan bakan ve yakından takip eden biri olarak gelişim sürecimizin hızlı şekilde ilerlediğine inanıyorum.
Ekmek kuyrukları olduğu, ekmek bile almanın zor olduğu yıllarda geldim buraya. Halen önyargıları kırmaya çabalıyorum. Birçok kesim bizi daha iyi tanıyor ve daha iyi anlıyor artık.
Kendimizi daha iyi ifade edebilmek için neler yapmalıyız?
Ben hep diyorum öncelikle kendi tarihimize hâkim olmalıyız. Gençler kendi tarihlerinden bir haber. En büyük endişem yanlış yönlendirilen ve kimliğinden habersiz bir neslin yetişmesidir.
Bulunduğunuz her platformda özünüzü savunmak istiyorsanız, önce kimliğinize kendinize hâkim olmalısınız.
Bizler Amerika'da kıyıda köşede kalmıyoruz. Aktif olmaya çabalıyoruz. Her davette bizle karşılaşabilirsiniz.
İmajımızı korumaya ve daima yenilemeye çalışıyoruz. Türkiye'nin gelişen modern yüzünü temsil edebiliyorsak ne mutlu bizlere.