Columbia Üniversitesi'nde Arakan tepkisi

(AA)
Myanmar'ın Arakan eyaletinde Haziran ayında zirve yapan şiddet olaylarından sonra Arakanlı Müslümanların sorunu ilk defa bir Amerikan üniversitesinde bilimsel bir ortamda tartışıldı.

''Burma in transition'' başlığı ile gerçekleştirilen toplantıda, Myanmar'ın demokrasiye geçiş süreci ele alınırken, ''Azınlıklar, İnsan Hakları ve Demokratik süreç'' alt başlıkları ile Arakan eyaletinde Müslüman azınlığın yaşadığı ayrımcılık ve zulme işaret edildi.
Nobel ödülüne sahip Hint asıllı Prof. Amartya Sen, Myanmar'ın tarihten günümüze ülke yapılanmasını ve kilometre taşlarını anlattığı konuşmasında, adalet vurgusu yaptı. 'The İdea of Justice' isimli kitabı 30'dan fazla dile çevrilen Harvard Üniversitesi Ekonomi ve Felsefe Profesörü Sen, bir ülkede adalet olmadan huzur ve barış ortamının yerleşemeyeceğini belirtti.
Panelistler arasında yer alan Amerika Merkezli Arakan-Rohingya Birliği (ARU) Genel Direktörü Prof. Wakar Uddin, Arakanlı Müslümanlara yapılan ayrımcılığı tarihi dönemleri itibari ile açıkladı.
AA muhabirine yaptığı açıklamada, ''Bu tür toplantılar, bu sorun çözülünceye kadar devam etmeli'' diyerek, konunun devamlı gündemde tutulmasının durumun aciliyeti bakımından ne denli önemli olduğuna dikkati çeken Uddin, panele ev sahipliği yapan Columbia Üniversitesi yetkililerine de büyük teşekkür borçlu olduklarını söyledi.
Myanmar hükümetinin azınlık ve insan hakları konusunda benzeri olmayacak kadar vahim bir durumda olduğunu söyleyen Uddin, ''Arakan'da polis tarafından her altı ayda bir Müslüman köylerine gelip sayım yapılıyor, izinsiz köy dışına çıkmış olanlar var ise bir daha köye alınmıyor'' dedi.
Uluslararası toplum sesini yükseltmeli
Uluslararası Af Örgütü'nde direktör olarak çalışmış, birçok Asya ve Afrika ülkelerinde, Bosna, Afganistan ve Guatemala'da insan hakları gözlemcisi olarak görev yapmış T. Kumar da Myanmar'da yaşanan insanlık dramına dikkati çekti. Ülkede, darbe öncesi ve sonrası gelişmeleri kronolojik olarak ortaya koyan Kumar, Myanmar'da 1962'ye kadar herkesin vatandaş kabul edildiğini, ancak bu yıldan başlayarak 1982'ye gelinen süreçte Müslüman azınlığa 'artık siz bu ülkenin vatandaşı değilsiniz'' denildiğini söyledi.
''Vatandaş olmayınca bir ülkede var olamıyorsunuz, vatandaş değilseniz, okul yok, iş kurmak yok, hastaysanız tedavi yok, ilaç yok'' diyen Kumar, hükümetin bu uygulaması sonucu ölümlerin hızla arttığını söylerken, ''Bu yıllardır süren bir taciz, bunun için sesimizi yükseltmeliyiz ve uluslararası toplum olarak harekete geçmeliyiz'' dedi.
İnsan Hakları Gözlemci Grubu Asya Bölümünde Direktör yardımcısı olan ve bu konularda Guardian, Wall Street Journal gibi gazetelerde yazıları yayımlanan Elaine Pearson da bölgede yaşanan problemin ciddi boyutta olduğunu ve uluslararası camianın dikkatine sunulması gerekliliğini vurguladı.