TÜRGEV Başkanı Arzu Akalın BM’de konuştu

Arzu Akalın New York'taki son bir haftanın değerlendirmesi ile ilgili USA SABAH'a yaptığı açıklamada BM'de yapılan toplantılarda çok olumlu tepkiler aldıklarını ifade etti.

Başkan Akalın, "Suriye'de savaşta mağdur olan kadınlar ve çocuklarla ilgili yaptığım konuşmada görsel sunum sırasında salonda gerçekten bu soruna duygulanarak ağlayan dinleyiciler vardı" dedi.
TÜRGEV Başkanı Akalın şunları kaydetti:
BM'deki konuşma tamamlandıktan sonrada bir çok ülkenin kadınları yanıma gelerek 'biz orada yaşanan acıyı televiziyon ekranlarından dinliyorduk, ama siz bize bu sorunun bize daha çok içine çektiniz. Bir çok insanın çektiği sıkıntılarını bize aktardınız, bir şekilde bölünmüş olan çocukların hikayeleri bizi çok duygulandırdı' dediler'' .
Akalın, konuşmasına şöyle devam etti: "Dinleyicilerin bir o kadarı da 'Daha fazla çalışma yapmamız gerektiği konusunda bize bir sorumluluk yüklemiş oldunuz, duygusal manada da bizim de zaten amacımız buydu. İnsanları bu sorunu ve neler yapılması gerektiğini düşünmeye yöneltmek ve onları küçük da olsa bir şeyler yapmaya yöneltmek istiyoruz' diyerek bana düşüncelerini aktardılar."

ABD'den sonra, İngiltere ve Almanya da vakıf çalışması
Son bir yıldır ABD'de TÜRGEV çalışmalarının sağlıklı bir şekilde devam ettiği belirten Akalın, "Türkiye'ye döner dönmez proje çalışmalarımız devam edecek. Bunların en önemlisi de İngiltere: Bu projede İngiltere'de bir vakıf kurma çalışmalarımız var. Tıpkı TÜRGEV'in Türkiye'de faliyetlerini sürdürdüğü TÜRKEN Vakfı'nin Amerida'da çalışmalarını sürdürdüğü gibi İngilterde'de çalışmalarımız olacak. Yine eş zamanlama olarak Almanya'da çalışmalarımız sürüyor, başka bir ifadeyle ile yurt dışında açılmak noktasındaki çalışmalarımızı hızlı bir şekilde gerçekleştireceğiz. Onun dışında da Türkiye'de biz her sene kapasitemizi yüzde yüz artırmak, böyle bir hedefle geçen yıl yola çıktık ve 2014 yılında da bunu yakalamış olduk."

TÜRGEV'in hizmetleri
2015 yılında yurtlarımızda misafir kalan kız öğrenci sayımızı 2014 ile mukayes edildiğinde yüzde yüz daha artırmayı planlıyoruz diyen TÜRGEV Başkanı Akalın, "Özellikle doğu illerde Diyarbakır, Mardin, Gaziantep ve Şanlıurfa'da da yurt açmak nokasında hedeflerimiz var" bilgisini verdi.
Akalın ayrıca, vakıf olarak Türkiye'ye sığınan Suriyelilere el uzatmaya çalıştıklarını ve başta BM olmak üzere uluslararası toplumun bu konuda daha fazla çaba göstermesi gerektiğininin altını çizdi.
Çeşitli illerde ortaöğretim ve yükseköğretimde kız öğrencileri barındırdıklarını ifade eden Akalın, "60 tane Suriyeli kızımız Edirne, İstanbul ve Konya'daki yurtlarımızda misafirler. Onlar bir taraftan bizim yurtlarımızda kalıyorlar, bir taraftan da burs noktasında da bu kardeşlerimizi destekliyoruz" diye konuştu.
Suriyelilerin barındığı kamplara yaptıkları ziyaretlerde karşılaştıkları hikayeleri muhataplarına aktardıklarını dile getiren Akalın, "Biz BM'nin ve onun dışındaki uluslararası örgütlerin de kuruluşların da bu konuya dair çalışmalar yapması gerektiğini düşünüyoruz. Hem bu sorunun dünyada daha fazla konuşulması hem de bir taraftan eğitimi yarıda kalan çocuklara, perişan haldeki kadınlar ve sakat kalanlara yardım edilmesi gerekir" diye konuşmasına devam etti.
Akalın, toplantılarda BM'den çözüme dair çok daha etkin uygulamalar duymayı umduklarını ancak hayal kırıklığına uğradıklarını da ifade ederken, "Bu noktada çalışmaların yapılması planlanmaktadır. Ancak savaş beşinci senesine giriyor. Dolayısıyla planlama noktasını çoktan geçmiş olmamız gerektiğini düşünüyorum" diye konuştu.
Kamplardaki Türkçe sözler: "Erdoğan'a dua ediyoruz"
Arzu Akalın, kamplarda yaşayan kadınların sorunlarına da değinerek, kadınların en büyük sorunlarının çocuklarının geleceğini ve onların ihtiyaçlarının karşılanmasını nasıl temin edecekleri konusu olduğunu kaydetti.
Kamplardaki yetişkinlerin çok az Türkçe bildiklerini anlatan Akalın, "Her biri bildikleri az sayıdaki Türkçe kelimelerle 'Erdoğan'a dua ediyoruz' dediler. Bu bizi çok etkiledi. Türkiye Cumhuriyeti devletinin onlarının yanında olduğunu ve her manada kucakladığını hissettiren cümlelerdi bunlar" dedi.