Osman BEKAR: Vleminckx mi? Sneijder mi?

1917-1918 yıllarında futbolla tanışan Ankara, 20 bin nüfusuna rağmen Sultani İdman Yurdu, Ankara İdman Yurdu, Anadolu Sanatkarangücü, Talimgahgücü, Bahriyegücü gibi güçlü takımları kurarak başkent futbolunun temellerini atmış.
Bu yıl ilk defa Gençlerbirliği Ankara'yı tek takım olarak süper ligde temsil ederken hem mali yapısı hem de transfer politikasıyla büyük takımlara örnek olmaya devam ediyor. Türkiye'de çıktığı ilk maçta Antalyaspor'a 4 gol atan Björn Vleminckx'un Belçika'nın Club Brugge takımından yarım sezonluk kiralandığını ve kulübüne tek kuruş bonservis ödenmedi. Vleminckx'in kendisine 25 bini menajerine olmak üzere, 250 bin Euro. Sürekli Belçika'dan transfer yapan Trabzonspor bu transferlerin hiçbirinden verim alamazken birçoğunu bedelsiz olarak yollamak zorunda kaldı.. (Karel D'haene, Kurt van de Paar, Hans Sommers, Bernd Thijs, Christian Bruls, İbrahima Yattara…) Gelelim maç başı ücreti hariç bonservis, imza parası, yıllık ücretleriyle birlikte 23 milyon euroluk net maliyetiyle Galatasaray'ın yeni transferi wesley sneijder'e. Sneijder bu sezon 8 maçta forma şansı bulup 2 gol - 3 asist ile takımına katkı sağladı. Avrupa ve İtalya'daki mali kriz nedeniyle oyuncularından sözleşmelerinde FEDA isteyen İnter'in teklifini kabul etmeyince kadro dışı kaldı.
Kulüpler vergi affı için Maliye Bakanlığı'nın ve Başbakanlık'ın kapılarını aşındırdığı sırada bu kadar yüksek maliyetli bir transferin beklentileri karşılayıp karşılamayacağı muamma..
Zira 110. yabancı oyuncuyu transfer eden Galatasaray'ın bu konuda oldukça sabıkalı.
Bir yanda 250 bin euro'luk Björn Vleminckx bir yanda 23 milyon euroluk Wesley Sneijder.
Bir yanda borcu olmayan Gençlerbirliği bir yanda yaklaşık 375 milyon lira borcu olan Galatasaray...
Bence kulüplerin Cavcav'dan öğreneceği çok şey var.
Başlıktaki gibi 250 bin euro'ya Vleminckx mi? 23 milyon euro'ya Wesley Sneijder mi?
Tercih sizin.