Kilden Hayaller

İnsan hayatı için vazgeçilmez öneme sahip olan toprak, sanatsal ürünlerin ortaya konulmasında da yüzyıllardır kullanılıyor. Geçmiş medeniyetlere ait topraktan yapılmış pek çok tarihi eser, arkeolojik kazılarla gün yüzüne çıkarılıyor. O zaman görüyoruz ki asırlar önce belki bir ustanın belki zamanın ünlü bir sanatçısının elinden çıkmış olan türlü eşyalar, heykeller yine toprağın bağrında yaşamaya devam etmiş. Ressam ve heykeltraş Gülsün Kara da böylesine kadim bir sanata ürün verenlerden. İnsanın yüzünün hep toprağa dönük olduğunu vurgulayan Kara, "Toprakla uğraşmak, ona renk ve şekil vermek, öğretici bir süreç ve büyük bir keyif" dedi.
TOPRAK, TIPKI İNSAN
"Kilden Hayaller" adlı sergisinin açılışı dolayısıyla konuştuğumuz sanatçı Gülsün Kara, sanat hayatına TMO Turan Güneş Atölyesi'nde Sabri Akça ve Söbütay Özer'le resim çalışarak başladığını söyledi. Uzun yıllar resim yaptıktan sonra heykel ve seramiğe başladığını ifade eden Kara, seramikte renklerle birlikte resim ve desenin hep bir arada olduğunu, bunun kendisini mutlu ettiğini kaydetti. 35 senelik sanat hayatının 10 yılını seramiğe verdiğini de dile getiren Kara, "Kille uğraşmak, onu renklendirmek, fırından çıkışı insan hayatının çeşitli evreleri gibi" diye konuştu.
KADIN VE DOĞA OBJELERİ VAR
Ürettiği objelerde çoğunlukla mutluluk temasını ön plana çıkarmaya çalıştığını belirten Kara, kadının çaresizliği üzerine de ürün verdiğini söyledi. Kara sözlerini şöyle sürdürdü: "Eserlerimde ağırlıklı olarak yeşil rengi tercih ediyorum. Doğayı çağrıştırıyor bana. Kadınlarla ilgili olarak yaptığım çalışmalarda kızlarımın çizgileri var. Beni yakından tanıyanlar onu görürler. Çevreden etkilenmemek mümkün değil. Şehirde büyüdüyseniz şehir, köyde büyüdüyseniz köy objeleri oluyor. Son dönemde atık ahşapları da seramik ve camla birlikte kullanıyorum." Gülsün Kara'nın sergisi, 22 Haziran'a kadar Atpazarı Sok. 13 numarada görülebilecek.