Asfaltın bittiği yer 'off-road'

Off-road, doğayla iç içe bir ortamda, asfaltın, apartman kültürünün, yolun, trafiğin yani medeniyetin bittiği yerde başlar… Bu sözler Ankara Doğa Sporları ve Off-Road Kulübü Başkanı Mustafa Özgiray'a ait. Özgiray, offroadun diğer motor sporlarından farklı olduğunu anlatarak, "Bu spor Formula 1 yarışlarındaki gibi özel olarak dökülmüş asfaltlarda değil çamurun, batağın, su birikintilerinin içinde kısacası zor şartlar altında yapılır" dedi.
"MÜCADELEYE DAYALI"
Off-roadun hıza dayalı olmadığını, mücadele, hırs, zevk alma ve sürüş kabiliyetiyle yapıldığını anımsatarak, "Off-road'ı sevmek için mutlaka doğayı da sevmek gerekir. Bu sporu izlemek için medeniyeti terk etmek gerekir. Çünkü apartmanların, yolların, trafiğin olmadığı bir yerde yapılır offroad. İnsanlar sadece belediyenin piknik için ayırdığı alanları görebiliyorken bizim sayemizde doğanın farklı güzelliklerini keşfedebiliyor. Off-road'çı olmak doğayı sevmek, doğaya sahip çıkmak demektir" diye konuştu.

TAM GÜVENLİKLİ
Off-road'ın diğer yarışlardan daha güvenli olduğunu anlatan Özgiray, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bizim yarışlarımız hıza dayalı değil. Ancak en zor geçitlerden güvenli ve estetik bir biçimde geçmeye dayalı. Bu nedenle güvenlik konusunda sıkıntı yaşamıyoruz. Ama yine de araçlarımızda dünya standartlarındaki homolige dediğimiz güvenlik sistemi mevcut. Yani yanmaz tulum, kask gibi güvenlik önlemlerini önceden alıyoruz.
'SEVMEYEN YAPAMAZ'
Off-roadcu olabilmenin şartlarını ise Mustafa Özgiray, sözlerini şöyle sürdürdü: "Her şeyden önce iyi bir şoför olmak gerekir. Bir off-roadcunun hem doğayı hem aracını çok iyi tanıması gerekir. Ayrıca işini çok sevmesi gerekiyor. Çünkü dere, çamur, batak içinde mücadele ediyorsunuz. En zor geçidi en kısa sürede geçmeye çalışıyorsunuz. Hem fiziki hem zihinsel olarak çok yorucu bir iş onun için sevmeyen yapamaz."