Hüseyin KOCABIYIK: Çok bağırınca haklı olunmaz!

ODTÜ'lülere soruyoruz: Uluslararası Atıf Endekslerinde yeriniz ne?
Niye altmış yıldır bir NOBEL ödülü adayı dahi çıkaramadınız?
Niye Türkiye'nin başarılarına düşman olan gruplar sizin üniversitenizden çıkıyor?
Niye Göktürk-
2 Uydusu'nun uzaya fırlatıldığı günü millete zehir ettiniz?
Niye başörtülü öğrenciler taciz ediliyor o üniversitede? Bunları soruyoruz.
Bunları sormak için birilerinden muvafakat mı almamız gerekiyor?
Sahtekarlığa hiç lüzum yok. Benim ne yazdığım belli: Benim ne bu üniversitede doğru düzgün okuyanlara bir sözüm var...
Ne de "ODTÜ kapatılsın" diye bir cümle yazdım.
Benim dediğim şu: Siz önce dönün ve kendinize bir bakın. Yarım asrı devirmiş bir üniversite olarak vaziyetiniz hiç parlak değil.
Vatandaşın vergileriyle varlığını sürdüren bir üniversitenin bu kadar kibir içinde olması kabul edilemez.
O nedenle ODTÜ'lü bir kısım güruhun saldırganlığı hiçbir şey ifade etmiyor. Ayrıca herkes dünkü SABAH Ankara'nın manşetine bir baksın. ODTÜ kendi arazisinde sosyal tesis yapmak amacıyla nasıl ağaç kıyımı yapmış, bir görsün.
İddiamı tekrar edeyim: ODTÜ giderek kötü bir imaja sahip, kötü enerji üreten bir üniversite haline geliyor. ODTÜ'lü olmayı bir kimlik öğesi olarak benimsemiş olan doğru düzgün ODTÜ'lüler bana laf yetiştireceklerine oturup üniversitelerini bu habis tümörden nasıl kurtaracaklarına kafa yorsunlar.
Hiçbir tartışma durup dururken başlamaz!