Osman BEKAR: Avrasya'dan İstanbul'a

Önümüzdeki pazar günü eski adıyla Avrasya Maratonu yeni adıyla Vodafone İstanbul Maratonu yapılacak.
Yıllardır düzenlenen, yabancı pek çok atletin ve Asya'dan Avrupa'ya koşarak, yürüyerek, dans ederek, piknik yaparak geçmek isteyen İstanbullular'ın yoğun ilgi gösterdiği Avrasya Maratonu bundan sonra Vodafone'nin desteğiyle İstanbul Maratonu olarak koşulacak. Avrasya Maratonu'nun bugünlere kadar gelmesinde başta İstanbul Büyükşehir Belediyesi olmak üzere Spor A.Ş.'nin büyük bir payı var. Yıllardır bu büyük organizasyonu üzerine hep bir tuğla daha koyarak yürüten İstanbul Büyükşehir Belediyesi, şimdi arkasına ciddi sponsor desteği alarak İstanbul'a ait bir spor organizasyonu markası yaratma konusunda önemli bir adım attı.
Organizasyon dünyada yapılan şehir maratonları arasında zaten önemli bir yere sahipti ancak şimdi İstanbul adıyla anılması ile inanıyorum ki hem İstanbul için hem de ülkemiz için önemli bir spor markası olacaktır. Ve ülkemize ait böyle bir marka organizasyon fikri beni hem heyecanlandırıyor hem de gururlandırıyor.
Vodafone İstanbul
Maratonu'nu diğer maratonlardan ayıran en önemli özellik koca koca binaların arasında değil iki kıtanın arasında koşulması. Mesela dünyanın en önemli maratonları arasında yer alan New York Maratonu'na katılmak ücretlidir. Maratonda yer almak isteyen atletler katılım payı olarak 353 dolar öderler. Halk koşusunda yer alan atletizm meraklıları ise koşu sırasında ya da koşu sonrasında aldıkları her su için, çikolata için para öderler.
Yani New York Maratonu'nda koşanların şortlarının cepli olması ve o ceplerde para bulunması gerekiyor.
Ancak Vodafone İstanbul Maratonu'na katılan ne profesyonel atletler, ne de vatandaşlar cepli şort giymek zorunda değil. Hatta yarış sonrasında vatandaşlar için bir erzak torbası hazır bulundurulur ve bu çantanın içinde su, çikolata, muz ve meyve suyu bulunur. Profesyonel atletler için de dereceye girenlere hatırı sayılır para ödülleri verilir.
Tabi bu konuda beni umutlandıran en önemli konu ise Vodafone gibi uluslararası bir şirketin bu maratona destek vermesi. Yasalar çıkarılmasına rağmen sporda sponsorluk konusunda istediğimiz seviyeye bir türlü gelememiştik. Ben bu işbirliğinin ve dayanışmanın sponsorluk konusunda milat olacağını düşünüyorum.
Organizasyonda Vodafone'nin yanı sıra birçok daha sponsor var. Ve bu sponsorlar istedikleri geri dönüşü aldıklarında ülkemizin diğer markalarının da bu konu da cesaretleneceğine inanıyorum.
Haftalar öncesinde reklam çalışmalarının başlaması, hatta dizi filmlerin senaryolarına maraton ile ilgili repliklerin konulması da ana sponsorun bu organizasyonu ne kadar önemsediğinin en önemli kanıtı. Bunun diğer markalara da örnek olmasını diliyorum. Yarınlar için beni heyecanlandıran İBB'ye Spor AŞ'ye, Vodafone'ye ve diğer sponsorlara çok teşekkür ediyorum…