Geç başladı ama şampiyon oldu

O, fitness ve bilek güreşinde usta. Ankyra Spor ve Yaşam Kulübü Emek Şubesi'nin Spor Koordinatörlüğü'nü üstlenen Metin Sekin, birçok ödülün sahibi. Sekin, geç başladığı sporda yaptığı başarılı çalışmalarla kısa sürede başarısını kanıtladı.
Sizi tanıyabilir miyiz?
8 Temmuz 1984 Batman doğumluyum. 7 yıldır Ankara'da yaşıyorum. Gazi Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu mezunuyum. Ankyra Spor ve Yaşam Kulübü Emek Şubesi Spor Koordinatörüyüm. Lisanslı fitness ve bilek güreşi sporcusuyum.
Spora nasıl başladınız?
Ben spora aslında sokakta başladım. Arkadaşım, cimnastiğe gitmesinden dolayı sürekli çimlerin üzerinde hareketler yapardı. Ben de onu taklit ederek onun yaptığı birçok hareketi yapmaya çalışırdım. Arkadaşımla yine bir gün çalışırken spor salonu sahibi olan ilk hocam beni salonuna çağırdı ve düzenli bir şekilde spor yapmaya başladım. Daha sonra okulun cimnastik takımına girdim. Bu şekilde spora başlamış olmam, üniversite sınavlarında kendime Beden Eğitimi ve Spor bölümlerine girmem için hedef oldu. Gazi Üniversitesi'ni okudum. Üniversitede de cimnastik takımında yer aldım. Daha sonra cimnastik ile fitness çalışmalarını birleştirerek fitnessa başladım.
Spora çok geç başlamışsınız? Sizden önce spora başlayanlara göre çok dezavantaj değil mi bu durum?
Evet aslında spora geç başlamanın sıkıntısını yaşadım. Ama bence sporun yaşı yok. Eğer küçük yaşta spora başlasaydım çok daha başarılı olabileceğime inanıyorum. Yine de bu eksikliğimi çalışarak kapatmaya çalıştım. Sonuçta hem fitness hem de bilek güreşinde Ankara bölge şampiyonlukları ile Türkiye Şampiyonalarında birçok derece aldım. Üniversiteler arası Cimnastik Türkiye Şampiyonası'nda da şampiyonluğum var.
Uzun zamandır 7'den 70'e birçok kişiye sağlıklı yaşam adına spor yaptırıyorsunuz. Sizce kişiler spor yapmak için neden özel spor salonlarını tercih etmeli?
Evet yaklaşık 8 senedir birçok kişiye spor yaptırıyorum. Ankara iklim şartları nedeni ile kışın dışarıda spor yapabilmek için uygun bir şehir değil. Dolayısıyla kapalı alanlarda spor yapmak zorunlu hale geliyor. Ben ve aynı işi yaptığım meslektaşlarım tam da bu noktada kişilere yardımcı oluyoruz. Özel spor salonlarında eğitmen eşliğinde spor yapıyor olmak, kişilerin sakatlanma riskini ortadan kaldırmakla birlikte daha kısa sürede gelişimlerini sağlamak önemli. Ayrıca grup egzersizleri ve diğer aktivitelerinde olması sporu çeşitlendirmek açısından kişinin sporu sevmesini sağlar. Özellikle sporu beslenmeyle desteklediğimizde daha kaliteli yaşam standartlarına ulaşırız. Haftada en az üç gün spor yaptığımızda düzenli anlamda sporu yaşantımıza sokmuş oluruz. Ben buradan kendini seven herkesi spor yapmaya davet ediyorum.
'SPOR YAPAN İNSAN SAYISI ARTTI'
Salon sporlarının ülkemizdeki gelişimi bize aktarabilir misiniz? Ankaralı spor salonlarına ilgi gösteriyor mu?
Gelişmiş ülkelerde spor yaşamın vazgeçilmez parçası. Türkiye'de yeni yeni hayatımıza girmeye başladı. Bu mesleğe ilk başladığımda salona spor yapmaya gelen sayısı çok azdı. Fakat bugün ciddi anlamda yoğunluk yaşıyoruz. Bu da bize spor yapan insan sayısının ne kadar arttığını gösteriyor. Ankara'da son yıllarda birçok spor merkezinin açılması burada yaşayanların salonlara ilgisini ciddi oranda arttırdığını düşünüyorum. Spor salonlarından fayda sağlandığının görülmesi bu bakış açısının daha pozitif olmasını sağlıyor.
Hangi durumlarda spor sağlığa zararlı olabilir?
Spor düzensiz uygulandığı zaman zararlı olabilir. İnsanlar kilo vermek için geçici süreliğine spor ve diyet yapıp, arzu ettikleri kiloya indikleri zaman sporu bırakıyorlar ve tekrar kilo alıyorlar. Böyle durumlarda insanlar metabolizmalarını daha zorluyorlar. İnternetin dezavantajlarından biri de insanların doğruluğundan emin olmadıkları bilgilere ulaşmalarıdır. Bu bağlamda kulaktan duyma ya da yanlış edinilmiş bilgilerle spor yapmaya başlandığında kişinin kendisine uygun olmayan spor branşına başlaması ile sonuçlanabiliyor. Aynı şey diyette de geçerli. Birisinin uygulayıp da kilo verdiği diyet programı hemen başka insanlar tarafından da uygulanmaya başlanıyor. Bu da çok tehlikeli sonuçlar çıkartabiliyor. Bu nedenlerden dolayı spor yapmak için mutlaka bir spor eğitmenine diyet için de diyetisyene danışmak da fayda var.

'HEM FİTNESS HEM DE BİLEK GÜREŞİ TÜRKİYE ŞAMPİYONALARI'NDA BİRÇOK DERECE ALDIM'
Spor merkezlerinde ne tür sporlar yapılabiliyor?
Öncelikle kişinin amacı ve hedefleri doğrultusunda kişiye özel çalışma programları oluşturulabiliyor. En çok tercih edilen egzersizlerin başında fitness çalışmaları geliyor. Bayanlar özellikle pilates vb. grup egzersizlerini tercih ediyorlar. Diğer taraftan yüzme hem kilo vermek açısından hem de özellikle bel problemi olan kişiler tarafından tercih ediliyor. Kişilere ilk gelindiği zaman bir çalışma programı hazırlıyoruz. Bazı kişiler ise Personal Training (PT) denilen birebir eğitmen ile çalışma şeklini tercih ediyorlar. Özel durumu olan kişiler için PT çalışmalarını özellikle tavsiye ediyoruz. Spor merkezlerinin büyüklüklerine göre squash, tenis, masa tenisi, çocuk egzersiz programları, okçuluk gibi… Birçok egzersiz çeşidi de üyelere sunulabiliyor.
'SPOR VE BESLENME MUTLAKA BİRLİKTE DEĞERLENDİRİLMELİ'
Profesyonel ya da amatör olarak spora başlamak isteyenlere tavsiyeleriniz nelerdir? n Daha önce de belirttiğim gibi sporun yaşı yoktur. Spor mutlaka bir yaşam şekli haline getirilmelidir. Spor tek başına yeterli olmayacaktır. Spor ve beslenme mutlaka birlikte değerlendirilmelidir. Spora başlamadan önce özellikle yetişkinlerin bir doktor kontrolünden geçmelerinde fayda vardı. Spor ilk etapta sağlık için yapılmalı, eğer profesyonel bir şekilde yapılmak isteniyorsa da iyi bir eğitmenle çalışılmalıdır. Özellikle spora küçük yaşta başlamak çok önemlidir. Temel olarak yapılacak spor branşları yüzme ve cimnastiktir. Temelde bu iki spor disiplinini yapmış çocuklar ileride her türlü spor branşına yönlendirilebilirler.