Hasan ÖTKÜN: Ankaragücü ağlamasın!

Ankara'da spor arenasında son yılların en heyecanlı bekleyişi: Ankaragücü'nün Olağanüstü Genel Kurul'u. İki kez ertelenen Genel Kurul'un akibeti gerçekten önemli. Yılların koca çınarı kurumak üzere olan kökünü kurtarma açısından belki de son kozunu oynayacak. Ya birileri çıkıp Ankaragücü'ne harbi şekilde sahip çıkacak ve 'kurtuluş reçetesi'ni yazarak bu takımı sırtlayacak, ya da Cumhuriyeti'nin kalbi Ankara'nın sembolü olan takım kepenk indirecek.
Görünen o ki: üzerinde kara bulutların hiç dağılmadığı Ankaragücü'ne 'güneşli günler'in gelmesi zor gibi.
İyiye, güzele giden yolların TIR yükü sorunlarla dolu olması birilerin çıkıp takımı sahiplenmesini engelliyor gibi. Ankaragücü yoğun bakımda. Hayati tehlikesi sürüyor. Beklenen müdahale geciktikçe, yaşam şartları 'eks' olma yolunda hızla ilerliyor. Bir başka deyişle; Ankaragücü, 'yaşam destek ünitesi'nde hayata bağlanabilmek için çırpınıyor. Ankaragücü'nün olmadığı bir Başkent futbolunu düşünmek dahi istemiyorum. Hiç kimse kerameti kendinden menkul zannetmesin.
Tütüneker rüzgarı
Osmanlıspor, geçen sezon Ankaraspor adıyla Spor Toto Süper Lig'e çıkma şansını kelimenin tam anlamıyla elinin tersi ile itmişti. Bu sezon yeni ismi, yeni renkleri ve formasıyla sezona fırtına gibi girdi. İlk yarının son üç maçına kadar ortaya koyduğu performans ile 'bu iş bitti' dedirtti. Ancak, 'futbolda dün yok, bugün var' gerçeği kendisini bir kez daha gösterdi. o 'tıkır, tıkır' işleyen makinanın dişlilerine birden 'çomak' girdi. Kayseri'de gelen yenilgi ve maç sonrası yaşanan olaylar teknik direktör Osman Özköylü'nün istifasına neden oldu. Ardından Yılmaz Vural ile yola devam etmek isteyen Osmanlıspor'da evdeki hesap çarşıya uymadı. Yılmaz hocaya 'hoş geldin' ile 'güle güle' neredeyse aynı anda söylendi. Başkent'e bir haller oluyor. Göreve gelen teknik adamlar nedense uzun ömürlü olmuyor. Osmanlıspor'da şimdi Uğur Tütüneker rüzgarları esmeye başladı. Bu rüzgar yelkenleri doldurup Osmanlıspor'u şampiyonluk limanına taşıyabilecek mi? Bekleyelim, görelim
A.Gücü'nün olmadığı bir Başkent futbolunu düşünmek istemiyorum.