Perşembe 11.06.2015

Yusuf YALKIN: Cavcav'ın dikkatine!..

Gençlerbirliği'nde İskoç hoca dönemi… Acaba Stuart Baxter adını duyduğunuzda heyecanlandınız mı?
Aklınıza, "Demek ki bu takım artık zirveye oynayacak" düşüncesi geldi mi?
Ya da, "Vay.. Vay… Vay… Cavcav bu adamı nasıl ikna etti de Türkiye'ye getirdi?" gibi bir hayret ifadesi kullandınız mı?
Ben bu üç soruya da rahatlıkla "Hayır" cevabını verdim! Neden?.. Ön yargılı olmak istemem, ön yargılı insanları da sevmem ama bu kişi "Önemli bir şahsiyet" olsaydı; duyardık be birader!
Her gün internet başındayız… Karşımıza bir yerde çıkardı… Kulüp özgeçmişini geçti… Dişe dokunur bir şey yok! Ama benim derdim başka:
"Eğer mevcut kadroyu koruyup; ıvır zıvır değil, başta kaleci olmak üzere kaliteli 4- 5 futbolcu almayacaksan, kimi getirirsen getir; ne yazar?" Ha 7.ci olmuşsun, ha 13.cü; fark etmez!
Sorum şu: "O zaman Mesut Bakkal ya da ondan öncekiler neden gönderildi? Kalsalardı, hiç olmazsa şunu derdik; "Teknik adamda istikrar sağlamaya başladılar!.." Bu da yok!
Mantık aynı; "Düşmeyelim de; gerisi önemli değil!.." Bu senaryo senelerdir değişmedi.
Çünkü, G. Birliği'nin hesap soracak seyircisi bulunmuyor… Sesini yükselten bir kitle yok… Az sayıda bir grup "Tiyatroda gibi" maçları takip ediyor yıllardır. Kuzu gibiler! Düşünebiliyor musunuz; Sayın İlhan Cavcav, üç büyük kulübün birinde başkan olsaydı; çeyrek asrı geçen bir süre o koltukta kalabilir miydi? Sıfır ihtimal! Seyirci en fazla 3. senesinde ortalığı yangın yerine çevirirdi… "Kardeşim bakın borcumuz yok… Tesislerimiz mükemmel… Alt yapı falan.. filan…" laflarını kimse dinlemezdi… Seyirci sussa; İstanbul medyası zaten işi bitirirdi!
Bırakın İstanbul'uA.Gücü'nde bile, "Bu orta sıra muhabbetine" kimse bu kadar tahammül etmez; kulübü onlarca kere basmaya kalkarlardı… Elbette bu "Çağdışı tepkilenmeleri" tasvip eden birisi değilim; teşbih yapıyorum!
Peki, neden bunları yazdım? Sayın Başkan'a bir misyonu olduğu gerçeğini hatırlatmak için…İlhan Ağabey beni sever; ben de onu sever sayarım!
Bu sebeple net ifadeler kullanmakta bir sakınca görmüyorum… İlhan Abi, artık başkent seyircisine zirveye oynayan, keyif veren, heyecanlandıran bir kadro seyrettirmelisin… Zaman su gibi akıp gidiyor; insan her şeyi durdurabilir; zamanı asla! Bu nedenle, tren kaçmadan İskoç'un eline "Taş gibi bir kadro" ver! Hiç olmazsa yeni sezonda Ankara'daki spor yazarları olarak bizler de bir kere hava atalım. Babıali basınının afralarından tafralarından bıktık usandık!

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.