Osman BEKAR: FIFA ve dönen dolaplar

Dünya spor kamuoyu FIFA'da yaşanan gelişmelerle şokta.
Oysa daha önce uluslararası organizasyonların ülkelere verilmesi aşamasında ne tip dolaplar döndüğünü az çok anlatmaya çalışmıştık. Platter'in yardımcılarından Chuck Blazer'in itiraflarından sonra birçok eski yönetici de şike, rüşvet ve yolsuzluk itirafları ile spor kamuoyunu şaşırtmaya devam ettiler. Son olarak da İrlanda Cumhuriyeti Federasyon Başkanı Fransa'ya elendikleri şaibeli maçtan sonra FIFA'nın kendilerine 5 milyon euro ödediğini açıkladı.
Dünya futbolunun başındaki insanların yolsuzluklara, şikeye ve rüşvete bulaşmaları ve o kirli elleriyle ülkelerdeki şike davaları hakkında 'çok temizmiş' gibi ahkam kesmeleri ne kadar tuhaf bir şey değil mi?
Tabi bu pis işlere bulaşanlar sadece itiraf edenlerden ibaret değil. Öyle olduğunu sanıyorsanız da yanılıyorsunuz.
Bu işler ekip işi. Bu tip kirli yapılanmalarda sadece 1-2 kişi olmaz işin içinde. Alınan rüşvetler, paralar bu ekiptekiler arasında pay edilir.
Dünya futbolunun bu insanlarla yönetilmeye devam edilmesi elbette mümkün değil. FIFA'nın yönetimine yeni insanlar gelecek. Ama ben yeni yöneticilerin de bundan daha farklı olacağını zannetmiyorum. Yine aynı şeyler olacak.
Belki gün yüzüne çıkacak, belki de hiçbir zaman bunlar bilinemeyecek. 2016 ve 2020 Avrupa şampiyonalarını düzenleyecek ülkelerin belirlenmesi aşamasında UEFA'nın ve başkanının önce yüzümüze gülerek sonradan nasıl 180 derecelik dönüşle organizasyonları başka ülkelere verdiğini anlatmıştım.
Peki bu adaylık sürecinde de FIFA'da olduğu gibi birileri rüşvet aldıysa, şike yaptıysa. Maalesef birileri bunu itiraf etmedikçe bilemeyeceğiz ama benim o yönde kanaatlerim var.
Dünya futbolunu yönetenlerin bu kadar kir pas içinde olduğu bir ortamda fair-playden, ırkçılıkla mücadelen nasıl bahsedilebilir. Umarım bir gün herkes hak ettiğini alır.