Perşembe 30.07.2015

Pabuçta ustalığın en doğal hali: Yemenicilik

Bir zamanlar ayakkabıda ilk tercih olan yemeniler şimdilerde vitrin süsü durumunda. Yok olmayla yüzyüze kalan yemeniciler de "minyatür" dikiyor

Sabah Ankara, kaybolan meslekler ve ustalarının hikâyelerini anlatmaya devam ediyor. Usta ressam ve deneyimli yazar M. Ali Diyarbakırlıoğlu ile "ayaklara can, ayakkabıya renk katan" bir meslek olan yemeniciliği konuştuk. "Bugün son kalan yemeniciler halk dansları yapanlara yemeni dikiyor" diyen Diyarbakırlıoğlu'nun çarşı pazarlardan çekilen yemenileri fırçasıyla ölümsüzleştirdiği tabloları da bulunuyor.
Yemenicilik nasıl bir meslek, biraz bahseder misiniz?
Yemeni, iki şekilde tanımlanıyor. Birinci tanıma göre yemeni 'Üzeri elle boyanarak veya kalıpla basılarak renk ve desen verilen ve kadınlar tarafından kullanılan bir başörtüsü'. İkincisi ise yemeniyi 'Kısa konçlu, hafif ve kaba bir çeşit erkek ayakkabısı' olarak tarif ediyor. Yemeni, tabanı manda derisinden, yüzü ise sahtiyandan (tabaklanmış ve cilalanmış teke derisi) ibaret, tamamen el emeğine dayanan sağlıklı, giyimi kolay bir erkek ayakkabısıdır. Bugünkü ayakkabılara baktığımız zaman yemeninin biraz kaba bir görüntüsü var. Ayrıca yemenilerin tümünde taban bulunmayabilir. Tabanlı olarak imal edilen yemeniler de vardır. Yemenici de bu işin ehli olmuş, ekmeğini bundan kazanan kişilere verilen isim.
Yemeninin tarihinden bahseder misiniz. Mesela Anadolu'daki varlığından... Nereden gelmiş yemeni?
Yemeninin Güneydoğu illerimize Suriye'nin Halep şehrinden geldiği söyleniyor. Buna varsayıma göre ilk yemenileri Suriye'de yaşayan Yemen kökenli 'Yemeni Ekber' adında bir usta dikmiş. Önceleri daha çok Suriye'de icra edilen bu meslek daha sonradan vatan sınırları içinde kalan Gaziantep, Şanlıurfa, Mardin, Kilis gibi şehirlerimizde de sürdürülmüş ve önemli bir iş kolu haline gelmiş. 1920'li yılların başlarında Gaziantep'te 400 kadar yemenici dükkanı olduğu söyleniyor. Şehrin o dönemde 30 bini aşmayan nüfusu göz önüne alınırsa, bu sayı, yemeninin bir ayakkabı olarak ne kadar yaygın biçimde kullanılıyor olduğuna dair önemli bir fikir vermektedir.
1 YEMENİDE 5 AYRI HAYVAN DERİSİ VAR
Biraz da yemeninin üretim sürecini anlatır mısınız. Bir yemeni üretilirken hangi aşamalardan geçiyor?
Yemeninin farklı bölümleri için farklı malzemeler kullanılır. Tabanı manda derisinden, yüzü keçi derisinden, iç astarı koyun derisinden, iç tabanı sığır veya keçi derisinden ve son olarak da kenarı oğlak derisinden olmak üzere toplam beş farklı hayvanın derilerinin zahmetli bir süreçle dikilmesinden oluşur. Yemeni ökçesiz olarak tersinden dikilir. Tekrar doğru tarafına çevrilerek kalıba sokulur. Etrafının düzgün bir şekilde kesiminden sonra kalıptan çıkarılır. Kenarları balmumu ile sıvazlanmış sicimle dikilir. 'Köşker iğnesi' denilen irice bir çuvaldıza bağlanmış sicim, 'biz' denilen kösele delicinin yardımı ile yemeninin kenarlarına itina ile dikilir. Dikişi bitmiş bir yemenin içine baktığımızda elle 6 sıralı dikiş görürsünüz.
İNSAN VÜCUDUNUN ELEKTRİĞİNİ ALIYOR
Yemeninin, eskilerde yaygın olarak kullanıldığını söylediniz. Bunda çeşit olmamasının yanında başka sebepler de etkili mi? Dönemin ayakkabısı olması ve az çeşidin olması etkili tabi ama asıl sebep kullanışlı, rahat ve sağlıklı olması. Yemenilerin tabanı ile iç astarı arasına yemeni ustaları kil koyarlar. Bunun nedeni ise giyen kişinin vücut elektriğini toprağa vererek tüm vücudun rahatlamasını sağlamaktır. Yemeniler nasır ve mantar gibi ayak rahatsızlıklarına neden olmaz bu tür rahatsızlıkları önlerler. Kullanılan derinin gözenekli yapısından dolayı teri dışarı atarak ayakların nefes almasını sağlarlar. Bu özelliğinden dolayı da parmak arası pişik ve ayak kokusu yapmazlar. Buradan bakınca günümüz ayakkabı sanayisinin piyasaya sürdüğü nefes alan ayakkabı teknolojisini atalarımız 100 yıl önce yakalamışlardı diyebiliriz. Yemeninin diğer bir olumlu ve önemli özelliği de kısa süre içerisinde ayağın şeklini alarak ortopedik hale gelmeleridir.

YEMENİ GİTTİ, MİNYATÜRÜ GELDİ

700 yıllık bir mesleğin kaybolmasında etkili olan sebepler nelerdir, ne oldu da yemenicilik unutuldu?
Yemenicilik zanaatı kalitesiz deri, aşırı işçilik ve fiyat artışı, lastik ayakkabıların ucuz oluşu vb. nedenlerden olumsuz etkilendi ve gerek mesleğe, gerek yemenilere olan ilgi azaldı. Yeni üretim ayakkabıların ardından yemeniye olan ilgi ve isteğin düşmesi de etkili. Bugün itibariyle Gaziantep ve Kilis'te yemeni dikmeye devam ettiği bilinen yalnızca iki usta kaldı. Bu ustalar da diğer son ustaların dediği gibi eleman ve malzeme sıkıntısı çektiklerini söylüyor. Ürettiklerini satmakta zorlandıklarını, satsalar bile değerinde satamadıklarını söylüyorlar. Tamamı el emeğine dayanan bu meslek ustaları şimdi yalnızca halk dansları yapan gruplara ve meraklı turistlere de yemeninin minyatürünü dikmekle yaşamaya çalışıyor. Bu pazar da yerini minyatür yemeni pazarına bırakıyor.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.