Pazartesi 17.08.2015

Deprem kız 16 yaşında

Ülkeyi acıya boğan 17 Ağustos 1999'daki Marmara depremi sırasında doğan Didem bebek şimdi 16 yaşında. 18 bin insanın öldüğü felaketin göbeğinde dünyaya gelen 'deprem kız' büyüdü, balerin oldu

Yaklaşık 16 milyon insanı etkileyen Marmara Depremi'nin ardından 16 yıl geçse de yaşanan acılar ilk günkü tazeliğini koruyor. Ankara'dan İzmir'e Türkiye'nin her yerinde hissedilen ve yakın tarihimizin en önemli olayı olan 17 ağustos depreminde İzmit'te doğan ilk bebek Didem Şimşek bugün 16 yaşına girdi.
MİNİBÜSTE DOĞMUŞ

SABAH Ankara, resmi rakamlara göre 18 bin kişinin öldüğü bir felaketin göbeğinde, binlerce insanın son nefesini verdiği, binlercesinin enkaz altında acıyla bekleştiği dakikalarda doğan ilk bebeği buldu. 16 yıldır 'deprem kuşu' olarak anılan Didem ve annesi Aysun Şimşek, depremi, yaşadıklarını, unutamadıklarını ve 17 Ağustos'ta doğmanın nasıl bir his olduğunu anlattı. "Aylarca hazırlık yaptığım bebeğimi depremin ortasında dünyaya getireceğimi hiç düşünmemiştim" diyen anne Şimşek, "İzmit'teydik, ilk deprem zaten burada olmuştu. O gün ufak sancılarım vardı, zaten doktorum 17 Ağustos'ta doğum yapacağımı söylemişti. Deprem başladığında doğum da başlamıştı. Evde tek kalmış kapıyı açamadığım içinde dışarı çıkamıyordum. Bir yolunu bulup çıktım artık çok kötüydüm bebek doğmak üzereydi ama tüm hastaneler yıkıldığı için doktor bulamıyorduk. Bir hastanenin bahçesinde minibüsün içerisinde zar zor bulduğumuz hemşire doğumu yaptırmıştı" dedi. Hala depremin etkisinden çıkamadıklarını belirten Şimşek, artçı sarsıntıların ve yükselen feryatların arasında gözyaşları içerisinde doğum yaptığını söyledi. Depremde doğum yapmanın hissiz bir şey olduğunu ifade eden Şimşek, "Doğum sırasında hala artçı saldırılar sürüyord6u, etrafta yıkılmış binalar, çığlık atan insanlar, durmadan ölü ve yaralı taşıyan ambulansların arasında doğum yaptığıma mutlu olamadım. Birçok yaşamın kaybolduğu bir yerde yeni bir hayat dünyaya getirmiştim ama mutlu değildim. Hissizleşmiştim, donmuştum. Çok yakılarımızı kaybetmiştik, doğum sırasında sürekli ağlamıştım ama kendime değil kaybettiklerimize. Doğum yaptığım yerin karşısında TÜPRAŞ vardı, patladı patlayacaktı. Buz pateni salonuna yığılmış onca ölü ve ambulans sesleri aklımdan çıkmıyor" diye konuştu.
"KIZIM ÇADIRDA BÜYÜDÜ"
Anlatırken gözyaşlarına boğulan anne Şimşek, "Çocuk odası, kıyafetler, oyuncaklar. Ben bunları hazırlarken kızım bir minibüste doğup, çadırda büyüdü" diye konuştu. Şimşek, "Çocuğumun üzerine örtecek bezi zor bulduk. Hiç doğum fotoğrafımız olmadı haliyle. Doğumdan sonra uzun zaman kızım deprem kız ve deprem kuşu isimleriyle anıldı. Her 17 Ağustos'ta içimde dinmeyen bir acı hissederim, o kimsesizlik, acı. Kızımın doğum günü hiç 17 Ağustos'ta kutlamayız ya bir gün önce ya da bir gün sonra kutlarız. Çünkü onca insanın öldüğü o günde içimizden gelmez kutlamak. Kızımın nüfus cüzdanını çıkarırken ikinci Düzce depremi olduğu için çıkartamamıştık" dedi.
DOĞUM GÜNÜMÜ 17'SİNDE KUTLAMIYORUM
"17 Ağustos'ta doğmak en iyi bildiğine ad koyamamak" diyen Didem "16 yıldır doğum günümü 17 Ağustos'ta kutlamak gelmedi içimden hâlâ da istemiyorum" diye konuştu. Didem, "Çadırda büyüyen bir çocuk olduğum için evi değil o tür yerlerde yaşamayı seviyorum. Bir yerde önümde onca acının tarihiyle ilerleyen bir ömür başka bir yerde tarihe geçmiş büyük bir acı. Beni 'deprem kız' ya da 'deprem kuşu' olarak çağırıyorlar. 17 Ağustos'tan bana bu isimler kaldı" dedi.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.