Başkentte helal gıda seferberliği

BAŞKENTLİ işadamı Mehmet Topçu, kar marjı çok düşük olan ürünlerle insan sağlığını koruyan, gelecek nesillerin akıl, ruh ve beden sağlığına sahip çıkan bir sektörde hizmet verdiklerini ancak tanınmadıklarını söyledi. Helal gıdanın şu anda tüketicinin sadece yüzde 10'u tarafından tercih edildiğini ve burada kamu kurumlarına büyük görevler düştüğünü ifade eden Topçu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından onaylanan Helal Akreditasyon Kurumu'nun (HAK) gelecek açısından umut vaat ettiğini belirtti. Topçu, 23 Kasım'daki "Dünya Helal Zirvesi"nin de yine Cumhurbaşkanlığı himayelerinde İstanbul'da düzenleneceğini ve Türkiye'nin helal gıda konusunda dünyada öncü olma yolunda ilerlediğini söyledi.
"hassasiyet oluşturuyoruz"
Bu konudaki yetkili kuruluşlardan olan Gıda ve İhtiyaç Maddeleri Denetleme ve Sertifikalama Araştırmaları Derneği (GİMDES) tarafından sertifika verilen ürünlerin satışını yaptıklarını ve helal gıdanın tanınması için çaba gösterdiklerini söyleyen Topçu, "Avrupa'da gıdalarda domuzdan elde edilmiş 180 tane katkı maddesi kullanılıyor. Bunların bir kısmı Türkiye'ye de girebiliyor. MSG ve domuz jelatini en bilinenleri. Bunlarla ilgili tartışmalar kamuoyunda da yapılıyor zaten. Bir marka mesela bunu açık açık yazdı. İnsanlarda bu hassasiyeti oluşturmaya çalışıyoruz" dedi.
'Helal gıda aynı zamanda yerli ve milli anlamı taşıyor'
Milli Eğitim Bakanlığı'nın bazı ürünlerin satışını okullarda yasaklamasının da önemli bir adım olduğunu vurgulayan Topçu, "Biz bu konuda yerli ve milli vurgusu yapıyoruz. Helal gıda demek aynı zamanda yerli ve milli demektir. Bu yenilen ürünlerdeki değişik katkı maddeleri çocuk veya yetişkin olsun, akıl, beden ve ruh sağlığına önemli etkiler yapıyor. Mide ve bağırsak hastalıkları hızla artıyor. İnsanların bu kadar agresif olmasının bir nedeni de bu ürünlerdeki katkı maddeleri. Biz işte helal gıdanın faydalarını anlatarak insanımızın sağlığını da korumaya çalışıyoruz" diye konuştu.