Başkent Ankara’da emanetçi gibiyiz

AK Parti Ankara Milletvekili Nevzat Ceylan, Ankara'nın en uzak ilçelerinden biri olan Nallıhan'da dünyaya geldi. Köyünde hala Ankara'yı görmeyen insanların olduğunu belirten Ceylan, başkentte yaşayan vatandaşların sanki emanetçi gibi olduklarını ve kenti sahiplenmediklerini dile getirdi. Biraz Kendin Biraz Kentin'e konuk olan Ceylan, "Ankara tanınırsa çok sevilecek bir şehir" dedi.

Nerede doğdunuz?

Uzunöz Köyü'nde dünyaya geldim. İlkokulu, 5 sınıfın bir arada bulunduğu cami imamının kullandığı bir odada okuduk. Küçük bir odaydı. Okul bizim köyde değildi. İki tane dereyi geçerek okula giderdik. O derelerden geçmek zordu. O zamanlar öğretmen olmak en büyük hayalimizdi. Yatılı öğretmen okulunu kazandım ancak lisede iki kaldığım için gidemedim. Daha Orman Tekniker Okulu vardı o tarihlerde. Onu okudum Düzce'de. Daha sonra Hacettepe Üniversitesi'ni kazandım ve öğretime orada devam ettim. Köy hayatının her safhasında bulunduk. Çiftçilikten hayvancılığa varana kadar her şeyi yaptım. Ben köyden 10-15 yaşında köyden ayrıldım.

Siyaset nasıl başladı?

Okul bittikten sonra Nallıhan Orman İşletme Şefliği'ne tayinim yapıldı. Orada 3 sene şeflik yaptıktan sonra 1984 yılında Doğru Yol Partisi'nden Nallıhan Belediye Başkanı adayı oldum. Bana o zaman Anavatan Partisi de teklif yollamıştı. Aday olduk. Yaşımda 30'du o zaman. Seçimi 30 oyla kaybettim. Seçimi Anavatan Partisi kazandı. Anavatan iktidardaydı o tarihte. 1987'de milletvekili adayı oldum. Seçimde yüzde 19 oy aldık biz. O zaman il barajı vardı ve yüzde 20'ydi. Bin oyla seçimi kaybettik biz. Daha sonra tekrar memuriyete döndüm.

Memuriyet nasıldı?

Milli Parklar Genel Müdür Yardımcısı oldum. Daha sonra genel müdürümüz müsteşar olunca bende genel müdürlüğe vekalet etmeye başladım. 93-95 yılları arasında genel müdürlük yaptım. Türkiye'de en çok Milli Park benim dönemimde ilan edildi. Türkiye'de korunan alan o dönemde 350 bin hektardı ben 750 bine çıkardım. Yüzde yüz arttırıldı. Kaçkar Dağları, Kaz Dağları benim dönemimde Milli Park oldu. 95 yılında görevden alındım. 2 yıl sonra yine aynı göreve getirildim. 4 ay genel müdürlük yaptıktan sonra 28 Şubat süreci yaşandı. 28 Şubat'ta ilk görevden alınan bürokratlardan birisi de ben oldum. 28 Şubat hükümeti kuruldu ve bir hafta sonra be görevden alındım.

SEVMEDEN YAŞAYANLAR VAR

Sonra ne oldu?

99 yılında Doğru Yol Partisi'nin Ankara İl Başkanı oldum. 3 yıl sürdü bu görev... Sonra siyasete ara verdim. 2012 yılında biz AK Parti'ye geçtik. Partide gerek Ar-Ge'de gerek teşkilatta görev yaptım. 2015 yılında yapılan seçimlerde de Ankara'dan milletvekili oldum.

Ankara'nın en büyük sorunu ne sizce?

Ankara'da yaşayanlar Ankara'yı tanımaz. Ankara'yı tanıma hevesi yok. Ankara'da yaşayanların neredeyse tamamına yakını emanetçi gibi duruyor. Sanki burada misafirler. Kimse Ankara'yı sahiplenmiyor. Ankara'nın sıkıntısı bu... Sahiplenmiyoruz. Sahipsiz Ankara... Bir numaralı sorun bu... Ankara'nın sorunlarını sahiplenmiyoruz. Ankara'yı sevmeden, tanımadan, bilmeden yaşayan geniş bir toplum var. Başkentlilik bilinci yok. Dünyanın bütün ülkelerinde başkentte yaşamak ayrıcalıktır.

HER İLÇE AYRI GÜZEL
Ama Ankara gri şehir olarak biliniyor?

Ankara o bürokrasinin soğuk yüzüymüş gibi olan hava şuanda dağıldı. Ankara'nın ticaret merkezi olduğu ortaya çıktı. Şuanda en çok yatırım yapılan bölge... Ankara ticaret, ekonomi, üniversite ve tarih şehri... Ankara'nın her ilçesi ayrı güzel... Taşra ilçeleri ayrı ayrı güzel... Ankara 5 defa tarih boyunca başkentlik yapmış bir şehir... En önemlisi 71 yıl boyunca AHİ Cumhuriyeti'ne başkentlik yapmış şimdi de Türkiye Cumhuriyeti'ne yapıyor. Çok köklü bir şehir Ankara... Ankara tesadüfen başkent olmuyor.