ATSO Başkanı Davut Çetin, Enflasyon Rakamlarını Değerlendirdi

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Yönetim Kurulu Başkanı Davut Çetin, Türkiye İstatistik Kurumu (TUİK) tarafından açıklanan Haziran ayı enflasyon rakamlarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
TUİK tarafından açıklanan verilere göre 2015 Haziran ayı enflasyonunun bir önceki aya göre TÜFE’de yüzde -0,51, ÜFE’de yüzde 0,25 olduğunu belirten Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Yönetim Kurulu Başkanı Davut Çetin, Haziran’da enflasyonun yüzde 0.51 düşüşle beklentilerin üzerinde gerileme kaydettiğini, yıllık enflasyonun ise tüketici fiyatlarında yüzde 7,20, üretici fiyatlarında yüzde 6,73 olarak gerçekleştiğini kaydetti.
Ana harcama grupları itibariyle bir ay önceye göre en yüksek artışın yüzde 2,64 ile eğlence ve kültür grubunda görülürken, en yüksek düşüşün yüzde 2,79 ile gıda ve alkolsüz içecekler grubunda gerçekleştiğini ifade eden Çetin, "Haziran ayıda TÜFE’de aylık olarak en yüksek artış yüzde 40,44 ile yurt içi bir hafta ve daha fazla süreli turlarda olurken bunu yüzde 36,05 ile limon ücreti izlemiştir. En fazla düşüş ise yüzde 38,87 ile domates, yüzde 25,81 ile patates ve yüzde 21,24 ile kuru soğanda olmuştur. Yıllık bazda enflasyonda en yüksek artış sırasıyla yüzde 13,62 ile lokanta ve oteller, yüzde 11,13 ile eğlence ve kültür ve yüzde 9,89 ile çeşitli mal ve hizmetler gruplarında görülmüştür.Yurt içi Üretici Fiyat Endeksinde, sanayinin dört sektörünün bir önceki aya göre değişimleri; madencilik ve taş ocakçılığı sektöründe yüzde 1,79 artış, imalat sanayi sektöründe yüzde 0,41 artış, elektrik ve gaz sektöründe yüzde 1,84 düşüş ve su sektöründe yüzde 0,36 artış olarak gerçekleşmiştir. En yüksek aylık artış ham petrol ve doğal gazda gerçekleşmiştir. Bir önceki aya göre endekslerin en fazla artış gösterdiği alt sektör; ham petrol ve doğal gaz (yüzde 8,62), buna karşılık elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme (yüzde-1,84) bir ay önceye göre endeksin en fazla gerilediği alt sektör olmuştur. Ana sanayi grupları sınıflamasına göre 2015 yılı Haziran ayında en yüksek aylık artış ara mallarında ve en yüksek yıllık artış dayanıksız tüketim mallarında gerçekleşmiştir" açıklamasını yaptı.
KALICI BİR GÜVEN VE ÜMİT OLUŞTURMAYA YETMİYOR
Bölgede TÜFE oranının aylık yüzde -0,48, altı aylık yüzde 5,38 ve yıllık bazda yüzde 6,99 olduğunu bildiren Çetin, bu oranlara göre Antalya, Isparta ve Burdur illerini kapsayan Batı Akdeniz Bölgesi’nin aylık ve altı aylık bazda Türkiye ortalamasının üzerinde, yıllık bazda ise Türkiye ortalamasının altında olduğu görüldüğünü kaydetti. Enflasyon oranının mevsimlik fiyat düşüşleri ile beklentilerin altında kalmasının, özlemini duydukları iyi bir haber olsa da ekonominin geleceği konusunda kalıcı bir güven ve ümit oluşturmaya yetmediğini bildiren Çetin, şöyle devam etti:
"Antalya Toptancı Hali’nde domates fiyatının 65 kuruşa, patlıcan fiyatının 70 kuruşa indiği bu günlerde Haziran ayı enflasyonundaki düşüş büyük bir sürpriz olmamıştır. Ulaştırma, et, zeytinyağı fiyatlarındaki artışa rağmen enflasyonda mevsimlik gerilemeye giyim fiyatlarında sezon indirimleri ve beyaz eşya indirim kampanyaları da katkı yapmıştır. Enflasyonda gerileme oluşturan diğer önemli etken ise iç ve dış piyasadaki durgunluğun devam etmesidir. Uluslararası piyasalarda petrol, demir gibi emtia fiyatlarının gerilemesi enflasyon açısından şanslı bir dönem yaratmıştır. Buna rağmen, enflasyondaki düşüşün kalıcı olduğunu ve yıllık enflasyonun yüzde 7 bandına gerileyeceğini henüz söyleyemiyoruz. İhracattaki düşüşe rağmen ÜFE’nin yıllık yüzde 6.73 oranına çıkmış olması, ham petrol ve doğal gazda aylık yüzde 8.6 aylık artış üretici maliyetlerinde kur kaynaklı artışın devam ettiğini göstermektedir. Dolayısıyla girdi maliyetlerini düşürecek yapısal önlemler ve değişim olmadan enflasyon bandında kalıcı düşüş sağlamak mümkün görünmemektedir."
KREDİ FAİZ ORANLARI ARTIYOR
Enflasyonun yüzde 8 bandında kalırken, kredi faiz oranlarında artış olduğunu ve kredi faiz maliyetinin şirketler için enflasyonun iki katına, bireysel tüketici kredileri için üç katına ulaştığını belirten Çetin, "Bu çelişkili durum, ihracattaki gerilemeyle birlikte büyüme cephesinde de olumlu bir beklentiye izin vermemektedir. Bu nedenle ekonomideki her verinin siyasal belirsizliğin biran önce son bulması gerektiğine, yapısal reformları gerçekleştirecek bir uzlaşma hükümeti kurulması zorunluluğuna işaret ettiğini, bu vesileyle bir kez daha hatırlatmak istiyorum" ifadelerini kullandı.