Cumartesi 01.08.2009
Son Güncelleme: Cuma 31.07.2009

İstanbul’u sokak sokak arşınladı

Galata'dan Bağdat Caddesi'ne kadar dolaşıp, İstanbul'un 'ruhlar haritası'nı çizen Jale Sancak, Tanrı Kent ve Yitik Şarkılar adlı kitabında birbirinden uzak yaşamlar arasındaki uçurumun giderek büyüdüğünü hatırlatıyor

İstanbul'da ne Galata, sadece bir kuleden ibarettir ne de Tarlabaşı otellerden... Hasköy sadece tersane değildir, Laleli de ticaret merkezi. İstanbul, görkemli yapılarına rağmen başlı başına bir yumaktır aslında, birbirine teğet geçen yaşamlar yumağı. İnsan en çok bu şehirde yalnız ve anlaşılmaz hisseder belki de kendini. Eğer sağlam bir dala tutunamazsa, akıntılı sularına kapılıp gider pek çoğu da... Kimse seslerini duymaz. Öykülerinde İstanbul'a sık sık yer veren Jale Sancak, Turkuvaz Kitap'tan çıkan yeni kitabı Tanrı Kent ve Yitik Şarkılar'da işte bu sessiz çoğunluğun sesini duyurmaya çalışıyor. Sancak, çocukluğunun Tarlabaşı'ndan başlamış turuna; Galata, Nişantaşı, Fener, Sulukule, Yeldeğirmeni, Kuzguncuk'un da içinde olduğu 18 semte uğramış. Orada yaşayanlarla konuşmuş, dertlerini dinlemiş, öyküleri yitip gitmesin diye onları kitabının kahramanları yapmış.
- Okura renklerini yitirmiş bu İstanbul haritasında neyi göstermek istediniz?
- İstanbul'un semtlerini anlatmak, yaşantılarını göstermek, farklılığın içindeki bir aradalığı, bir aradalık içindeki farklılığı göstermek istedim. Ama birbirine çok yakınken aralarında sosyokültürel ve ekonomik açıdan uçurumlar olan 'öteki' şehri, her kesim için öteki olanı göstermek istedim.
- 'Öteki' kavramına şimdi bir de 'öteki şehir' mi eklendi?
- Tabii. Birbirine çok yakın iki semt, Küçükarmutlu'da yaşayanlar için Etiler'dekiler öteki, Etiler'dekiler için de Küçükarmutlu'dakiler öteki. Karşı karşıya olan iki yer ama birbirinden çok farklı hayatları var. Birbirlerine değip dokunmadan geçiyor burada yaşayan insanlar.
- Birbirlerine değip, iletişim kurup, anlama umutları hiç mi yok?
- Bence asla mümkün değil ve giderek aradaki uçurumlar büyüyecek. Fakat başka bir şey daha var. Sözgelimi Küçükarmutlu ya da Gazi Mahallesi'nde yukarıda olana benzeme, aynılaşmaya çalışmayı gördüm. Hem karşısınız ama hem de taklit edip, benzemeye çalışıyorsunuz. Bu çok çarpıcı bir şey. Ama tek tek duyarlılıklar gelişmedikçe içinde yaşadığımız düzen buna imkân verecek gibi değil. Dönmek, bakmak, görmek, anlamaya çalışmak, belki kendi adına küçük de olsa bir şey yapmak lazım. Ama yapılabileceğinin de mümkün olduğuna inanmıyorum.
- Konuştuğunuz herkes öykülerdeki kadar dertli mi gerçekten?
- Evet, kesinlikle herkes çok dertli. Beni gazeteci zannettiler. Gazeteci zannedildiğinizde sorunlar daha çabuk söyleniyor ve çare isteniyor.
- Yoksa siz de onları daha çok konuşturmak için 'Gazeteciyim' mi dediniz?
- Hayır, 'Öykücüyüm, İstanbulla ilgili bir kitap yazıyorum, siz de bu kitabın içinde olacaksınız,' dedim. Öykü kitabının içinde olmayı çok fazla algılayamadılar. Bunu söylememe rağmen bir gazeteciye yaklaşır gibi yaklaştılar bana.
- Kitapta adı geçen kahramanlar gerçek mi, hayali mi?
- Kimi kahramanlarım düşsel, kimi tamamen gerçek. Mesela Sulukule'deki Nurgül Pembegül, gerçek bir kahraman ve 'Lütfen annemin mezarı için bir şey yapabilir misin, üstüne biri gömüldü,' diye çok rica etti. Keşke yapabilseydim. Nüfus kâğıdını kaybeden biri, bulmamı istedi. Çarşamba metnindeki Süleyman gerçek bir karakterdir ve oradaki kadın da benim. Süleyman yolumu kesti, beni tehdit etti, 'Konuşma,' dedi, ben onu yatıştırdım.
- Yalnız mı dolaştınız?
- Hayır, bir arkadaşım da vardı yanımda.
- Konuştuğunuz kişilerin fotoğraflarını da çektiniz mi?
- Hayır, ama eylülde Almanya'da yayımlanacak kitapta fotoğraflar da yer alacak. Birkaç arkadaşımın fotoğrafı kullanılacak.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.