Cumartesi 21.08.2010

Mahallemdeki bütün hayvanları tanırım

Ünlü oyuncu ve sunucu Billur Kalkavan'ın evinde ve sokakta baktığı onlarca kedisi var. Kalkavan, "Ben kedilere bakmayı seçtim. Kimse karışmasın," diyor

Aykırı, çılgın, cesur bir kadın Billur Kalkavan. 20'lik genç kızlara taş çıkaracak kadar da güzel. En hassas olduğu konu ise hayvanlar. Beş kedisiyle paylaştığı evinin kapılarını bize açan Billur Kalkavan'la patili dostları üzerine keyifli bir sohbet gerçekleştirdik.
- Şimdiye kadar kaç kedi girmiştir hayatınıza?
- O kadar çok ki... 20 sene yaşayan kedim de oldu, küçükken ölen de. Herhalde bir 50 kedi vardır. Ama benim sabit yaşadığım beş tane var. Daha önceki kadro üç taneydi. 20, 16 ve 15 sene yaşadılar. Küçüklüğümden beri evdeki hayvanlara bakmak benim görevimdi. Yemeklerini vermek, taslarını temizlemek... Günlük rutin işim bu benim. Çocuğum yok, kedilerim var benim de.
- Hepsi sokak kedileri miydi?
- Evet. Ben bir de çok kedi veririm insanlara. Emrivaki yaparım. Zamanında zorla verdiğim herkes şu anda kedi manyağı olmuş durumda. Şimdi bana 'Senin yüzünden kedici olduk, sokaktaki bütün kedilere bakar olduk, acı çekiyoruz,' diyorlar. Bir kız arkadaşımın geçenlerde kedisi öldü. Bana çok kızdı, ona bu sevgiyi verdiğim için. Ben ona dedim ki, 'Peki bu aşkı hiç yaşamamayı tercih eder miydin? O zaman erkeklere de âşık olmayalım, günün birinde nasıl olsa ayrılacağız diye. Çocuğumuzu da sevmeyelim. Öyle bir şey olabilir mi? Aşktan kaçış var mı hayatta?'
- Evcil hayvanların ölümü de çok üzüyor ama değil mi?
- Alışıyor insan. Ben şu anda çok daha katıyım bu konuda. Ömrünü doldurduysa benim için çok büyük bir üzüntü olmuyor.
- Uyutmaya sıcak bakıyor musunuz?
- Eğer acı çekiyorsa, yapılacak bir şey yoksa, hayvan iki gün sonra ölecekse iki gün daha niye yaşatayım ki, kendim onu görebilmek için. Zaten insan bencilliği dünyayı bu hale getirdi. Herhangi bir canlının iyiliği için hareket edilmesi gerektiğini düşünüyorum. Kendi iyiliğimiz için değil. Ama Amerika'daki gibi sokakta bulunan hayvanların bir hafta kimse almayınca uyutulması çok acı.
- Sokakta hayvanlar çok eziyet görüyor. Bununla ilgili ne düşünüyorsunuz?
- Ben bu haberleri hiç duymak istemiyorum. Okumuyorum böyle şeyleri. Gelen e-postaları açmıyorum çare olamayacaksam. Çünkü ben şuna inanırım, hayatta çare olamayacağın hiçbir şey için üzülmeyeceksin. Çünkü üzülmek sadece beni yıpratıyor. Çare olabileceksen tamam. Diyelim ki, ben şu anda balinalara çare olamıyorum. Onların katliamını seyredip niye üzüleyim ki.
- Evde hayvan besleme konusunda, 'Aman tüyü kaçar, çok zararlı,' gibi tepkiler verilebiliyor. Bunlara ne dersiniz?
- Evet, hamilelere hayvanını attırıyorlar. Biz hayvanlarla içli dışlı büyüdük. Ben köpeklerin kulübesinden çıkmazdım. Üstelik bizim çocukluğumuzda böyle kist aşısı falan da yoktu. Bahçede balıkların havuzu vardı. Ben, o leş gibi havuzun suyunu içerdim. Bir sürü kedimiz vardı. Yataklarımızda yattılar. Yani hayvanlardan bir şey geçtiği yok.
- Çocukların hayvan sevgisiyle büyümesi çok önemli değil mi?
- Tabii. Baksana Avrupalı ve Amerikalılara. Filmlerde görüyoruz, evlerinde hep hayvanları vardır. Rusların en fakir oldukları zamanda bile evlerinde kedi köpekleri hep vardır. En son geçen eylülde gittim. Dilenci yaşlıların bile köpeği vardı. Bu başka bir kültür. Biz köpeğe mekrûh demişiz eve sokmamışız. Bir kedi kadar titiz bir insan yoktur. Biz sormuyoruz hiçbir şeyi. Kuran'ı okumayıp duvara asıyoruz. Halbuki biraz okusa sevgiyi öğrenecek. İslam en sevecen, en açık din.
- Hayvanları koruma derneklerinde çalışmayı düşünmediniz mi?
- Ben anlaşamam ki onlarla. Öfkeli bir insanım. Dernekçi olsaydım, antipatik olabilirdim. Ben zaten bir dernek kadar çalışıyorum. Öyle grup aktivitelerinden de hoşlanmam. Göztepe ile Suadiye arasındaki bütün hayvanları tanırım ve ilgilenirim.
- Mahallenizdeki kedileri beslemek dışında yapmak istediğiniz bir şeyler var mı?
- Bir kedi barınağı yapmak istiyorum. Orada uygun bir şekilde bakılmalarını sağlayacağım. Kimsesiz yaşlılar için kedili bir huzurevi yapmak istiyorum. Kedilerin iyileştirici özelliği var. Alternatif tıpla uğraşan Mehmet Gürsel adında bir arkadaşım var, o hep kedilerin en güvenli hayvanlar olduğunu söyler. Kedilerin çıkardığı mırıltı sesi iyileştirici özelliğe sahip. Kediler bu sesi ölmeye yakın da yapıyorlar ya da bir yerleri kırıldığında da yapıyorlar. Kendi kendilerini iyileştirmek için...

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.