Cumartesi 02.10.2010

DVD ekranı

Osman Seden Filmleri / Kutu İngiliz Kemal Lawrence'e Karşı / Sokak Kızı / / Namus Uğruna / Düşman Yolları Kesti / Yirmi Yıl Sonra / Mazi Kalbimde Yaradır
Bu tarihi dizinin filmlerine not vermek zor. Bırakalım da siz verin. Sinema tarihimizin kilit isimlerinden Osman Seden, DVD teknolojisi sayesinde nasıl bu sanata katkıda bulunduğunu çok daha kolay kanıtlayacak şimdi. 1952-72 arası çalışmalardan altısını kapsayan dizide Seden hem senarist hem de yönetmen olarak öne çıkmakta. Köşetaşları olarak Düşman Yolları Kesti ve Yirmi Yıl Sonra anılmalı. Ayrıca Mazi Kalbimde Yaradır'ın senaryosu da kutuda yer alıyor.
Book of Eli / Tanrının Kitabı- Eli (Tiglon)
Film: *** Ekstralar: Yok IMDB notu: 6.9
Kıyamet günlerinde insanlık halleri üzerine bir deneme. Geçen yıl Viggo'lu The Road ile hemen aynı zamanda bu gelmişti. Başrolde tabii ki Denzel. Her iki film de hayatta kalma üzerine. The Road daha sağlam bir öyküydü (baba ve oğul) ama Eli geniş kitlelere daha iyi geldi. Tarumar olmuş Amerika'nın topraklarında, elinde İncil'le gerçeği arayan Eli, bin türlü badireyi atlata atlata bir köye gelir. Burada köyün 'ağası' (Gary Oldman) tarafından beğenilir ama elindeki kitap yüzünden muazzam bir ölüm kalım mücadelesi başlar. Dikkatli kamera çalışması ve tabii ki, filmi alıp götüren bir Denzel...
A Single Man / Tek Başına Bir Adam (Tiglon)
Film: **** Ekstralar: *** IMDB notu: 7.6
Sorulursa cevap belli: Geçen yılın en iyi aktör performansı, bu filmdeki müthiş çalışması nedeniyle hiç tartışmasız Colin Firth'e ait. Yönetmen Tom Ford bu ilk film denemesinde, 1950'lerin 'exist' türünü (mesela Malle'ın Le Feu Follet'sindeki Maurice Ronet'sini çağrıştıran) karanlık bir öyküye el atmış. Tam Küba krizi günlerinde, George Falconer adlı bir İngiliz profesör, intihar etmeye karar verir. Erkek sevgilisi bir trafik kazasında ölmüştür. Başka nedenlerle de hayattan soğumuştur. İntihara hazırlanırken hayatın anlamı, yarım kalmış bir aşk ve hüzünle baş başa, sarsıcı bir film.
Adı Vasfiye (D Home)
Film: *** Ekstralar: Yok
Yakınlarda aramızdan ayrılan mütevazı sinema ustası Atıf Yılmaz herhalde kadın dünyasına en derin dalışı yapmış bir 'auteur' olarak anılacak gelecekte de. Hemen her filminde o ruhun çekirdeğini, özünü, hayata verdiği şekilleri ısrarla öne çıkardı. Bu sıralarda yedi filmlik koleksiyonunun raflarda yer bulması da bence tam isabet. Özellikle, bir ustanın arayış serüvenini kronolojik olarak izleme imkânı verdiği için. Bende en derin iz bırakanı, Adı Vasfiye olmuştur. Necati Cumalı'nın beş öyküsünden, erkeklerin arasından olanca gücüyle şekil bulan bir kadının portresi...

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.