Şiddet mağduru kedi anlatıyor

TÜRKİYE'DE hayvanların gördüğü işkenceye bazen şans eseri tanık oluyoruz. İzmir'de tekmelenerek öldürülen kedinin hazin sonu gibi... Hayvanseverler onun ölümünü protesto etmek için bugün üç kentte bir araya gelecek. Biliyoruz ki, o kedi ne ilk ne de son olacak. Kimbilir, şu anda kaç tane sokak hayvanı acımasız kişilerin saldırısına uğruyor. Zaten sokakta birçok tehlikeyle boğuşan hayvanlar, bir de insanlardan işkence görüyor. Biz de onlardan biriyle röportaj yaptık. Kimliği belirsiz biri tarafından, bir sokak köşesinde kafasına kaynar su dökülmüş, biraz şansı olduğu için kurtulmuş bir sokak kedisiyle konuştuk. Geçen yazın en sıcak günlerinden birinde bir hayvansever, onu kafa derisi yüzülmüş halde, ölmek üzereyken bulmuş. Uzun süren tedavilerin ardından sağlığına kavuşmuş. İki aydır bir veteriner kliniğinde, kafes içinde yaşamını sürdüren sevimli tekir kedinin vücudundaki yaralar iyileşmiş ama ruhundaki yaralar kolay kolay kapanacak gibi değil. Onu dinlemek için yanına gittiğimizde ilk önce biraz ürkek davrandı ama sonra bize güvendi ve başladı anlatmaya.
- Seni tanıyabilir miyiz?
- Beş ay önce sokakta doğdum. Annem kardeşlerimle beni dünyaya getirdikten kısa bir süre sonra ortadan kayboldu. Bir gün gitti ve gelmedi. Kardeşlerimden ikisi, çok güçsüz oldukları için öldü. Ben içlerinde en çevik, zeki ve sağlam yapılı olanlarıydım. Bu nedenle hep kendimi korumayı ve karnımı doyurmayı başardım. Ta ki, iki ay önce sıcak bir yaz gününe kadar. Sabah kalkıp, çöpten bir iki lokma yemeğimi yedim. Ancak hiçbir yerde içecek bir damla su bulamadım. Susuzluktan ölmek üzereydim. Bu nedenle miyavlamaya başladım. Bir damla su için yalvarıyordum ki, aniden kafamdan aşağıya kaynar su döküldü. Galiba çok miyavladığım için birileri rahatsız oldu ve benden kurtulmak istedi. Sonra korkunç acılar içinde kıvranarak bir otomobilin altına sığındım. 'Keşke ölseydim,' diye aklımdan geçirdim.
- Peki nasıl kurtuldun?
- Acıdan bayılmak üzereyken bir kadın beni gördü. Ondan kaçmaya çalıştım, ama hiç gücüm yoktu. Beni eline aldı, bir arabaya koydu ve hemen bir veterinere götürdü. Korkudan kalbim durmak üzereydi. Sonra bana bir iğne yaptılar ve uzun bir uykuya daldım. Uyandığımda yaralarım acıyor ve ağrıyordu. Ama her geçen gün biraz daha iyileştim ve tamamen sağlığıma kavuştum.
- Kafeste yaşamak sana ne hissettiriyor?
- Çok sıkıcı. Sokakta keşfedilecek pek çok şey varken, burada hep aynı şeyleri yaşıyorum. Ama buradaki insanlar çok iyi. Hepsi beni çok seviyor, ben de onları seviyorum. Burada kendimi güvende hissediyorum. Artık sokaklarda yaşayamam. Daha çok küçüğüm ve bundan sonraki yaşamımı güvenli ve huzurlu bir aile ortamında geçirmek istiyorum. Bu kedileri sahiplenmek için (0212) 267 40 70 numaralı telefonu arayabilirsiniz.
KISA... KISA.... KISA....
Oyuncu kardeşler
Şeker ve Zeytin, beş aylık ve ikisi de dişi. Tuvalet eğitimleri var. Oyun oynamayı çok seviyorlar. Onlara bakanlar, yurtdışına gidecekleri için sokağa bırakmak zorunda kalacaklar. Onları sahiplenmek isterseniz, (0532) 707 00 96 numaralı telefonu arayın.
Çok sevgi dolu
İki yaşındaki bu dişi Husky kırması, çok sevgi dolu ve sadık. Onu daha önceki ailesi gibi sokağa terk etmeyecek yeni ailesini arıyor. Bilgi için (0543) 723 83 83'ü arayın.
Kafesten kurtulsunlar
Bu sevimli kedicikler, uzun zamandır Gayrettepe'deki Planet Pet Veteriner Kliniği'nde kafeste yaşıyor. İkisi de dişi ve yaklaşık beş aylıklar. Çok sağlıklı, sıcakkanlı ve oyuncular. Onlara acilen yuva aranıyor. Bu kediciklerden birini sahiplenmek isterseniz, (0212) 267 40 70 numaralı telefondan bilgi alabilirsiniz.