Almanya’dan ejderha, Amerika’dan kaplanla döndü

Vücutlarının herhangi bir yerine çeşit çeşit dövme yaptıranlar, daha çok yazın dikkatimizi çekiyor. Kol, sırt ya da ayak bileklerinde rengârenk sembol ve yazılar gururla sergileniyor. Hayat felsefelerini, sevgililerinin isimlerini, aşk sözcüklerini ya da ülkelerinin bayrağını yaptıranlar arasında ünlü sanatçılar da var, futbolcular da... Kadınlar da en az erkekler kadar cesur olduklarını, bu uğurda acıya dayanabildiklerini kanıtlıyor. Ağaoğlu İnşaat Grubu'nun Genel Koordinatörü mimar Murad Acar da çocukluğundan beri dövmeye ilgi duyanlardan. Sonunda yaptırıyor da... Ama onun öyküsü, başka dövme meraklılarından çok farklı... Çünkü Acar, hijyen ya da sağlık nedenlerinden ötürü Türkiye'de bir türlü dövme yaptırmaya cesaret edemediği için sonunda çareyi, yurtdışında bulur. Her seyahatten önce o ülkenin ünlü bir dövmecisinden randevu alıp, gider gitmez de atölyesine koşup, yaptırır. Acar, bu uğurda binlerce dolar harcayıp, kilometrelerce yol yapıp, saatlerce acı çekmesine rağmen, çok mutlu. Üstelik dövme maceraları, bir kitap oluşturacak kadar renkli malzemeye sahip. Libya ve Rusya'da uzun yıllar mimarlık yaptıktan sonra 10 yıldır Türkiye'de çalışan 54 yaşındaki Acar, çocukluğundan beri özlemini duyduğu dövmelerini 1998'de yaptırmaya başlar. Almanya'nın bu işin en iyilerinden olduğunu bildiğinden, internet üzerinden araştırma yapar ve bir dövme stüdyosuyla yazışır: "Yurtdışanda dövme için aylar öncesinden randevu alıyorsunuz. Randevudan bir iki gün önce de gidip desenleri seçiyorsunuz. Gençliğimde, Uzakdoğu sporlarıyla ilgilendim, uzun yıllar karate yaptım. Onların felsefesini ve sporlarını sevdiğim için Japon desenleri ilgimi çekiyordu. Böylece bir ejderhaya karar verdim. Ejderha, mitolojide ölümsüzlüğü simgelediği için ilk aklıma gelen simge oldu. Dört saat sürdü."
KAPLANI YAPTIRMAK DOKUZ SAAT SÜRDÜ
Almanya'dan sonra sırada İtalya seyahati vardır. Acar, bu kez Milano'daki stüdyoları araştırır ve isteyince de bulur: "İlk deseni yaptırmak kolay, sonra bunu büyütmek istiyorsunuz. İkincisini de Milano'da bir kadın grafikere yaptırdım. Ejderhanın çevresindeki deniz ve gökyüzü desenlerini orada oluşturduk. Böylece hem ölümsüzlük, güç hem de sonsuzluk bir arada oldu." Acar, sağ kolundaki ejderin altındaki balık desenini de Milano'da yaptırır: "Koi, çok kıymetli bir balık. Japonya'da çok sevilen, mitolojik özelliği olan bu balık, gölden çıkıp taşa tırmandığı zaman dağın tepesinde ejdere dönüşüyormuş. Bu da ejderle uyuşacağı için yaptırdım. Bir de deniz lalesi eklettim." Murad Acar'ın başından geçen en uzun süreli dövme macerası ise bir Amerika gezisi sırasında Las Vegas'ta gerçekleşir. Orada bulduğu dövmeci de İtalyandır: "Gücü simgeleyen kaplan desenini de orada yaptırdım. Tam dokuz saat sürdü." Acar, sol kolundaki siyah beyaz kurukafayı da beş yıl önce Tayland'da yaptırır. Bundan sonra da yaptırmaya devam edeceğini söyleyen Acar, dövmeyi kadınlarda da görmeyi seviyor: "Kadınlar nasıl yüzlerine makyaj yapıyorsa, bunu da kalıcı makyaj gibi düşünebilirsiniz. Vücudunuzu dekore ediyorsunuz."